Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2022/12750 Esas 2022/11877 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/12750
Karar No: 2022/11877
Karar Tarihi: 16.11.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2022/12750 Esas 2022/11877 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Denizli İl Ağır Ceza Mahkemesi, uyuşturucu ticareti suçundan mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak yapılan temyizler sonucu birçok değişiklik yaşanmıştır. Gerekli hukuki düzenlemelerin dikkate alınması gerektiği belirtilerek, suç vasfındaki değişiklik nedeniyle öncelikle TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu ifade edilmiştir. Kanun maddeleri olarak; CMK'nın 288. ve 294. maddeleri, TCK'nın 191. maddesi, 7242 sayılı Kanun ve 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi sayılabilir.
10. Ceza Dairesi         2022/12750 E.  ,  2022/11877 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : DENİZLİ 1. Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hükümler : 1. Mahkûmiyet: Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/11/2018 tarihli, 2018/389 esas ve 2018/520 sayılı kararı
    2. İstinaf başvurusunun esastan reddi: Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 19/07/2019 tarihli, 2019/423 esas ve 2019/1377 sayılı kararı
    3. Bozma İlamı: Dairemizin 11/02/2020 tarihli, 2019/9269 esas ve 2020/825 sayılı kararı
    4. Değişen suç vasfına göre kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûmiyet (bozmaya uyularak): Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/10/2020 tarihli, 2020/106 esas ve 2020/261 sayılı kararı

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükmün temyiz incelemesi sonucu bozularak CMK’nın 304. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesine gönderilmesi üzerine ilk derece mahkemesinin bozmaya uyarak verdiği hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, temyiz edenin sıfatı, başvurusunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınıp, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde belirttiği sebeplerin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
    Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Suç tarihinden önce 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik TCK'nın 191. maddesinin 8. fıkrasında, 188 veya 190. maddelerde tanımlanan suçlardan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun 191. madde kapsamına girdiğinin anlaşılması halinde, sanık hakkında "hükmün
    açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verilmesi hükme bağlanmış, 191. maddenin 9. fıkrasında ise "Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hâllerde, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171 inci maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231 inci maddesi hükümlerinin uygulanacağı..." belirtilmiştir.
    Dolayısıyla sanık hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan dolayı açılan davada, yapılan kovuşturma sonucunda sanığın sabit olan eyleminin "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçunu oluşturduğunun anlaşılması durumunda, suç vasfındaki değişiklik nedeniyle Mahkemece TCK'nın 191. maddesinin 8. fıkrası uyarınca, "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçundan hüküm kurulma aşamasına gelindiğinde; öncelikle, TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti gerektiğinden; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava veya soruşturma olup olmadığının, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde TCK'nın 191. maddesinin 2. ve 3. fıkraları uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı veya TCK'nın 191. maddesinin 8. fıkrası gereğince verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ile birlikte verilmiş ve infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra; 6545 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önce 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK'nın 191. maddesi çerçevesinde karar verilen "Tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri" ve "Hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kararlarının kesinleşmesinin 6545 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden sonra "kamu davası açılmasının ertelenmesi" kararı verilmesini engellemeyeceği de gözetilerek;
    1) Sanık hakkında daha önce, aynı nitelikteki başka bir suç nedeniyle 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" veya 5560 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191. maddesi gereğince verilen tedavi ve denetimli serbestlik kararı varsa ve yargılama konusu olan suç, bu erteleme kararının ihlali niteliğinde görülüyorsa, bu suç TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası gereğince soruşturma ve kovuşturma nedeni yapılamayacağından düşme kararı verilip ilgili Cumhuriyet Savcılığına ihbarda bulunulmasına karar verilmesi,
    2) Sanık hakkında daha önce kullanmak için uyuşturucu madde satın alınması, bulundurulması ya da kullanılması suçundan TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca verilmiş "kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı" veya TCK'nın 191. maddesinin 8. fıkrasına göre verilen "Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı" yoksa TCK'nın 191. maddesinin 8. fıkrası gereğince "Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı" verilmesi,
    3) Sanık hakkında daha önce kullanmak için uyuşturucu madde satın alınması, bulundurulması ya da kullanılması suçundan TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca verilmiş "kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı" veya TCK'nın 191. maddesinin 8. fıkrası gereğince "hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı" verilmiş ve bu kararların ihlali nedeniyle açılan davalardan mahkûmiyet kararı verilmiş ise bu suç doğrudan soruşturulması ve kovuşturulması gereken suç olacağından yargılamaya devam olunarak TCK'nın 191. maddesi çerçevesinde bir hüküm kurulması,
    Gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    2- Kabule göre; TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 7242 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
    28/02/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik CMK'nın 304/1. maddesi uyarınca, dosyanın Denizli 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine, 16/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara