Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/201 Esas 2022/4283 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/201
Karar No: 2022/4283
Karar Tarihi: 01.06.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/201 Esas 2022/4283 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülmüş olan bir dava, istinaf edilmiş ve esastan reddedilmiştir. Temyiz edilen karar da reddedilmiş, ilk derece mahkemesinin verdiği kararın isabetli olduğu belirtilmiştir. İlk derece mahkemesi, davacı bankanın davalının takibe konu borçtan sorumlu olduğuna dair yasal delil sunamaması nedeniyle davanın reddine karar vermiştir. Kanun maddeleri olarak HMK'nın 353/b-1 ve 370/1. maddeleri uygulanmıştır.
11. Hukuk Dairesi         2021/201 E.  ,  2022/4283 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Samsun Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 01.07.2020 tarih ve 2018/919 E- 2020/348 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nce verilen 11.11.2020 tarih ve 2020/1104 E- 2020/1479 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; dava dışı asıl borçlu Özel Akademi Tıp Merkezi Sağlık İşletme ve Tic. Ltd. Şti.'nin müvekkili bankanın Samsun Şubesi'nden ticari krediler kullandığını, davalı ...'nın sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalayarak borçtan sorumlu olmayı kabul ettiğini, borçluların borcu ödememesi üzerine ihtarname çekilerek hesabın kat edildiğini, davalı hakkında icra takibine geçildiğini, davalı ...'nın borca ve takibe haksız ve kötü niyetli şekilde itiraz ettiğini, takibin durduğunu ileri sürerek davalının Samsun İcra Müdürlüğü'nün 2018/141387 E. sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; müvekkilinin kefil olduğu kredi sözleşmesinde bahsi geçen borcun asıl borçlu tarafından ödendiğini, asıl borçluya daha sonra yeniden kredi verildiğini, müvekkilinin ikinci defa açılan krediden herhangi bir sorumluluğunun olamayacağını, müvekkili tarafından bankaya gönderilen 13/11/2014 tarihli ihtarname ile bundan sonra verilecek kredilerden dolayı kefaletinden vazgeçerek istifa ettiğini, davacı banka tarafından aynı kredi borcuna ilişkin olmak üzere ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi açıldığını, mükerrer takiplerin olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, takibin kötü niyetli olduğunu belirterek davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davalının imzasının bulunduğu KGS'ler uyarınca kullandırılan borçların tamamının kapatılmış olduğu, 29/10/2015 tarihli protokolün ise davalının imzası bulunmayan 17/09/2014 tarihli KGS'den kaynaklanan borçların tespiti ve yeniden yapılandırılması hususunda düzenlendiği, söz konusu protokolde davalının imzasının da bulunmadığı, davacı banka tarafından davalının takibe konu borçtan sorumlu olduğunun yasal delillerle ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı taraf vekilleri istinaf etmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi'nce; tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 01/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara