Esas No: 2012/4542
Karar No: 2012/5447
Karar Tarihi: 26.09.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4542 Esas 2012/5447 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kayıt kabul davası davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin müflis şirkette belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalıştığını, alacaklarının tahsili için iflas masasına yapılan başvurunun reddedildiğini, müflis şirketle birlikte dava dışı... ... Kablo San. Paz. ve Tic. Ltd. Şti.’nin de iflasına karar verildiğini, söz konusu şirketlerin yöneticilerinin aynı kişiler olduğunu, aynı adreste faaliyette bulunduklarını, limited şirketin malvarlığının bulunmadığını, o şirketin iflas masasına yapılan başvurunun kabul edildiğini, ancak o dosyadan alacaklılara aciz vesikası verildiğini ileri sürerek, 25.513,00 TL alacaklarının iflas masasına kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalı müflis şirkette çalıştığını resmi belgelerle ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmişti.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, işçi alacağının davalı müflisin iflas masasına kayıt kabul istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık dava dışı... A.Ş." nin işçisi olan davacının işçi alacağından davalı şirketin sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacının dava dışı... A.Ş." nin işçisi olduğu, sigortasının bu şirket tarafından yatırıldığı konusunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Davacı; sigortasını yatıran.... A.Ş. ile davalı ... A.Ş."nin kardeş şirketler olduğu, sendikasının... A.Ş." nin işkoluna göre belirlendiği dava konusu alacaklardan davalı ... A.Ş." nin de sorumlu olduğu iddiasında bulunduğu halde bu konuda mahkemece bir araştırma yapılmamıştır.
Tüzel kişilik perdesinin aralanması (Disregard of the legal entity veya Lifting the Corparete Weil) teorisinin amacı tüzel kişiliğin ayrılığı ilkesinin kötüye kullanılarak hukuki sorumluluktan kaçınmayı önlemek, hakkaniyet sağlamaktır. Perdeyi aralamak teorisiyle tüzel kişiliğin ayrılığı ilkesinin kötüye kullanıldığı durumlarda farklı tüzel kişilik savunması kabul edilmeyerek perdenin arkasındaki kişi sorumlu tutulabilmektedir. Başka bir anlatımla perdeyi aralama teorisiyle birlikte tüzel kişinin borcundan üyelerin, üyelerin borcundan tüzel kişinin ya da ana ortaklıkla yavru ortaklıkların özdeş kılınarak sorumlu tutulmasına olanak sağlanmaktadır. (.., ...: “ Tüzel Kişilik Perdesinin Aralanması ” 1. Uluslararası Ticaret Sempozyumu 02 Şubat 2008 ... Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayını s.58)
Davacı, tüzel kişilik perdesinin kaldırılarak alacağının masaya kaydını istemesine rağmen mahkemenin yetersiz inceleme ile davanın reddine karar vermesi doğru olmamıştır.
Bu durumda, mahkemece davacının tüm delilleri toplanıp tanıklar dinlenerek, konusunda uzman bilirkişiden rapor alınıp, perdeyi aralama teorisinin olayımızda uygulanmasının mümkün olup olmadığı İİK’ nun 203. maddesi de birlikte değerlendirilmek ve davalı şirket yetkilisinin iflas idaresindeki beyanı da gözetilerek uygun sonuç çerçevesinde karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.