Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/4016 Esas 2020/4838 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4016
Karar No: 2020/4838
Karar Tarihi: 17.06.2020

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/4016 Esas 2020/4838 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2017/4016 E.  ,  2020/4838 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalının 28.02.2013 tarihinde disiplinsizlik ve ahlaki durum nedeniyle Türk Silahlı Kuvvetlerinden mecburi hizmet yükümlülük süresini tamamlamadan ayrıldığını, davalıya yapılan öğrenim, eğitim ve yetiştirme masraflarının ilgili Kanun ve yönetmelik gereğince hesaplandığını belirterek; fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı olmak kaydıyla toplam 8.415,23 TL alacak ile alacağın 6.416,22 TL"lik asıl alacak kısmına, ilişik kesme tarihi olan 28.02.2013 tarihinden ödeme tarihine kadar işlemiş ve işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 28.05.2015 tarihli dilekçe ile 4.457,81 TL alacak ile alacağın 3.408,88 TL"lik asıl alacak kısmına, ilişik kesme tarihi olan 28.02.2013 tarihinden ödeme tarihine kadar işlemiş ve işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, yeniden hesaplanan 4.487,51 TL miktarı kabul ettiğini bildirmiştir.
    Mahkemece, davacı vekilinin 28.05.2015 tarihli dilekçesine göre davanın kabulü ile 3.408,88 TL asıl alacak 1.048,93 TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 4.457,81 TL alacağın, asıl alacak 3.408,88 TL için 28.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    13.02.2013 tarihli ve 2013/90 sayılı üçlü kararname ile Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayırma cezası ile cezalandırılan davalı tarafından T.C Milli Savunma Bakanlığına karşı ayırma işleminin iptali ile, işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının yasal faiziyle ödenmesine karar verilmesi istemiyle açtığı davada Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Birinci Dairesi"nce verilen 18.02.2014 tarihli ve 2013/538 Esas, 2014/159 Karar numaralı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, davalının karar düzeltme talebi aynı Dairenin 17.06.2014 tarih 2014/737 Esas, 2014/612 Karar numaralı ilamı reddedilmiş, davalı tarafından 31.07.2014 Anayasa Mahkemesi"ne bireysel başvuruda bulunulmuştur. T.C Anayasa Mahkemesi"nin 13.10.2016 karar tarihli 2014/12428 başvuru numarası ile davalı hakkında verdiği karar gereği özel hayatın gizliliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna, Anayasa"nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayatın gizliliği hakkının ihlal edildiğine, kararın bir örneğinin özel hayatın gizliliği hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Birinci Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. Bunun üzerine Anayasa Mahkemesi"nin kararı gereği davalı yeniden yargılama yapılmasına ve Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayrılmasına ilişkin işlemin iptali ile yoksun kaldığı özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle ... 18. İdare Mahkemesine dava açmış, ... 18. İdare Mahkemesi 12.10.2018 tarih ve 2018/1116 Esas - 1618 Karar sayılı kararı ile davalı hakkında ""yeniden yargılama talebinin kabul edilmesine mülga Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nin 18.02.2014 tarihli ve 2013 /538 Esas, 2014/159 Karar numaralı kararı ile davanın reddine dair kararının kaldırılarak dava konusu ayırma işleminin iptaline; davacının statü dışındaki özlük haklarının ödenmesine."" karar verilmiş; karar, istinaf edilmediğinden 07.01.2019 tarihinde kesinleşmiştir. Bu durumda, davalı hakkında Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayırma işleminin iptaline karar verildiğine göre, dava sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK"nin 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 17.06.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara