Esas No: 2020/7125
Karar No: 2022/4078
Karar Tarihi: 26.05.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7125 Esas 2022/4078 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/7125 E. , 2022/4078 K.Özet:
Davacı müvekkilin gemi tamirine ilişkin hizmetlerini verdiği donatana ait dava konusu borç, davalının ödememesi sebebiyle icra takibine konu olmuştur. Davacı tarafından yapılan ödemelerin, dava dışı şirketler aracılığıyla yapıldığı iddiasıyla dava açılmıştır. Bölge Adliye Mahkemesi, davacının iddiasını kabul ederek takibin devamına ve icra inkâr tazminatı talebi üzerine %20 oranında tazminatın tahsil edilmesine karar vermiştir. Davalı tarafın temyiz itirazları mahkeme tarafından reddedilmiştir.
HMK'nın 373/3. maddesi uyarınca uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olması nedeniyle, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. Kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, bakiye 40.362,85 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddelerinin Açıklaması:
- HMK'nın 373/3. m
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi'nce bozmaya uyularak davanın kabulüne dair verilen 25.06.2020 tarih ve 2020/762 E. - 2020/705 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 24.05.2022 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi Dr. ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin Türk ve yabancı bayraklı gemilere acentelik, tamir, aracılık vs. hizmetler veren bir şirket olduğunu, MBX Shipping Ltd.'nin ise Makhambet gemisinin donatanı olduğunu, müvekkili şirket ile donatan MBX arasında 17.01.2011 tarihinde donatana ait ticari gemilerin Türk Limanları’nda acentelik hizmetlerini yapması konusunda bir yıl süreli acentelik antlaşması imzalandığını, bu anlaşmanın sözleşme süresi bitiminde sona erdiğini, müvekkilinin acentelik hizmetinden memnun kalan davalı donatanın, tamir için Tuzla'ya gelecek olan gemisinin tamir işlerini yapmak üzere 10.02.2012 tarihinde müvekkili şirketi tekrar acente tayin ettiğini, 25 sayfalık tamir sözleşmesi imzalandığını, geminin tüm tamir işlerinin acente sıfatıyla müvekkili tarafından kontrol edildiğini, malzemelerin alındığını, gümrük, kıyı emniyet, hudut ve sahiller sağlık ödemeleri vs. tüm işlemlerin gerçekleştirildiğini, bu işler karşılığı donatandan gelen avans ödemelerin tamamının eksiksiz ödendiğini, gelen avansların yapılan ödemelerin ancak yarısına yakın kısmını karşılayabildiğini, geminin tamir işinin gemi donatanının talep ettiği şekilde tam ve eksiksiz olarak yapıldığını, tamir bitince tamir karşılığı tüm ödemelerin yapılarak geminin Tuzla'dan sorunsuz ayrıldığını, ancak donatanın acentesi olan müvekkiline üç faturanın bakiyesi olan dava konusu borcunu ödemediğini, donatanın müvekkili şirkete olan bakiye borcunun 371.666,90 USD olduğunu, Gebze 3.İcra Müdürlüğü'nün 2014/1738 esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu iddia ederek itirazın iptaline, takibin devamına ve % 20 oranında icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasındaki acentelik anlaşmasının 7. bölümündeki düzenleme gereğince uyuşmazlığın LMAA Londra'da tahkim yolu ile çözümlenmesi gerektiğini, esasa ilişkin olarak da davacının iddia ettiği alacağa ilişkin borcun ödendiğini savunarak davanın usulden ve esastan reddini istemiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi’nce bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davaya ve istinafa konu uyuşmazlığın, icra takibine konu alacağın davalı şirket ve onun off-shore şirketi tarafından icra takibinden önce ödenip ödenmediği noktasında toplandığı, davacının acentelik yetkilendirme yazısı kapsamında icra takibine konu alacağı dava dışı yüklenici firma olan Narp Denizcilik Şirketi’ne ödediği, davalının icra takibine konu 032012 no’lu havuzlama/tamir sözleşme bedeli 703.330,00 USD ile 397.000 USD bedelli yük tanklarının boyama işleri ücretlerinin fazlasıyla ödendiğini iddia ettiği, ödeme iddiasının ispat yükünün davalıya ait olduğu, İlk Derece Mahkemesi’nde tanzim edilen bilirkişi raporlarında, davacının fatura tanziminden sonra davalı şirket ve davalının off-shore şirketi aracılığıyla yaptığı herhangi ödeme tespit edilemediğinin bildirildiği, davacı tarafından verilen hizmetlere ilişkin ödemelerin off-shore şirketleri olarak tanımlanan dava dışı şirketler aracılığıyla yapılacağına dair taraflar arasında bir anlaşmanın veya davacının bu yönde davalıya verilmiş bir talimatının bulunmadığı, davalının, davacı tarafından düzenlenen ve davaya konu icra takibine dayanak faturalara ilişkin ödemelerin dava dışı şirketler aracığıyla yapılacağına dair bir anlaşmanın varlığını veya anılan fatura bedellerinin ödendiğini ispat edemediği, sonuç itibariyle istinafa konu kararın dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalının istinaf talebinin esastan reddine, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, davalı borçlunun Gebze 3. İcra Müdürlüğü'nün 2013/2931 esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 371.666,90 USD asıl alacak için takip tarihinden itibaren kamu bankalarının aynı yabancı para türünden (USD) bir yıl süreli mevduata uyguladıkları en yüksek faiz oranı üzerinden devamına, asıl alacak 371.666,90 USD'nin takip tarihindeki Türk Lirası karşılığı 787.838,49 TL'nin % 20' si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, Bölge Adliye Mahkemesince HMK'nın 373/3. maddesi uyarınca uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 40.362,85 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 26/05/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.