Esas No: 2021/469
Karar No: 2022/4672
Karar Tarihi: 09.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/469 Esas 2022/4672 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/469 E. , 2022/4672 K.Özet:
Davacı, davalıdan aldığı 2.060.842 TL değerindeki teminat mektubu için %1.748 oranında komisyon uygulandığını iddia ederek, taraflar arasındaki komisyon oranları hususunda doğan anlaşmazlığın mahkeme aracılığı ile giderilmesini talep etti. Davalı ise teminat mektubunun iade edilmesi sebebiyle davanın konusuz kaldığını savundu. İlk Derece Mahkemesi, davanın konusu kalmaması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına hükmetti. Davacı vekili, İstinaf Mahkemesine başvurarak kararı temyiz etti. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesi istinaf başvurusunu esastan reddetti. Yapılan inceleme sonucunda, İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığına karar verildiği için, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması kararlaştırıldı. HMK'nın 353/b-1 ve 370/1. maddelerine göre istinaf başvurusunun reddi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması gerektiği belirtildi.
HMK'nın 353/b-1 maddesi, \"Kanun yolları kararları inceleyen mahkemeler, kararın esas ve usul yönlerinden hiçbirine açıklık getirm
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 02.05.2019 tarih ve 2018/764 E- 2019/546 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nce verilen 10.11.2020 tarih ve 2020/1214 E- 2020/1133 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, 6100 sayılı Kanun'un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan, ilgili makama verilmek üzere 29.02.2016 açılış tarihli 2.060.842.- TL bedelli teminat mektubu aldığını ve bankanın mektup için %1.748 oranında komisyon uyguladığını, davalının 11.05.2018 tarihinde müvekkil firmaya mail göndererek teminat mektubu komisyon oranının %1.748'den %2'ye çıkarılacağını bildirdiğini, artışın yasal dayanağı olmadığını ileri sürerek taraflar arasındaki komisyon oranları hususunda doğan anlaşmazlığın mahkeme aracılığı ile giderilmesine, %1.748 oranında komisyon uygulanması gerektiğinin tesbitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu edilen teminat mektubunun davacı tarafından 13.07.2018 tarihinde müvekkil bankaya iade edildiğini, bu nedenle davanın konusuz kaldığını savunarak davanın konusuz kaldığına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, tespite konu teminat mektubunun dava açıldıktan sonra, 13/07/2018 tarihinde davacı tarafından bankaya iade edildiği, davanın konusunu teşkil eden teminat mektubunun iade olması ve tespite esas olacak nitelikte bir uyuşmazlık bulunmadığı gerekçesiyle konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, dava açılışına davalının sebebiyet vermediği ve davacının yalnızca tespit istemede bir nevi hukuki yararının da bulunamayacağı dikkate alınarak davalı taraf lehine vekalet ücreti ile yargılama giderlerine hükmedilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 09/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.