Esas No: 2012/4141
Karar No: 2012/5270
Karar Tarihi: 19.09.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4141 Esas 2012/5270 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı kooperatif üyesi olduklarını, aldıkları kredileri süresinde ödediklerini, kredi borcu bulunduğundan bahisle ... isimli şahıs hakkında başlatılan icra takibinde müvekkillerinin kefil olarak gösterildiğini, takibe esas senette müvekkillerinin isminin geçtiğini ve fakat davacıların bu şahısı tanımadıklarını, krediyi çeken kişinin kooperatif çalışanı..."in eşinin olduğu borç senedinde bu şahsın da isim ve imzasının bulunduğunu, müvekkillerinin dolandırıldığını ve bu hususta ceza soruşturması ve yargılanmasının yapıldığını, senet altındaki imzaların davacılara ait olmadığını ileri sürerek, davacıların takip konusu borçtan sorumlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıların açmış olduğu dava ile ilgili İcra Hukuk Mahkemesinde yapılan yargılama sonucu davacıların davasının reddine karar verildiğini, sahtecilik iddiasının ispatının gerektiğini, açılan davanın haksız ve kötüniyetli olduğunu savunarak,davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, ... Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2008/9552 soruşturma, 2010/390 karar sayılı dosyasında icra takibine esas senetteki imzaların davacılara ait olduğunun tespit edildiği, davacıların davalarını ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddi ile icra takibi durmadığından davalı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Davalı vekilinin temyiz istemine gelince; dava, taraflar arasında düzenlendiği iddia edilen senetlerdeki imzaların inkarına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
Davaya konu takip, kooperatif, borçlu ve kefil olan davacılar arasında düzenlenen 31.01.2001 tarih ve 399 nolu senedin tahsiline yöneliktir. Davacılar hakkında ilamlı icra takibi yapılmış olup, mahkemece, 30.11.2006 tarihinde icra dosyasına gelecek olan paranın ödenmemesi konusunda tedbir kararı verilmiş ve karar infaz edilmiştir. Buna göre, şartları oluştuğundan İİK 72/4 maddesinde düzenlenen tazminata hükmedilmesi gerekirken, talebin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, davalıdan alınan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.