Esas No: 2022/2771
Karar No: 2022/3958
Karar Tarihi: 24.05.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/2771 Esas 2022/3958 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2022/2771 E. , 2022/3958 K.Özet:
TMSF, Uzan Grubuna ait şirketlerden biri olan Maraton Yayıncılık A.Ş.'nin yönetiminden ve denetiminden el koymuş ve nakit farklılıkları tespit ederek davalılar hakkında sorumluluk davası açmıştır. Ancak mahkeme, kasa açığına ilişkin herhangi bir tutanağın bulunmadığını ve davalıların zararla illiyet bağı kurulamadığını belirterek davayı reddetmiştir. Davacı TMSF vekili, bazı davalılardan feragat etse de diğer temyiz itirazlarını kabul etmeyen mahkeme kararı onanmıştır. Kanun maddeleri ise HMK'nun 150. maddesi (açılmamış sayılma) ve temlik alan TMSF'nin harçtan muaf olması ile ilgilidir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 06.12.2017 tarih ve 2015/1153 E. - 2017/1243 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi temlik alan davacı TMSF vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline gönderilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, Maraton Yayıncılık A.Ş.’nin Uzan Grubuna ait şirketlerden biri olup, TMSF tarafından Uzan Şirketler Grubuna ait şirketlerin ortaklarının temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimine el konulduğunu, el koyma sonrasında kasada olması gereken nakit ve çek tutarları ile mevcutlar arasında fahiş farklar bulunduğunun tespit edildiğini, bu durumun şirket kasasına ödenmemiş olmakla birlikte fiktif olarak ödenmiş gibi gösterilen apel tahsilatlarından kaynaklandığının ve aynı zamanda şirketin ortağı olarak resmi kayıtlarda gözükmelerine rağmen şirket yönetiminin belli bir grup tarafından yönetildiğinin ve resmi kayıtlarda yer alan ortakların göstermelik ve muvazaalı bir şekilde ortak sıfatı taşıdıklarının tespit edildiğini, davalıların bir kısmının figüran ortak bir kısmının hakim ortak konumunda bulunduklarını, diğerlerinin de yönetim kurulu, denetim kurulu üyeleri, şirket muhasebe, finans ve diğer ilgili kademelerde görev yapan çalışanlar olduğunu, el ve iş birliği içinde bulunduklarını, muvazaalı ve organize hareket ederek bu zararı meydana getirdiklerini ileri sürerek ve ıslah isteminde bulunarak, 500.000.- TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bir kısım davalılar vekili ile davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamada, davanın, fiili olarak şirket kasasına ödenmemekle birlikte fiktif olarak ödenmiş gösterilen apel borcu sebebiyle TMSF tarafından el konulan, Uzan Gurubu şirketlerden biri olan Maraton Yayıncılık A.Ş.'nin uğradığı zararın, zarar sorumlusu olarak gösterilen yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri, denetçileri ve şirket yetkili çalışanlarından tahsiline ilişkin sorumluluk davası olduğu, davalılardan Mehmet ...'ın dava açılmadan öldüğü anlaşıldığından bu şahıs yönünden açılan davanın usulden reddine, davalılardan ... ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkındaki davanın takip edilmemesi nedeniyle işlemden kaldırılmasına karar verildiği, üç aylık yasal süre içerisinde davanın yenilenmediği anlaşıldığından HMK'nun 150. maddesi gereğince bu şahıslar hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına, mahkemece tanzim ettirilen bilirkişi raporu ile, şirketin kaydi olarak 401.781,06-TL kasa açığı bulunduğu, kasa açığının şirket zararına kaydi olarak salt defterlerde bulunmasının yeterli görülmemesi halinde tüm davalıların sorumlu tutulamayacağının tespit edildiği, davacı tarafca dava dilekçesi ve eklerinde şirket TMSF tarafından devralındıktan sonra yapılan denetim kurulu incelemesinde zararın tespit edildiği iddia edilmiş ise de şirket devralındıktan sonra kasa sayımı yapıldığına dair herhangi bir tutanak veya delil ibraz edemediği, devralınan şirketin sorumluları ile devralanlar arasında kasa açığı ile ilgili olarak sayıma ilişkin herhangi bir tutanağın tutulmamış olduğu, el koyma tarihi itibariyle kasada ne kadar para bulunduğunun tespitine ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, kasa günlük olarak tutulduğundan geriye dönük olarak kasa açığının hangi tarihte oluştuğunun tespiti gerekmesine karşın bu durumun tespit edilmemiş olduğu, bu haliyle kasa açığının oluştuğu ve bunun apel ödemelerinin fiktif olarak ödenmesinden kaynaklandığı iddiasının ispat edilemediği, davalılar ile zarar arasında illiyet bağı kurulamadığından, mevcut kasa açığından davalıların sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle diğer davalılar yönünden de davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı TMSF vekili temyiz etmiş, 25.12. 2019 tarihinde sadece davalılar ..., ..., ... ve ... yönünden temyiz talebinden vazgeçmiştir.
1-Davacı TMSF vekili 25.12.2019 tarihli dilekçesi ile vekaletnamedeki yetkilerine dayanarak davalılardan ..., ..., ... ve ... hakkındaki temyiz talebinden vazgeçtiğinden, bu davalılar yönünden davacının temyiz isteminin feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılardan ..., ..., ... ve ... yönünden davacı TMSF vekilinin temyiz isteminin feragat nedeniyle reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün diğer davalılar yönünden ONANMASINA, temlik alan davacı TMSF harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 24/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.