Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2978 Esas 2012/5062 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2978
Karar No: 2012/5062
Karar Tarihi: 13.09.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2978 Esas 2012/5062 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, pay sahibi olduğu arsaya inşaat yapılması için anlaştığı firma tarafından yapılan temel ve su basmanının ardından işin bırakıldığını ve yapıların arsada kaldığını iddia etmiştir. Dava sonucunda mahkeme, davalı şirketin diğer davalı yüklenici şirketle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, yüklenici şirketin su basmanı üzerinden inşaata başladığını belirtmiştir. Davacı, anlaştıklarının ödenmediği ve yüklenici tarafından kendisine yalnızca 9.000 TL para ödendiği için fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 13.000 TL'nin dava tarihinden itibaren faizi ile tahsilini talep etmiştir. Mahkeme, davacının elinde yazılı belge olmadığını ancak davacı tarafça bahsi geçen tutardan 9.000 TL'nin alındığı konusunda ihtilaf olmadığını, davacının hissesine düşen paranın 9.000 TL'lik kısmını aldığını kabul etmiş, ödenmeyen kısmın 1.000 TL olduğuna karar vererek, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Temyiz itirazları reddedilen davacının karara düzeltme yolu açıktır.
Kanun Maddeleri:
Borçlar Kanunu - Madde 116: \"Borçlunun temerrüde düşmesi halinde alacaklının rızası olmadıkça, sözleşmede öngörülen ifayı kısmen yerine getirmesi mümkün değildir.\"
Borçlar Kanunu - Madde 117: \"Temerrüde düşen borçlu tazminatla sorumludur.\"
Borçlar Kanunu - Madde 125: \"Sözleşmeyle bir fiilin yapılmaması borçlandırılmış olduğu takdirde de, uğranılan zararın tazmini gerekir.\"
23. Hukuk Dairesi         2012/2978 E.  ,  2012/5062 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacının temyizi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı, pay sahibi olduğu arsa üzerinde bina yapılması için anlaştıkları inşaat firmasının arsa üzerine temel ve su basmanı yaptığını ancak daha sonra işi bıraktığını, bu yapıların arsa üzerinde kaldığını, daha sonra davalı ..."in kendi vekilleri olarak diğer davalı yüklenici şirket ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, yüklenici şirketin su basmanı üzerinden inşaata başladığını, sözleşme yapıldıktan 3-4 ay sonra davalı ..."in arsa üzerinde kalan temel ve su basman betonu imalatları sebebiyle arsa sahipleri adına yükleniciden para istediğini yüklenicinin de kabul ettiğini öğrendiğini, anlaştıkları bu paranın davalılar arasında kaybolduğunu, yüklenici tarafından kendisine yalnızca 9.000,00 TL para ödendiğini, kendi payına düşen paranın kalan kısmının ödenmediğini ileri sürerek, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 13.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, davacının iddialarının soyut iddialar olduğunu, hukuken ispatının mümkün olmadığını, müvekkilleri arasında iddia edildiği gibi sözleşme ve ödeme olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının elinde yazılı belge bulunmadığı, davacı tarafça bahsi geçen tutardan 9.000,00 TL"nin alındığı konusunda ihtilaf olmadığı, davalı şirket yetkilisinin yeminli beyanında arsa sahiplerine 1/5 hisseleri karşılığı ödenmek üzere diğer davalı ..."e 50.000,00 TL ödendiği, davacının hissesine düşen paranın 9.000,00 TL"lik kısmını aldığını kabul edip bu konuda ihtilaf olmadığı, ödenmeyen kısmın 1.000,00 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 1.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınmasına gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yerolmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 13.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara