Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/16716 Esas 2022/12715 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/16716
Karar No: 2022/12715
Karar Tarihi: 06.12.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/16716 Esas 2022/12715 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul 74. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada sanık, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmuş, ancak karar usulsüz olduğu gerekçesiyle hukuki değerden yoksun kabul edilmiştir. Sanığın yaptığı itiraz, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin karara yönelik olduğu kabul edilmiş ve 5271 sayılı CMK'nın 264/2. maddesi uyarınca dosya incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iade edilmiştir. Kanunlar ise şöyle açıklanmıştır:
- 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi: Tebligattan haberdar edilen kişi sadece imzadan imtina etme hakkına sahip olup, isim vermekten imtina edemeyecektir.
- 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesi: Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma suçu için verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanması” kararı sözü edilen fıkraya 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun'un 20. maddesi ile eklenen son cümleye göre, durma kararı niteliğindedir.
- 6217 sayılı Kanun'un 20. maddesi: Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma suçu için verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanması” kararı durma kararı niteliğinde olacaktır.
- 5271 sayılı CMK'nın 264/2. maddesi: İtirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesi gerekmektedir.
10. Ceza Dairesi         2020/16716 E.  ,  2022/12715 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : İSTANBUL 74. Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi gereğince yapılan tebligatta, tebligattan haberdar edilen kişi sadece imzadan imtina etme hakkına sahip olup, isim vermekten imtina edemeyeceğinden, sanığın yokluğunda verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına ilişkin gerekçeli kararın, isim ve imzadan imtina eden komşuya haber verilmesi nedeniyle usulsüz olduğu anlaşıldığından, tedbir kararının kesinleşmediği ve bu karara bağlı 14/01/2016 tarihli mahkûmiyet kararının hukuki değerden yoksun olduğu, sanığın yaptığı itirazın, 25/03/2014 tarihli tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin karara yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma suçundan dolayı, 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararlar sözü edilen fıkraya 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun'un 20. maddesi ile eklenen son cümleye göre, durma kararı niteliğinde olup itiraza tabi olmaları nedeniyle, 5271 sayılı CMK'nın 264/2. maddesi uyarınca, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 06/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara