Esas No: 2012/2397
Karar No: 2012/5181
Karar Tarihi: 17.09.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2397 Esas 2012/5181 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı, davalı kooperatifin üyesi olduğunu, ancak kooperatif yönetim kurulunun 24/09/2009 tarihli ve 57 sayılı kararıyla maddi yükümlülükleri yerine getirmediğinden bahisle haksız olarak üyelikten ihraç edildiğini, bunun üzerine noter aracılığıyla 11/01/2010 tarihinde kooperatife gönderdiği ihtarname ile ihraca itiraz ettiğini ve kararın genel kurulda yeniden görüşülmesini istediğini, kooperatifin bildirilen adreste bulunmasına rağmen kasıtlı olarak ihtarname tebellüğ etmediğini adreste böyle bir kooperatif bulunmadığı gerekçesiyle iade edildiğini ileri sürerek, ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, usulüne uygun 1. ve 2. ihtarnamenin tebliğ edildiğini, buna rağmen borcunu ödemediğinden davacının ihracına karar verildiğini, 12/06/2010 tarihinde yapılan genel kurulda davacının kooperatife yaptığı itirazın görüşülerek kabul edildiğini ve bu durumun da davacıya bildirildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının itirazına istinaden dava tarihinden sonra 12/06/2010 tarihinde yapılan genel kurulda yeniden üye olarak kabul edildiği ve davanın açılmasına davalının sebep olduğu gerekçesiyle, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, üyelikten ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. 1163 Sayılı Yasa"nın 16"ncı maddesinde ihraç kararının yönetim kurulu tarafından verilmiş olması halinde üç aylık süre içerisinde iptal istemi ile dava açılabileceği veya genel kurula itiraz edilebileceği, genel kurula yapılacak itirazın ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılacağı, üyenin itiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası açma hakkının saklı olduğu, üç aylık süre içinde, genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmeyen ihraç kararlarının kesinleşeceği, üyelik hak ve yükümlülüklerinin de ihraç kararı kesinleşinceye kadar devam edeceği, genel kurula itiraz edildiği takdirde yönetim kurulu çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamayacağı öngörülmüştür.
Bu durumda, hükmün davalı tarafça yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edildiği de dikkate alındığında; davacının genel kurula itiraz ederek vaki itiraz sonuçlanmadan iş bu davayı zamanından önce açtığı anlaşıldığından, davacının yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerektiği hususu göz ardı edilerek yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 17.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.