Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7837 Esas 2022/4627 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7837
Karar No: 2022/4627
Karar Tarihi: 08.06.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7837 Esas 2022/4627 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalının 10 adet senede dayanarak müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını ancak senetlerde hukuki ilişkiye aykırı bir şekilde değişiklik yapıldığını, bu sebeple müvekkilinin borcu ödemekten kaçınma hakkına sahip olduğunu ve davalı uhdesinde bulunan tüm senetlerin iadesi ile tazminata hükmedilmesi talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi, davanın reddine karar verirken, Bölge Adliye Mahkemesi de istinaf isteminin süresinde yapılmadığı gerekçesiyle reddetmiştir. Ancak Yargıtay, 7226 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesinde düzenlenen durma süresi nedeniyle istinaf süresinin uzatıldığını ve istinaf isteminin süresinde yapıldığı kabul edilerek kararın bozulmasına hükmetmiştir. Kanun maddeleri olarak, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 7/a maddesi, Elektronik Tebligat Yönetmeliği'nin 9/(6). maddesi ve 7226 sayılı Kanun'un Geçici 1. maddesi öne çıkmaktadır.
11. Hukuk Dairesi         2020/7837 E.  ,  2022/4627 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 11.03.2020 tarih ve 2017/105 E- 2020/234 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin süre yönünden reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi'nce verilen 01.10.2020 tarih ve 2020/1755 E- 2020/1535 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 07.06.2022 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalının 10 adet senede dayanarak müvekkili aleyhine icra takibi başlattığını, 17.08.2016 vadeli senet için usulüne uygun bir protestonun keşide edilmediğini, takip eden senetlerin de muaccel olduğundan söz edilerek takibe geçilemeyeceğini, bu hususta İcra Hukuk Mahkemesine açtıkları davada 17.08.2016 vadeli senet yönünden takibin devamına, vadesi gelmemiş diğer 9 senet yönünden takibin iptaline karar verildiğini, bu 9 adet bononun iptal hükmüyle birlikte takip öncesine avdet ettiğini, taraflar arasında bedeli malen ahzolunan bir ilişki olduğu halde senet metnine “bedeli nakden alınmıştır” kaydının davalı tarafından hukuki ilişkiye aykırı bir surette sonradan yazıldığını, ayrıca senetlerin bedelsiz kaldığını, müvekkilinin ödemeden kaçınma hakkına sahip bulunduğunu, davalı/ alacaklının senetleri iade ile mükellef olduğunu ileri sürerek müvekkilinin borcu ödemekten kaçınma hakkına sahip olduğunun ve borçlu bulunmadığının tespitini, davalı uhdesinde bulunan tüm senetlerin iadesini, davalı aleyhine tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, kararın 09.06.2020 tarihinde davacı vekiline tebliğ edildiği, bu tarih itibariyle Covid 19 önlemleri kapsamında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi doğrultusunda sürelerin 15.06.2020 tarihili dahil olmak üzere durup 16.06.2020 tarihinde işlemeye başladığı, buna göre HMK'nın 345. maddesinde öngörülen iki haftalık istinaf süresinin 30.06.2020 günü sona ermesine rağmen davacı vekilinin istinaf dilekçesini UYAP ortamında 01.07.2020 tarihinde oluşturduğu, harçları da aynı tarihte yatırarak kararı süresinden sonra istinaf ettiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf talebinin HMK'nın 345. ve 352. maddeleri uyarınca süre yönünden reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, menfi tespit istemine ilişkin olup İlk Derece Mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından istinaf isteminin süresinde yapılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
    7201 sayılı Tebligat Kanununun 7/a maddesinin 4. bendinde ve Elektronik Tebligat Yönetmeliğinin 9/(6). maddesinde elektronik yolla tebligatın, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağı düzenlenmiştir.
    7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun Geçici 1. maddesi ile Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde görülmüş olması sebebiyle yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler; 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile usul hükmü içeren diğer kanunlarda taraflar bakımından belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim tarafından tayin edilen süreler ile arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler 13/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden, 30/4/2020 (bu tarih dâhil) tarihine kadar durdurulmuş, bu sürelerin, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlayacağı, durma süresinin başladığı tarih itibarıyla, bitimine on beş gün ve daha az kalmış olan sürelerin, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılacağı, salgının devam etmesi halinde Cumhurbaşkanı’nın durma süresini altı ayı geçmemek üzere bir kez uzatabileceği ve bu döneme ilişkin kapsamı daraltabileceği düzenlenmiştir.
    30.04.2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 29.04.2020 tarihli Yargı Alanındaki Hak Kayıplarının Önlenmesi Amacıyla Getirilen Durma Süresinin Uzatılmasına Dair Cumhurbaşkanı Kararı ile 7226 sayılı Kanunun geçici 1'inci maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen durma süresi, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununda öngörülen zorunlu idari başvuru yoluna ilişkin süreler hariç, 1/5/2020 (bu tarih dahil) tarihinden 15/6/2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar uzatılmıştır.
    7226 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesi ile dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm sürelerin durdurulması ve maddenin 2. fıkrasında sayılan kapsam dışı süreler arasında yer almaması da nazara alındığında Tebligat Kanunu ve Elektronik Tebligat Yönetmeliğinde düzenlenen, elektronik tebligatın yapılmış sayılması için elektronik adrese ulaşma tarihini izleyen günlerin işlemesinin 7226 sayılı Kanunla durduğu ve Cumhurbaşkanı kararı ile de 15.06.2020 tarihi dahil uzatıldığı, İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararının 04.06.2020 tarihinde davacı vekilinin tebligat alanına konulduğu, Tebligat Kanunu ile Elektronik Tebligat Yönetmeliğinin anılan maddelerinde belirtilen 5 günlük sürenin 15.06.2020 tarihine kadar (bu tarih dahil) işlemeyeceği, bu tarihten itibaren işleyecek 5 gün süre ile 01.07.2020 tarihinde yapılan istinaf istemi gözetildiğinde davacı vekilinin istinaf isteminin süresinde yapıldığı kabul edilerek istinaf isteminin esasının incelenmesi gerekirken süre yönünden reddine karar verilmesi doğru olmamış bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının anılan taraf yararına BOZULMASINA, HMK'nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 08/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara