Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2567 Esas 2022/4772 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2567
Karar No: 2022/4772
Karar Tarihi: 13.06.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2567 Esas 2022/4772 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalı şirketin yurt dışındaki yatırımlara yüksek faiz garantisiyle para topladığını ancak ödenen paranın geri alınamadığını iddia etmiştir. Mahkemenin verdiği karar bozulunca yeniden yapılan yargılama sonucunda, dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Ancak davalı şirket, zamanaşımı def'i ve hak düşürücü süre itirazlarına rağmen incelenmiş ve reddedilmemiştir. Davalı şirketin temyiz itirazları reddedilirken, davacının temyiz itirazları kabul edilerek karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 7194 sayılı Kanun'un 41. maddesi
- 3332 sayılı Yasa'ya eklenen geçici 4. madde
11. Hukuk Dairesi         2021/2567 E.  ,  2022/4772 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 23.12.2020 tarih ve 2020/61 E. - 2020/1053 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından duruşmalı, davalı şirket vekili tarafından duruşmasız olarak istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 13.06.2022 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı ...Ş. vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı şirketin yurt dışında birçok ülkede yatırılan paraların istenildiği her an geri çekilebileceği ve karşılığında yüksek oranda faiz verileceği garantisi ile müvekkilinin davalı tarafa para verdiğini, ancak ödenen paranın bir türlü geri alınamadığını ileri sürerek, taraflar arasında geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığının tespitine ve ödenen paranın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı şirket vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın 7194 sayılı Kanun'un 41. maddesi kapsamında olduğu gerekçesiyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili ve davalı ...Ş. vekili temyiz etmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve 7194 sayılı Yasa'nın 41. maddesiyle 3332 sayılı Yasa'ya eklenen geçici 4. maddesi gereğince dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermekle yetinilmesi gerekirken davalı tarafın ileri sürdüğü zamanaşımı def’inin ve hak düşürücü süre itirazının incelenmesinin sonuca etkili olmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının ve davalı şirket vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dava, davacı ile davalı şirket arasında geçerli bir ortaklık ilişkisi kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın iadesi istemine ilişkindir. Mahkemenin 21.09.2017 tarihli kararı ile davanın kısmen kabulüyle davacı ile davalı şirket arasında geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığının tespitine ve 72.324,45 TL’nin davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir. Anılan karar taraflara tebliğ edilmiş olup kararı sadece davalı ...Ş. vekili temyiz etmiştir. Bu itibarla mahkemenin 21.09.2017 tarihli kararı davalı ... yönünden kesinleşmiş bulunmaktadır. Davalı ...Ş. vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 08.10.2019 tarihli kararı ile mahkeme kararı bozulmuş olup bu durumda bozmadan sonra mahkemece davalı ... hakkındaki 21.09.2017 tarihli kararın kesinleştiği gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu yönden davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair, davalı şirket vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı şirketten alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 13/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara