Esas No: 2020/12135
Karar No: 2022/11771
Karar Tarihi: 15.11.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/12135 Esas 2022/11771 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2020/12135 E. , 2022/11771 K.Özet:
Büyükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği karara göre, sanığın aracında yapılan kaba üst aramasında beş adet ecstasy hap ele geçirilmiştir. Ancak \"adli arama kararı\", \"yazılı arama emri\" ya da \"önleme arama kararı\" bulunmadığından, eksik araştırma ile hüküm kurulmuştur. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrası basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK'nın 251. maddesi gereği hüküm için ceza dörtte bir oranında indirim yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kararda TCK'nın 7. maddesi ile CMK'nın 251. maddesi hükümlerine uyulması ve sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ifade edilmiştir.
Kanun Hükümleri Detaylı Açıklama:
CMK 116, 117.ve 119. maddeleri: Adli arama kararı, yazılı arama emri veya önleme arama kararına uygun şekilde arama yapılmasını öngören hükümleri içerir.
TCK 191. madde: Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmanın cezasını belirler.
7188 sayılı Kanun'un 24. maddesi: Basit Yargılama Usulü'nü düzenler.
7188 sayılı Kanun'un geçici 5. maddesi: Kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmayacağını belirtir.
CMK 251. madde: Basit Yargılama Usulü'nün uygulanması ile ilgili hükümleri içerir.
TCK 7. madde: Kanunların geriye yürümemesi ilkesini öngörür.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : BÜYÜKÇEKMECE 16. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1- 03/03/2013 tarihli tutanak içeriğine göre, şüphe ile durdurulan araçtan indirilen sanığın yapılan kaba üst aramasında beş adet ecstasy hap ele geçtiği anlaşılmakla; sanığın üzerinde yapılan aramaya ilişkin olarak CMK'nın 116, 117. ve 119. maddelerine uygun şekilde verilmiş "adlî arama kararı" ya da "yazılı arama emri" veya suç tarihinde olay yeri ve zamanını kapsayan "önleme arama kararı” dosya içinde bulunmadığından, "adli arama kararı", "yazılı arama emri" ya da "önleme arama kararı" bulunup bulunmadığının araştırılması, varsa aslı veya onaylı örneğinin dosya içine konulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- Suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan TCK'nın 191. maddesinde sanığa isnat edilen suç için temel ceza miktarının "bir yıldan iki yıla kadar hapis cezası" olarak belirlendiği; hükümden sonra yürürlüğe giren 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun'un 24. maddesiyle 5271 sayılı CMK'nın başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan "Basit Yargılama Usulü" başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "Asliye Ceza Mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir." şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanun'un geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan "01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz." şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19/08/2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, 25/06/2020 tarihli ve 2020/16 esas, 2020/33 sayılı iptal kararı ile, "...kovuşturma evresine geçilmiş..." ibaresinin, aynı bentte yer alan "... basit yargılama usulü..." yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanun'un 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye
yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; " mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir." şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararının neticeleri itibarıyla maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK'nın 7. maddesi ile CMK'nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, "Basit Yargılama Usulü" yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 15/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.