Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/16799 Esas 2022/12924 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/16799
Karar No: 2022/12924
Karar Tarihi: 07.12.2022

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2020/16799 Esas 2022/12924 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir kişinin uyuşturucu madde bulundurmak suçundan mahkumiyetini incelemiş ve kararını vermiştir. Ancak kararda, suç tarihinin yanlış yazıldığı, soruşturma sırasında gerekli belgenin eksik olduğu, ikinci suç davasının durması gerektiği fakat görmezden gelindiği ve denetimli serbestlik tedbirinin infazıyla ilgili bazı hukuki prosedürlerin atlanarak mahkumiyet kararı verildiği tespit edilmiştir. Bu nedenle, karar bozulmuş ve yeniden yargılama yapılması istenmiştir.
6545 sayılı Kanun, TCK'nın 191. maddesi - Ceza miktarının düzenlenmesi için
5271 sayılı CMK'nın 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun'un 24. maddesi - Basit Yargılama Usulü
CMK'nın 251. maddesi - Asliye ceza mahkemesinde uygulanan basit yargılama usulu
TCK'nın 191. maddesi - Uyuşturucu madde kullanımı suçları ve ceza miktarları hakkında düzenlemeler.
10. Ceza Dairesi         2020/16799 E.  ,  2022/12924 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : URLA 2. Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hükümler : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Suç tarihi olan 02/07/2014 tarihinden önce 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile TCK'nın 191. maddesinde yapılan değişiklik ile ceza miktarı “iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası” olarak düzenlenmiş olup, 5271 sayılı CMK'nın 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun'un 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan "Basit Yargılama Usulü" başlıklı CMK'nın 251. maddesinin 1. fıkrasına göre "Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir." hükmü uygulanamayacağından, tebliğnamede belirtilen bozma görüşüne iştirak edilmemiştir
    1- Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "02/07/2014" yerine, "26/06/2014" olarak yazılması,
    2- Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı başlatılan soruşturmada TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca verilen 12/09/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının sanığa usulüne uygun tebliğ edildiğine dair belgenin dosya içerisinde ve UYAP sisteminde denetime açık bir şekilde bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule göre;
    3- Suç tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti açısından; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava veya soruşturma olup olmadığının, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı uyarınca tabi tutulduğu tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde sanığın infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra;
    a) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanunla değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi'' kararının denetim süresi içinde işlemiş ise; 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile
    değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıca madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz" hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca "davanın düşmesine" ve tedavi ve/veya denetimli serbestlik kararı veren ilgili mahkemeye ya da kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı veren ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulmasına karar verilmesi,
    b) Sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanunla değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararının denetim süresi içinde işlemiş değilse veya daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanunla değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi" kararının denetim süresi içinde işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet dışında bir hüküm verilmiş ise; bu suç nedeniyle 6545 sayılı Yasa ile değişik TCK'nın 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmış olan sanık hakkında 6545 sayılı Kanunla değişik TCK'nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde gösterilen dava açma şartlarının gerçekleştiğinin sabit görülmesi halinde yargılamaya devam olunarak, suç tarihi itibarıyla 6545 sayılı Kanunla değişik TCK'nın 191. maddesi hükümleri çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    4- 12/09/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmesi beklenmeden infazı için Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden tedbirin infazına başlanmasının hukukî sonuç doğurmayacağı gözetilmeksizin denetime başlanıldığı, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından düzenlenen ihtarlı çağrı kağıdının yükümlünün başvurmaması üzerine denetimli serbestlik dosyasının kapatıldığı, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlamak üzere çıkarılan ilk uyarılı başvuru davetiyesinin tebliği üzerine, müracaatta bulunmayan şüphelinin, aynı Kanun'un 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca kendisine yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmamakta "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için; "önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması gerekirken ısrar koşulunun da sağlanmadığı anlaşıldığından, kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/8-2. cümlesi uyarınca kamu davasının durmasına ve gerekli tebligat işlemlerinin tamamlanarak kararın kesinleşmesi halinde infazına devam edilmesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi yerine, yargılamaya devam edilerek sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, 07/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara