Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2370 Esas 2012/5522 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2370
Karar No: 2012/5522
Karar Tarihi: 27.09.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2370 Esas 2012/5522 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2012/2370 E.  ,  2012/5522 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin, davalı kooperatife, üyelik devir sözleşmesi ile 2003 yılnda üye olduğunu, kooperatif yönetimi ile halen kullandığı dairenin satışına ilişkin sözleşme yapıldığını, sözleşme gereğince davacının tüm edimlerini yerine getirdiği halde, davalıların taşınmazın tapuda devrine ferağ vermediklerini ileri sürerek, davaya konu taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı kooperatif vekili, davacının kooperatife borcu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ..., davaya yanıt vermemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının, arsa sahibi davalı ... adına kayıtlı taşınmazı kooperatif üyelik hakkı devir sözleşmesini yaparak ve davalı kooperatifin onayını da alarak davalı kooperatife üye olup devraldığı, davacının devir ile birlikte ödemesi gereken bedeli ödediği, davalı kooperatife borcunun kalmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
    Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.
    Dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Dava konusu bağımsız bölüm arsa sahibi olan davalı ... üzerinde kayıtlıdır.
    Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir.
    Kural olarak, arsa malikleri ile yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde, davacı ortak taraf olmadığından ve arsa maliklerince davacı ortağa karşı bağımsız bir taahhüt altına girilmediğinden, davacının arsa sahiplerine karşı doğrudan dava açması mümkün değildir. Yine yüklenici konumunda olan kooperatifin, arsa sahiplerinden tapu talep edebilmesi sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmiş olmasına bağlıdır. Ortakların da kendilerine tahsis edilen konutun mülkiyetini isteyebilmeleri, genel kurullarda kararlaştırılan ve geçerliliğini koruyan parasal yükümlülüklerini yerine getirmiş olmaları halinde mümkündür. Öte yandan, yukarıda belirtildiği üzere, ilke olarak kooperatif ortağının arsa sahiplerine doğrudan dava açma hakları bulunmasa da yüklenici kooperatife düşen dairelerin arsa sahipleri adına tescilinin yapılması, daha sonra kooperatifin edimlerini yerine getiren ortakları için arsa sahiplerinden tapu devrini istemesi şeklinde bir uygulama benimsenmiş ise ve arsa sahibi ile kooperatif arasındaki sözleşme ve uygulamalara göre
    davacı tarafından tapusu istenilen dairenin kooperatife bırakılacak dairelerden olduğu belirlenir ise arsa sahiplerine ve kooperatife husumet yöneltilebileceği kabul edilmelidir. Mahkemece, bu yönde bir inceleme yapılmamıştır.
    Öte yandan, yapı kooperatiflerinde kooperatife karşı parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen, başka bir anlatımla kooperatife borcu bulunan ortakların tapu iptali ve tescil isteme hakları bulunmamaktadır. Ancak, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 23. maddesinde karşılığını bulan eşitlik kuralı gereğince kooperatif ortakları hak ve yükümlülüklerde eşit olup, kooperatif aynı durumdaki ortaklarına eşit işlem yapmak zorundadır. Kooperatif, diğer ortaklara borca rağmen tapu vermiş ise, davacının da varsa borcuna rağmen kooperatiften tapu isteme hakkının varlığı kabul edilmelidir.
    Somut olayda, 04.12.2003 tarihli yönetim kurulu kararında, dubleks dairelerin 47.500,00 TL"den satılacağı kararlaştırılmış, davacı tarafından, davalı kooperatife gönderilen ihtarnamede ise 31.03.2010 tarihi itibariyle kooperatife 45.655,00 TL ödediği, ayrıca hissesine düşen ödemeleri 80.000,00 TL"ye tamamlayacağının bildirildiği anlaşılmıştır.
    Bu durumda, mahkemece, davalılara husumet yöneltilebileceği sonucuna varılması halinde, kooperatif konusunda uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla davalı kooperatifin defter kayıt ve belgeleri ile genel kurul kararları üzerinde inceleme yaptırılarak, davacının ihtarnamesindeki 80.000,00 TL"ye ilişkin beyanının dayanağı, davacının kooperatife hissesi ile ilgili olarak dava tarihi itibariyle borcu olup olmadığı, davacının ödeme yaptığı Semih Kırık"ın ödeme tarihleri itibariyle para tahsiline yetkili olup olmadığı, tapusu verilen diğer ortakların durumu konusunda Kooperatifler Kanunu"nun 23. maddesindeki eşitlik ilkesi de gözetilerek, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ :Yukarıda açıkalanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara