Esas No: 2022/561
Karar No: 2022/11796
Karar Tarihi: 16.11.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2022/561 Esas 2022/11796 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2022/561 E. , 2022/11796 K.Özet:
Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesi, uyuşturucu madde ticareti suçundan mahkum edilen bir sanık hakkındaki temyiz başvurusunu inceledi. Yargılama sürecinin kanuna uygun olarak yapıldığı ve iddia ve savunmaların tüm delillerle birlikte gösterilip tartışıldığı tespit edildi. Ancak, sanık hakkında zincirleme suç oluşturup oluşturmadığının araştırılmadığı ve tekerrüre esas alınan bir ilama ilişkin infaz evrakının getirtilmediği için hüküm bozuldu. TCK'nın 43. maddesi gereğince artırılan cezanın, kesinleşen hükümdeki sonuç cezadan fazla olması halinde aradaki fark kadar ek cezaya hükmolunması gerektiği belirtildi. Hükmün bozulması nedeniyle, dosya Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesine ve kararın bir örneği Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesine gönderildi. Kanun maddeleri ise; CMK'nın 288. ve 294. maddeleri, TCK'nın 43. ve 58. maddeleri, 5271 sayılı CMK'nın 289. maddesidir.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : DİYARBAKIR Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler : a) Mahkûmiyet; Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/02/2020 tarih, 2018/647 esas ve 2020/62 sayılı kararı
b) İstinaf başvurusunun esastan reddi; Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin 04/06/2021 tarih, 2020/709 esas ve 2021/638 sayılı kararı
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm sanık ve müdafii tarafından temyiz edilmekle, temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak sanık ve müdafiinin dilekçelerindeki temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere göre yapılan incelemede:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
1- Dosya ve UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede; Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.02.2020 tarih, 2019/503 esas ve 2020/73 karar sayılı dosyası ile birleşen aynı mahkemenin 09.12.2019 tarih, 2019/786 esas ve 2019/704 karar sayılı dosyasında, suç tarihi 10.02.2018 ve iddianame tarihi 04.12.2019 olan uyuşturucu madde ticareti yapma suçu nedeniyle, sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulduğu; Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 08/04/2021 tarih, 2020/1511 esas ve 2021/391 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği ve temyiz başvurusu üzerine Dairemizin 31.05.2022 tarih, 2021/15166 esas ve 2022/7047 sayılı kararı ile temyiz isteğinin esastan reddine karar verildiği, sanık hakkındaki mahkûmiyet hükmünün 31.05.2022 tarihinde
kesinleştiği; temyize konu dosyada ise sanık hakkında 20.06.2017 tarihli eylemi nedeniyle 26.06.2018 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı, suç tarihleri ve iddianame tarihlerine göre her iki eylem arasında hukuki kesintinin bulunmadığı anlaşılmakla, Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/503 esas sayılı dosyasının aslı veya onaylı örneği de bu dosya içine konularak her iki dosyadaki tüm deliller birlikte incelenip, eylemlerin tek suç, iki ayrı suç ya da zincirleme suç oluşturup oluşturmadığı tartışılıp değerlendirildikten sonra, zincirleme suç oluşturduğunun kabul edilmesi durumunda; ağır sonuç doğuran suç esas alınarak belirlenecek cezanın, zincirleme suç nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 43. maddesi gereğince artırılması ve böylece bulunacak sonuç cezanın, kesinleşen hükümdeki sonuç cezadan “fazla olması halinde” aradaki fark kadar “ek cezaya hükmolunması", aksi halde “ek ceza verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.03.2008 tarih, 2008/179 esas ve 2008/70 sayılı ilamına ilişkin infaz evrakı getirtilip dosya içine konularak, ilama konu cezanın infaz edilip edilmediğinin ve infaz edilmişse infaz tarihinin tereddütsüz olarak tespit edilmesinden sonra, sanık hakkında TCK'nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, tutuklama koşullarında değişiklik olmaması ve tutuklu kalınan süre sebebiyle sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine,
28/02/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik CMK'nın 304/1. maddesi gereğince dosyanın Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesine gönderilmesine, 16.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.