Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/213 Esas 2022/4295 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/213
Karar No: 2022/4295
Karar Tarihi: 01.06.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/213 Esas 2022/4295 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, müvekkilin \"LİMA YAPI\" ticaret unvanının ve markasının, davalının \"LİMA\" markasına olan benzerliği nedeniyle 556 sayılı KHK'nın 8/5 maddesi uyarınca hükümsüzlüğü ve terkin edilmesi talebiyle açılmıştır. İlk derece mahkemesi davayı reddederken, istinaf daireleri müvekkil lehine hüküm vermiştir. Temyizde de istinaf kararı onanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 556 sayılı KHK'nın 7/1-b ve 8/3 maddeleri uygun şekilde kullanılmıştır.
11. Hukuk Dairesi         2021/213 E.  ,  2022/4295 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 07.05.2018 tarih ve 2016/603 E. - 2018/519 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 07.10.2020 tarih ve 2018/1600 E. - 2020/822 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin 2007 yılından beri kullandığı ve aynı zamanda ticaret unvanının ayırt edici kısmını teşkil eden "LİMA YAPI" ibaresinin marka olarak 37.sınıfta tescili için marka başvurusunda bulunduğunu, marka başvurusunun davalıya ait 2013/32913 sayılı "LİMA" ibareli markaya dayalı olarak 556 sayılı KHK'nın 7/1-b maddesi uyarınca reddedildiğini, müvekkili şirketin "LİMA YAPI" markasını 2007 yılından bu yana 37.sınıfa dahil olan pek çok hizmet bakımından ticaret hayatında fiilen kullandığını, 556 sayılı KHK'nın 8/3.maddesi anlamında öncelik hakkına sahip olduğunu, davalı tarafa ait olan "LİMA" ibareli marka ile müvekkili şirketin öncelik hakkı sahibi olduğu "LİMA YAPI" ibaresinin görsel, işitsel ve anlamsal olarak birebir aynı olduğunu ve markalar arasında iltibas tehlikesinin bulunduğunu, dava konusu markanın, müvekkili şirketin 2007 yılından beri aktif bir şekilde kullanmış olduğu ticaret unvanını, bir başka ifade ile sınai mülkiyet hakkını ihlal ettiğini ve 556 sayılı KHK'nın 8/5 maddesi gereğince de hükümsüzlüğüne karar verilmesinin gerektiğini, davalının başvurusunun kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, davalı adına tescilli 2013/32913 sayılı markanın 37. sınıf hizmetler yönünden kısmen hükümsüzlüğü ile marka sicilinden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın yasal süresi içinde açılmadığını, müvekkili şirketin 2013 yılında kurulduğunu, o tarihten beri yoğun biçimde faaliyetlerini yürüttüğünü, davacı ile müvekkilinin iştigal alanlarının ve çalıştıkları bölgelerin birbirlerinden çok farklı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, davacının ticaret unvanında bulunan “Lima” ibaresi dışındaki unsurların davalı ticaret unvanında bulunmadığı, ayrıca davacı tarafça ticaret unvanının bilinir ve yaygın olduğu ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili istinaf etmiştir.
    Bölge adliye mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, davacının delillerinin 556 sayılı KHK’nın 8/3 maddesi gereği ayırt ediciliğin kazanıldığı ve davalının kötü niyetli olduğu iddiasını ispata yeterli olmadığı, davacının ticaret unvanını sicil ile uyumlu olarak inşaat işleri ve daire satışı alanlarında kullandığı, davalı markasının da 37 ve 19. sınıfta bazı mal ve hizmetler için tescil edildiği, bu durumda tarafların iştigal alanlarının benzerlik teşkil ettiği, davacı ticaret unvanı ile davalı markasının ana unsurları olan “LİMA” nın yeterli ayırt ediciliğe haiz olduğu, davacı ticaret unvanı tescil tarihinin 23.11.2007 olduğu bu halde 8/5 hükmünün şartlarının sağlandığı gerekçesiyle taleple bağlı kalınarak davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 07.05.2018 gün ve 2016/603 Esas - 2018/519 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile davalı şirket adına tescilli 2013/32913 sayılı "LİMA+şekil" ibareli markanın 37. sınıfta yer alan "İnşaat hizmetleri, inşaat araç gereçlerinin ve iş makinelerinin kiralanması hizmetleri. Isıtma, havalandırma ve su tesisatının kurulması (tesis edilmesi), bakımı ve tamiri hizmetleri" yönünden kısmen hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 01/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara