Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/3820 Esas 2012/5658 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3820
Karar No: 2012/5658
Karar Tarihi: 03.10.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/3820 Esas 2012/5658 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2012/3820 E.  ,  2012/5658 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı, davalı kooperatif tarafından davacı hakkında başlatılan ilamlı icra takibine dayanak senet üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığını ileri sürerek, davacının borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptalini ve %40 oranında tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının kefil sıfatıyla imza ettiği senedin ilam niteliğinde olup; bu belge hakkında sahtecilik iddiası dışında imza inkarında bulunulamayacağını, davacının İcra Hukuk Mahkemesi"nde borca ve imzaya itiraz ederek dava açtığını ve takip etmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, bu kararın kesinleşmemesi nedeniyle derdestlik itirazlarının bulunduğunu, savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, yargılama sırasında yürürlüğe giren 5661 sayılı Kanun"un 6215 sayılı Yasa"nın 23. maddesi ile değişik 1. maddesinin 6. fıkrasına göre, kefillerin sorumluluğunun sona ereceği düzenlendiğinden söz konusu fıkranın Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdiği 12.04.2011 tarihi itibari ile kefil olan davacının sorumluluğunun yasal olarak sona erdiği, bu sebeple davanın da konusuz kaldığı, takibe konu edilen senetlerin incelenmesi neticesinde senetlerin usulüne uygun olarak düzenlendiği, borçlu, kefiller ve yasa gereği köy ihtiyar heyetince ve kooperatif yetkililerince imzalandığı, bu nedenle senetlerin 1581 sayılı Yasa"nın 12. maddesi uyarınca İİK"nun 38. maddesinde yazılı ilam neteliğine belgelerden olduğu, bu nedenle bu senetlerin ancak sahteliğinin ileri sürülebileceği,imza inkarında bulunulamayacağı gerekçesiyle, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığı, yargılama harç ve giderlerinin davacı üzerinde bırakılarak davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmiştir.
    Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, davalı ... kooperatifinin başlattığı ilamlı icra takibine esas senette kefil sıfatıyla ismi bulunan davacının imzanın kendisine ait olmadığı iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, dava devam ederken değişen mevzuat gereği davacının borçtan sorumluluğu ortadan kalktığından davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, davacının ilam niteliğindeki belgedeki imzayı inkar edemeyeceği gerekçesiyle davayı açmakta haksız olduğu ve bu sebeple yargılama gideri ve
    vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerektiğine karar verilmiştir. Açılan iş bu dava, icra mahkemelerinin sınırlı inceleme yetkisi kapsamında olmayıp, genel mahkemede açılan menfi tespit davası olduğundan, dava tarihinde davacının dava açmakta haklı olup olmadığı hususları tartışılarak, gerekirse imza incelemesi yaptırılarak oluşacak uygun sonuç dairesinde vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin hangi tarafa yükleneceğinin belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde yanılgılı gerekçeyle karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 03.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara