Esas No: 2020/6309
Karar No: 2022/4512
Karar Tarihi: 06.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6309 Esas 2022/4512 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/6309 E. , 2022/4512 K.Özet:
Davacı, davalı banka ile dava dışı Karma Yapımevi Ltd. Şti. arasında imzalanan 1.000 TL limitli genel kredi sözleşmesinde müteselsil kefil olarak yer almıştır. Davalı banka, söz konusu kredi sözleşmesine istinaden ilamsız takip başlatmış ve davacının ticari işlerinin aksamaması için ihtirazi kayıtla icra dosyasına ödeme yapmıştır. Ancak davacının kefalet limiti 1.000 TL olduğu için fazla ödeme yaptığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkeme, davacının kefalet miktarının toplam 51.000 TL olduğunu ve dava tarihi itibariyle davalı bankanın alacak miktarının 79.738,69 TL olduğunu belirterek davayı reddetmiştir. Ancak davalı tarafından kefil sıfatı ile imzalanan genel kredi sözleşmelerinde faiz oranına yer verilmemiştir. Bu nedenle, davalı bankanın T.C. Merkez Bankası’na bildirdiği faiz oranları esas alınarak yapılan hesaplamaya göre karar verilmesi doğru olmadığı gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Borçlar Kanunu madde 476
- İcra ve İflas Kanunu madde 60
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 06.02.2020 tarih ve 2016/847 E. - 2020/114 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının tasfiye edilerek kapanışı verilen dava dışı Karma Yapımevi Ltd. Şti. ile davalı banka arasında 09/02/2005 tarihinde akdedilen 1.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, davalı banka tarafından söz konusu kredi sözleşmesine istinaden ilamsız takip başlatıldığını, davalı bankanın haciz işlemi sonucu davacının ticari işlerinin aksamaması için ihtirazi kayıtla icra dosyasına 35.103,46 TL ödeme yaptığını ancak genel kredi sözleşmesine göre davacının kefalet limitinin 1.000,00 TL olduğunu, bu meblağdan fazlasıyla sorumlu tutulamayacağını, takipte istenilen faiz oranının fahiş olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının 09/02/2005 tarihli, 1.000,00 TL limitli ve 29/07/2005 tarihli 50.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmelerini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalayarak dava dışı asıl borçlunun kredi borcunun 51.000,00 TL kısmını müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla ödemeyi kabul ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılamaya ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı banka ile dava dışı kredi borçlusu Karma Yapımevi Ltd. Şti arasında ilk olarak 09/02/2005 tarih ve 1.000,00 TL bedelli kredi sözleşmesi imzalandığı, davacının müteselsil kefil olarak 1.000,00 TL kefalet limiti ile sözleşmeyi imzaladığı, ardından 29/07/2005 tarih ve 50.000,00 TL bedelli kredi sözleşmesinin yapıldığı, bu sözleşmenin de davacı tarafından müteselsil kefil sıfatıyla 50.000,00 TL kefalet limiti ile imzalandığı, sözleşme kapsamında davalı banka tarafından dava dışı şirkete kredi kullandırıldığı ve kredi kartı hesabı açıldığı, BCH-Borçlu cari hesap kredisi yönünden kullandırılan 1.000,00 TL limitli kredinin tüketildiği ve 29/07/2005 tarihinde 50.000,00 TL bedelli kredi tahsisi ile taraflar arasında kredi ilişkisinin devam ettiği, yine Business kredi kartının (şirket kredi kartı) 03/10/2005 tarihli hesap bildirim cetvelinde gözüken bakiye borç miktarının 3.274,42 TL olduğu, davacının her iki sözleşmeyi de müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olması sebebiyle borçtan sorumlu olduğu ve dava tarihi itibariyle davalı bankanın alacak miktarının 79.738,69 TL olması ve davacının kefalet miktarının toplam 51.000,00 TL olması karşısında davacı tarafça fazladan yapılan bir ödemenin olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davalı tarafından kefil sıfatı ile imzalanan genel kredi sözleşmelerinde rakamsal bir faiz oranına yer verilmemiş olup davalı bankanın benzer nitelikteki kredilere fiilen uyguladığı akdi ve temerrüt faiz oranları belirlenerek yaptırılacak hesap sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, davalı bankanın T.C. Merkez Bankası’na bildirdiği faiz oranları esas alınarak yapılan hesaplamaya göre karar verilmesi doğru olmamış hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 06/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.