Esas No: 2022/3288
Karar No: 2022/4675
Karar Tarihi: 09.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/3288 Esas 2022/4675 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2022/3288 E. , 2022/4675 K.Özet:
Davacı vekili, müvekkilinin çalıştığı şirketin rücuen tazminat davası nedeniyle sicil kaydının silindiğini ve şirketin ihyası için dava açılmak üzere 1 aylık kesin süre verildiğini belirterek, şirketin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir. Ancak mahkeme, şirketin oda kaydının silinmesinin şirketin sicilden terkin edilmesi sonucunu doğurmayacağı, tüzel kişiliğinin devam ettiği, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar vermiştir. Davacı vekili, bu karara istinaf etmiş, ancak istinaf başvurusu da reddedilmiştir. Sonuç olarak, davacının temyiz istemi de reddedilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın ONANMASINA karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: HMK'nın 353/b-1, 370/1 ve 372. maddeleri.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 16.04.2021 tarih ve 2020/641 E.- 2021/382 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 03.03.2022 tarih ve 2022/337 E.- 2022/377 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, dava dışı ...’ne ait iş yeri sigortalılarından olan ...’in geçirdiği meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremez duruma düştüğünü, oluşan kurum zararının tahsili amacıyla müvekkili tarafından İzmir 12. İş Mahkemesi’nde 2019/280 Esas sayılı dosyada rücuen tazminat davasının açıldığını, söz konusu davada davalı olan bu şirketin sicil kaydının dava açılış tarihinden önce re'sen silindiğinin bildirilerek şirketin ihyası için dava açılmak üzere 1 aylık kesin süre verildiğini ileri sürerek, dava dışı şirketin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ..., davaya konu şirketin Torbalı Ticaret Odası’na aidat borcunu ödememesi nedeniyle oda kaydının silindiğini, oda kaydının silinmesinin şirketin sicilden terkin edilmesi sonucunu doğurmadığı gibi tüzel kişiliğin sona ermesine de sebep olmadığını, ihyasını istenen şirketin faal olduğunu ve taraf ehilyetinin bulunduğunu, şirketin aktif olarak görüldüğünü, tüzel kişi sıfatına sahip ve terkin edilmeyen bir şirket için ihya isteğinde bulunulmasında hukuki yarar bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, ihyası istenen dava dışı şirketin şirketin oda kaydının silinmiş olmasının şirketin sicilden terkin edilmesi sonucunu doğurmayacağı, tüzel kişiliğinin devam ettiği, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, davacıdan harç alınmasına yer olmadığına, 09/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.