Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/3212 Esas 2012/5514 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3212
Karar No: 2012/5514
Karar Tarihi: 27.09.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/3212 Esas 2012/5514 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, kooperatif üyesi olarak on yıldır kullandığı konutun tapusunun verilmediğini ileri sürerek 31 no'lu dairenin tapusunun kendisine verilmesini talep ediyor. Davalı kooperatif bunu yapmamakta ve davacının emlak vergisi ve elektrik borcu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, davacının borcuna rağmen tapu verilmiş diğer ortaklar olduğunu göz önünde bulundurarak davacı lehine karar verdi. Ancak davalı vekili kararı temyiz etti ve Yargıtay, davacının ortaklık payını tamamen ödememiş olduğu ve borcunu ispatlamadığı gerekçesiyle kararı bozdu. Karar, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 23. maddesindeki eşitlik kuralına vurgu yapıyor ve yapı kooperatiflerinde, borcu olan ortakların tapu iptal ve tescil isteme hakları olmadığını belirtiyor. Ancak, diğer borcu olan ortaklara tapu verilmişse, davacının da tapu isteme hakkı bulunabilir.
23. Hukuk Dairesi         2012/3212 E.  ,  2012/5514 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-
    Davacı, davalı kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatife olan tüm borçlarını ödemesine rağmen, on yıldır fiilen kullandığı konutun tapusunun verilmediğini ileri sürerek, davalı kooperatif adına kayıtlı bulunan 66 ada, 1 parselde kayıtlı taşınmazdan tahsisi yapılması gereken 31 no"lu dairenin tapusunun ferdileştirilerek adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının emlâk vergisi ve elektrik borcu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının, davalı kooperatife, ödeme günü geçmiş aidat borcu ile buna bağlı işlemiş faiz borcunun bulunmadığı, elektrik ve emlak vergisinden kaynaklanan borcun ise gerek niteliği, gerekse miktarı itibariyle (menfaatler dengesi gözetilerek) davacıya tahsis olunan konutun tapu kaydının davacı adına tesciline engel nitelikte olmadığı, bu kalemlere ilişkin kooperatif alacağının tahsilinin her zaman mümkün olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, kooperatif ortaklığına dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
    Yapı kooperatiflerinde, kooperatife karşı parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen, başka bir anlatımla kooperatife borcu bulunan ortakların tapu iptal ve tescil isteme hakları bulunmamaktadır. Ancak, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 23. maddesinde karşılığını bulan eşitlik kuralı gereğince kooperatif ortakları hak ve yükümlülüklerde eşit olup, kooperatif aynı durumdaki ortaklarına eşit işlem yapmak zorundadır. Kooperatif, diğer ortaklara borca rağmen tapu vermiş ise, davacının da varsa borcuna rağmen kooperatiften tapu isteme hakkının varlığı kabul edilmelidir.
    Davacının, tapu iptali ve tescili isteyebilmesi için ortaklık payına yönelik kooperatife tüm ödemeleri yapmış olduğunu, daire ve işyeri sahibi diğer ortaklarla eşit durumda olduğunu, ispatlaması gerekir. Davacının emlâk vergisi ve elektrik borcu bulunduğu uyuşmazlık dışıdır. Bu durumda mahkemece re"sen seçilecek kooperatif konusunda uzman
    bir bilirkişi marifetiyle kooperatif kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 23. maddesinde karşılığını bulan eşitlik kuralı da göz önünde bulundurulmak suretiyle davacı ile aynı durumda bulunan diğer ortaklara borca rağmen tapu verilip verilmediğinin belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Hemen Ara