Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/3347 Esas 2012/5548 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3347
Karar No: 2012/5548
Karar Tarihi: 28.09.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/3347 Esas 2012/5548 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İcra Mahkemesi tarafından verilen bir kararın temyiz incelemesi sonucu; SGK Başkanlığı’na yöneltilen şikayetlerin reddedilmesine, Vergi Dairesi’ne yönelik itirazda ise haciz tarihinden önce tahakkuk eden ve hacze konu olan alacakların tespit edilerek, bu tutarın faiziyle birlikte Vergi Dairesi’ne bırakılması, artacak miktarın şikayetçiye ait olduğu belirtilerek sıra cetvelinin iptal edilmesine karar verilmiştir. Kararda, SGK Başkanlığı’na sıra cetvelinde pay ayrılmadığından itirazda bulunmanın hukuki yararı olmadığı, Vergi Dairesi’nin kendini vekille temsil ettirmediği halde karar başlığında vekil adının yazılması ve vekâlet ücretinin takdir edilmesinin doğru olmadığı, SGK Başkanlığı için ise yarı oranda vekâlet ücreti verilmesinin tarifeye aykırılık teşkil ettiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak ise haciz yapılacak malın değerinin tespiti ve yeterli takibin yapılması gerektiği hükmedilen 5746 sayılı Kanun’un 68. maddesi başta olmak üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na ve diğer ilgili kanun maddelerine atıfta bulunulmuştur.
23. Hukuk Dairesi         2012/3347 E.  ,  2012/5548 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Şikâyetçi vekili, borçluya ait aracın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde üst sıraya alınan Vergi Dairesi ve SGK Başkanlığı alacaklarının yapılandırıldığını ve vadelerinin rehnin kurulmasından sonra olduğunu ve satış tutarının müvekkiline verilmesi gerektiğini ileri sürerek her iki alacaklının sıralarının iptali ile paranın tümünün müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Şikâyet olunan SGK Başkanlığı vekili, borç yapılandırmanın haczin kaldırılması anlamına gelmeyeceğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
    Şikâyet olunan Vergi Dairesi Müdürlüğü, borçlunun yapılandırma protokolünü ihlal ettiğini, bu nedenle haczin kalkmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
    İcra Mahkemesi"nce, iddia, savunmalar, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, şikayet olunan kamu kurumlarının hacizlerinin rehin tarihinden önce olduğu, sırf borçlunun borcunu yapılandırması ile haczin kalkacağı konusunda yasalarımızda herhangi bir hüküm bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, şikâyetçi vekili temyiz etmiştir.
    1- Sıra cetveline yönelik şikâyetler sıra cetvelinde kendisine pay ayrılan alacaklılara yöneltilir. SGK Başkanlığı’na sıra cetvelinde pay ayrılmadığından, onun sırasına itirazda hukuki yarar bulunmamaktadır. Bu nedenle adı geçen hakkındaki red kararı yerinde olup, şikâyetçinin SGK Başkanlığı’na yönelik temyiz itirazları da reddedilmelidir.
    2- Vergi Dairesi’ne yönelik itiraza gelince; hacizler konulduğu tarihten önce tahakkuk etmiş ve doğrudan hacze esas teşkil eden alacakların tahsilini sağlarlar. Hacizden sonra doğan alacaklar, önceki hacizden yararlanamazlar. Somut olayda Vergi Dairesi haczi 23.11.2007 günü konulmuş, İcra Müdürlüğü’ne gönderilen cevabi yazıda ise alacak tutarı 4.5.2011 tarihi itibariyle bildirilmiştir. Bu durumda İcra Mahkemesi"nce haciz tarihinden önce tahakkuk eden ve hacze konu edilen alacaklar tesbit edilmeli, bunlara satış tarihine kadar işleyecek faizin de eklenmesi suretiyle oluşacak tutar kadarı Vergi Dairesi’ne bırakılmalı; artacak miktar olması halinde bunun şikayetçiye ait olduğu belirtilerek sıra cetveli iptal edilmelidir. Belirtilen bu hususlarda yeterli incelemeyi içermeyen bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru olmayıp, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile oluşturulan hükmün bozulması gerekmiştir.
    3- a) Vergi Dairesi kendini vekille temsil ettirmediği halde karar başlığında vekil adı yazılması ve lehine vekâlet ücreti takdiri de doğru olmamıştır.
    b) SGK Başkanlığı için yarı oranda vekâlet ücreti verilmesi tarifeye aykırılık teşkil etse de adı geçenin bu yönde temyizi bulunmadığından, bu hususun eleştirilmesiyle yetinilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenle SGK Başkanlığı’na yönelik temyiz itirazlarının reddine, (2) sayılı bentte ve (3) sayılı bendin (a) alt bendinde açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara