Esas No: 2022/3228
Karar No: 2022/4641
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/3228 Esas 2022/4641 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2022/3228 E. , 2022/4641 K.Özet:
İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen ve davalı tarafından istinaf edilen bir kararın istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararın davalı tarafından Yargıtay'a temyiz edildiği, davacı vekilinin Tasfiye Halinde Taşıt Uluslararası Taşımacılık Limited Şirketi'nin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesi talebiyle açtığı dava sonucunda İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın kabul edildiği ve şirketin ek tasfiye suretiyle ihyasına karar verildiği, Bölge Adliye Mahkemesi'nin ise davalı vekilinin istinaf başvurularının esastan reddedildiği ve kararın onandığı belirtilmektedir.
HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verilmiştir. HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca davalı vekilinin temyiz istemi reddedilmiştir. HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi gerekmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 14.07.2021 tarih ve 2020/188 E- 2021/541 K. sayılı kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi'nce verilen 02.03.2022 tarih ve 2021/2008 E- 2022/314 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl ve birleşen davada davacı vekili, müvekkili tarafından Bakırköy 26. İş Mahkemesi’nin 2016/166 E. sayılı dosyası ile ihyası istenen dava dışı şirket aleyhine işçilik alacakları ve tazminat davası açıldığını, ancak yargılama sırasında Tasfiye Halinde Taşıt Uluslararası Taşımacılık Limited Şirketi'nin kaydının terkin edildiğinin tespit edildiğini, bunun üzerine mahkemece taraflarına ihya davası açılması için süre verildiğini, terkin tarihinin dava tarihinden sonra olduğunu, ayrıca Bakırköy 26.İş Mahkemesi'nde görülen davada, davalı taraflardan Tasfiye Halinde Taşıt Uluslararası Taşımacılık Limited Şirketi'ne ilişkin bütün tebligatların davalı tasfiye memuru ...'e usulüne uygun olarak yapıldığını ileri sürerek, Tasfiye Halinde Taşıt Uluslararası Taşımacılık Limited Şirketi unvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı ... vekili, müvekkilinin yasaya uygun işlem yaptığını, tasfiye sürecindeki tüm yetki ve sorumluluğun tasfiye memuruna ait olduğunu, müvekkilinin dava açılmasına sebep olmaması nedeniyle vekalet ücreti ve yargılama giderinden sorumlu tutulamayacağını savunarak, müvekkili yönünden davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davalı ... vekili, şirketin ortaklar kurulu kararı ile tasfiye sürecine girdiğini, tasfiye sürecine başlandığı 28/10/2013 tarihinden tasfiye sürecinin sona ererek ticaret sicilden kaydının silindiği 04/04/2017 tarihine kadar tasfiye alacaklılarına yapılan çağrılara rağmen davacı tarafından tasfiye memurluğuna herhangi bir başvuruda bulunulmadığını, söz konusu işçilik alacağı davası açıldığına dair bir bildirim de yapılmadığını, davacının şirketten bir alacağının da bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmaması nedeniyle yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; ek tasfiyesi istenen şirketin terkin olduğu halde halihazırda derdest olan iş mahkemesine ait dava dosyasının davalısı olmasının amaçlandığı, esasen işçinin işçilikten kaynaklanan tüm haklarını elde etmediği ve bu duruma ihyası talep olunan şirketin yol açtığını ileri sürmesi karşısında ise ihyası talep olunan şirketin tasfiyesinin tam ve eksiksiz sağlanmasının zorunluluk arz ettiği, aksi halde davacının hak arama hürriyetinin ve mülkiyet hakkının ihlal edilmiş olacağı, bu nedenle ve halen terkin olan şirketin tasfiye işlemlerinin tamamlanması için ihyası gerektiği, tasfiyesi eksiksiz tamamlanmayan şirketin ek tasfiyesinin kabulü noktasında kanunun aradığı zorunluluk halinin bu nedenle oluştuğu gereçesiyle, asıl ve birleşen davanın kabulüne, asıl ve birleşen davada ihyası talep olunan Tasfiye Halinde Taşıt Uluslararası Taşımacılık Limited Şirketi'nin Bakırköy 26. İş Mahkemesi'nin 2016/166 E.sayılı dava dosyasında davaya dahilinin sağlanması, bu şirkete yönelik her türlü tebliğ işleminin gerçekleştirilmesi, kararın kesinleşmesi ve infazı ile ilgili her türlü iş ve işlemlerinin sağlanması açısından İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün 380086 sicil numarasında kayıtlı Tasfiye Halinde Taşıt Uluslararası Taşımacılık Limited Şirketi'nin ek tasfiye suretiyle ihyasına, adı geçen şirketin en son tasfiye memuru gözüken ...'in ihya edilen şirkete münferit ve yetkili tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı ... vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre yapılan istinaf incelemesi sonucunda, ihyası istenen şirket hakkında davacı tarafça açılmış olan bir dava bulunduğu halde bu alacağa ilişkin tasfiye işlemleri yapılmaksızın şirketin ticaret sicilden terkin edildiği, ilgili şirketin tasfiye işlemlerinin eksik bırakıldığı, davacı tarafın alacaklı olduğunu iddia ettiği ticaret sicilinden terkin edilmiş şirketin yeniden ihyasını istemesinde hukuki yararı bulunduğu, dolayısıyla ilk derece mahkemesini kararında bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle, davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı ... vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz isteminin vekilinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 08/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.