Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/11102 Esas 2022/12209 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/11102
Karar No: 2022/12209
Karar Tarihi: 23.11.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/11102 Esas 2022/12209 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

GERMENCİK Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkumiyet hükmü kurulmuştur. Ancak sanığın ertelenen bir kamu davasına karşı itiraz hakkı bulunmadığı şekilde yasa yolunun bildirilmemesi nedeniyle kovuşturma şartlarının oluşmadığı belirtilerek, mahkemenin sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurması hatalı bulunmuştur. Ayrıca, sanığın mükerrer suçlu olması sebebiyle hangi ilamın tekerrüre esas olduğunun belirtilmemesi ve ilgili kanun maddelerinde yapılan değişiklikler nedeniyle sanığın durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesi
- Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı
- 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi
10. Ceza Dairesi         2020/11102 E.  ,  2022/12209 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : GERMENCİK Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Aralarındaki bağlantı nedeniyle, Dairemizin 2021/3689 esas sırasında kayıtlı bulunan Germencik Asliye Ceza Mahkemesinin, 17/12/2015 tarihli, 2015/803 esas ve 2015/1382 karar ve Dairemizin 2020/11101 esas sırasında kayıtlı bulunan Germencik Asliye Ceza Mahkemesinin, 03/11/2015 tarihli, 2015/790 esas ve 2015/1117 karar sayılı dosyaları ile birlikte incelenmiştir.
    1- Sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik TCK'nın 191. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının içeriğinde, sanığın bu karara itiraz hakkı bulunduğuna ilişkin, itiraz süresi ve merciinin de gösterilmemesi suretiyle usulüne uygun bir yasa yolu bildirimi yapılmadığı için karar sanık tarafından öğrenilmiş olsa bile, 04/09/2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmediği ve kovuşturma şartlarının oluşmadığı dikkate alınarak, sanığa kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına karşı 15 gün içinde Sulh Ceza Hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte kararın yeniden tebliğ edilmesi gerektiğinden, bu kapsamda inceleme konusu olayda sanığın yükümlülüklere uymaması eylemini, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştirdiği anlaşılmakla, sanık hakkında kovuşturma şartlarının oluşmaması nedeniyle, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere, kamu davasının durmasına ve gerekli tebligat işlemlerinin tamamlanarak, kararın infazına devam edilmesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi yerine yargılamaya devamla sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması,
    2- Dairemizin 2021/3689 sırasında kayıtlı bulunan Germencik Asliye Ceza Mahkemesinin, 17/12/2015 tarihli, 2015/803 esas ve 2015/1382 karar sayılı dosyasının 23/11/2022 tarihli kararı ile bozulduğu ve Dairemizin 2020/11101 esas sırasında kayıtlı bulunan Germencik Asliye Ceza Mahkemesinin, 03/11/2015 tarihli, 2015/790 esas ve 2015/1117 karar sayılı dosyasının 23/11/2022 tarihli kararı ile bozulduğu, henüz
    kesinleşmedikleri anlaşılmakla, aralarındaki bağlantı nedeniyle bozma gerekçeleri de dikkate alınarak söz konusu dosyalarının birleştirilmesi, tüm deliller birlikte değerlendirilip, eylemlerinin tek suç veya ayrı suç ya da zincirleme suç oluşturup oluşturmadığı tartışılıp değerlendirildikten sonra,
    Kabule göre,
    3- Suç tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespiti açısından; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava veya soruşturma olup olmadığının, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı uyarınca tabi tutulduğu tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde sanığın infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra;
    a) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi'' kararının denetim süresi içinde işlemiş ise; 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz" hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca "davanın düşmesine" ve tedavi ve/veya denetimli serbestlik kararı veren ilgili mahkemeye ya da kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı veren ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulmasına karar verilmesi,
    b) Sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararının denetim süresi içinde işlemiş değilse veya daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararının denetim süresi içinde işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet dışında bir hüküm verilmiş ise; bu suç nedeniyle 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmış olan sanık hakkında 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde gösterilen dava açma şartlarının gerçekleştiğinin sabit görülmesi halinde yargılamaya devam olunarak, suç tarihi itibarıyla 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191. maddesi hükümleri çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    4- Sanık hakkında mükerrir olması sebebiyle mahkemece 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesinin uygulanmasına karar verilmekle birlikte sanığın adli sicil kaydındaki hangi ilamın tekerrüre esas olduğunun belirtilmemesi,
    5- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı
    kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı
    Kanun’un 10. maddesinde yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 23/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara