Esas No: 2022/7889
Karar No: 2022/8280
Karar Tarihi: 25.10.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/7889 Esas 2022/8280 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/7889 E. , 2022/8280 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Nitelikli kasten öldürme
HÜKÜMLER : 1) Sanığın maktul ...’e yönelik eşe karşı silahla kasten yaralama sonucu ölüm meydana gelmesi suçundan 5237 sayılı TCK'nin 87/4-2, 29, 53 ve 63. maddeleri uyarınca 9 yıl 9 ay hapis cezası ile mahkumiyetine dair Sinop Ağır Ceza Mahkemesinin 16/11/2016 tarih ve 2016/83 Esas – 2016/136 Karar sayılı kararı,
2) Kararın istinafı üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 09/03/2017 tarih ve 2016/109 (E) - 2017/309 (K) sayılı kararı “ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılarak, sanığın eşe karşı kasten öldürme suçundan TCK’nin 82/1-d, 29/1, 62, 53, 63 ve CMK’nin 283/1. maddeleri uyarınca 9 yıl 9 ay hapis cezası ile mahkumiyetine dair karar verildiği,
3)Kararın temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairemizin 04/02/2019 tarih ve 2018/5226 (E) - 2019/357 (K) sayılı ilamı ile "Bozulmasına" karar verilerek dosyanın ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmesi üzerine,
4)... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 19/06/2019 tarih ve 2019/1731 (E) – 2019/1937 (K) sayılı kararı ile; sanığın maktul ...’e yönelik eşe karşı kasten öldürme suçundan TCK'nin 82/1-d, 29/1, 62, 53, 63 ve CMK’nin 283/1. maddeleri uyarınca 9 yıl 9 ay hapis cezası ile mahkumiyetine dair karar verildiği,
5)Kararın temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairemizin 09/11/2021 tarih ve 2021/10678 (E) - 2021/13994 (K) sayılı ilamı ile "Bozulmasına" karar verilerek dosyanın ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmesi üzerine,
6)Temyize konu ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 28/03/2022 tarih ve 2022/719 (E) – 2022/903 (K) sayılı kararı ile; “sanığın maktul ...’e yönelik eşe karşı kasten öldürme suçundan TCK'nin 82/1-d, 29/1, 62, 53 ve 63. maddeleri uyarınca 20 yıl hapis cezası ile mahkumiyetine” dair kararı.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Bozma üzerine yapılan yargılama sonucunda verilen ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 28/03/2022 tarih ve 2022/719 Esas – 2022/903 Karar sayılı kararının sanık ... müdafiileri tarafından 5271 sayılı CMK'nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık ... hakkında hükmedilen hapis cezasının 5 yılın üzerinde olması nedeniyle bölge adliye mahkemesince verilen kararın temyize tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanık müdafiilerinin duruşmalı inceleme isteminin 7079 sayılı Kanun'un 94. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 299. maddesi uyarınca reddiyle incelemenin dosya üzerinden yapılması uygun görülmekle;
... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin yapmış olduğu duruşma sonrasında verdiği 28/03/2022 tarih ve 2022/719 Esas - 2022/903 Karar sayılı “sanığın maktul ...’e yönelik eşe karşı kasten öldürme suçundan TCK'nin 82/1-d, 29/1, 62, 53 ve 63. maddeleri uyarınca 20 yıl hapis cezası ile mahkumiyetine” dair hükmünün tüm dosya kapsamına göre hukuka uygun olduğu anlaşıldığından; sanık müdafiilerinin; maktülün ölümünün hekim hatasına dayandığı için Yüksek Sağlık Şurasından rapor alınması gerektiğine, sanık hakkında TCK’nin 32. maddesi kapsamında yeniden rapor alınmaması nedeniyle eksik inceleme yapıldığına, meşru müdafaa ve meşru müdafaada sınırın aşılması hükümlerinin sanık hakkında uygulanması gerektiğine, aksi halde sanık hakkında kasten yaralama sonucu ölüme sebebiyet vermek suçundan hüküm kurulması gerektiğine, sanığın öldürme kastı ile hareket etmediğine, olayda kasten öldürme suçunun unsurlarının oluşmadığına, haksız tahrikin azlığına, bir kimsenin kendi lehine yaptığı kanun yolu başvurusunun kendi aleyhine sonuç doğurması mümkün olmadığından, CMK’nin 283. maddesi gereğince sanığın 9 yıl 9 aydan fazla hapis cezası ile mahkumiyetine karar verilmesinin usulen mümkün olmadığına ve ilk derece mahkemesince verilen ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının korunmadığına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine;
Ancak;
İstinaf incelemesine konu ilk derece mahkemesi hükmü olan “Sinop Ağır Ceza Mahkemesinin 16/11/2016 tarih ve 2016/83 Esas – 2016/136 Karar sayılı kararının kaldırılmasına” karar verilmemesi,
Yasaya aykırı ise de bu husus yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden, 5271 sayılı CMK’nin 303/1-h maddesinin tanıdığı yetkiye dayanılarak, hükmün başına ilk cümle olarak; “Sinop Ağır Ceza Mahkemesinin 16/11/2016 tarih ve 2016/83 Esas – 2016/136 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nin 280/2. maddesi gereğince kaldırılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nin 302/1. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı TEMYİZ İSTEMİNİN DÜZELTİLEREK ESASTAN REDDİ ile HÜKMÜN ONANMASINA, ceza miktarı ve sanığın tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınarak sanık müdafiinin tahliye talebinin REDDİNE,
Dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 304/1. maddesi gereğince "Sinop Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere" Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25/10/2022 gününde oy çokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Yargıtay Birinci Ceza Dairesinin uyumlu içtihatlarına göre, gerçekleştirilen eylemi kasten öldürme veya kasten yaralama olarak vasıflandırılırken taraflar arasında öldürmeyi gerektirir husumet bulunup bulunmadığı, faillerin olay öncesi ve sonrasındaki söz ve davranışları, suçta kullanılan aletler ve kullanılış şekilleri, mağdurun/maktulün vücudundaki isabet yerleri, sayısı ve harabiyetleri, eyleme son veriliş şekli birlikte değerlendirilerek bir sonuca varılmalıdır. Failler tarafından mağdurun öldürülmesi amaçlanmış ise eylem öldürme, yaralanması amaçlanmış ise eylem yaralama olarak vasıflandırılmalıdır, yaralama olarak vasıflandırılan eylem sonucu mağdurun ölmesi halinde ise failler TCK'nin 87. maddesinin 4. fıkrasına göre cezalandırılmalıdır.
Dosya içeriğine göre: Resmi nikahla evli olan sanık ... ile maktul ...'in aralarında geçimsizlik bulunduğu bu nedenle zaman zaman kavga ettikleri, maktul tarafından evin ihtiyaçlarının karşılanmadığı, olay günüde maktulün eve gelmemesi nedeniyle sanığın yanına bıçak almak suretiyle maktulü aramaya çıktığı, daha önceden gittiği içkili eğlence yerlerini dolaştığı ancak ayrıldığının söylendiği, dönüşte maktul ile tanık ...'ı araçta gördüğü, aracın camına vurduğu, akabinde tarafların tartışmaya başladığı, tartışmanın sokakta devam ettiği, tartışma esnasında maktulün sanığa tekme attığı, sanığın araya giren ...'ın yüzüne vurduğu,
maktulün sanığın üzerine yürüdüğü, sanığın evin kapısını açmaya çalışırken kendisini bırakan maktule doğru yönelip ekmek bıçağı ile hamle yaptığı ve sakınma amacıyla sırtını dönen maktulü sırtından tek bıçak darbesiyle yaralandığı, maktulün hastanede tedavi görmekte iken öldüğü anlaşılmıştır.
İzlenen dosya içerisinde mevcut kamera kaydı görüntüsüne göre, olay günü gece saat 02.57 sıralarında sanığın ... Demircan caddesine hızlı adımlarla çıktığı ve caddenin karşı tarafına yöneldiği, bu sırada, maktulle tanığında aynı caddeye çıktıkları, maktulün sanığın arkasından koşmaya başladığı, tanık ...'ın maktule engel olmaya çalıştığı ancak maktulün, sanığı yakalayarak ayağı ile tekme attığı, sonrasında tanığın maktulü uzaklaştırmaya çalıştığı sanığın ikametinin dış kapısına yöneldiği, maktulün üzerine gelmesi ile sanığın elinde bulunan bıçak ile maktule hamle yaptığı, maktulün hafifçe sırtını dönerek yan tarafa kaçmaya çalıştığı ancak bıçağın sırtına isabet etmesi neticesi yaralandığı ve tanık tarafından hastaneye götürüldüğü tesbit edilmiştir.
Anlatıldığı şekilde gerçekleşen olayda maktulün sırtına isabet eden bıçak darbesi neticesi tedavi gördüğü hastanede öldüğü, sanığın kocası olan maktulün hayati organlarının bulunduğu bölgeyi hedef alarak darbe gerçekleştirdiğine dair delil bulunmadığı, maktulün mobil halde olup kendisi korumak amacıyla sırtını dönmesi nedeniyle isabet ettiği, başka bir deyişle sanığın kendisine tekme atan maktule bıçağa rastgele savurduğu, sanık ile kocası maktül arasında öldürmeyi gerektirir husumet bulunmadığı, kocası maktulü eve getirmek için aradığı ve engel bir durum olmamasına rağmen sanığın kendiliğinden eylemine son verdiği birlikte dikkate alındığından, öldürme kastını açığa çıkaran kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşılmakla, kasten yaralama sonucu ölüme neden olma suçundan hüküm kurulması gerektiği düşüncesinde olduğumdan hükmün bozulması yerine onanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.