Esas No: 2022/7829
Karar No: 2022/8434
Karar Tarihi: 31.10.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/7829 Esas 2022/8434 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/7829 E. , 2022/8434 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
HÜKÜM :1)Germencik Asliye Ceza Mahkemesinin 20.10.2017 tarih ve 2017/4 (E) - 2017/574 (K) sayılı kararı ile, sanık hakkında kasten yaralama suçundan TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 87/1-son, 29, 62, 53, 58 maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına
2)Kararın istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 05.01.2018 tarih ve 2018/32 (E) - 2018/15 (K) sayılı kararı ile, CMK'nin 289/1-d, 280/1-d maddeleri uyarınca hükmün bozulmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine
3)Germencik Asliye Ceza Mahkemesinin 29.01.2018 tarih ve 2018/78 (E) - 2018/77 (K) sayılı kararı ile, mahkemenin görevsizliğine
4)... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.10.2018 tarih ve 2018/171 (E) - 2018/678 (K) sayılı kararı ile, sanık hakkında kasten yaralama suçundan TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 87/1-d-son, 29, 62, CMK'nin 283.maddesi, TCK'nin 53, 58 maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına
5)Kararın istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 05.03.2019 tarih ve 2018/2894 (E) - 2019/376 (K) sayılı kararı ile, ilk derece mahkemesi kararının CMK'nin 280/2 maddesi
uyarınca kaldırılarak yeniden kurulan hüküm ile, sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan TCK'nin 81/1, 35, 29, 62, CMK'nin 283.maddesi, TCK'nin 53, 58 maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına
6)Kararın temyizi üzerine, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 23.05.2022 tarih ve 2022/2680 (E) - 2022/3811 (K) sayılı kararı ile, temyiz talebinin reddine dair karar
İTİRAZ EDEN: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TÜRK MİLLETİ ADINA
Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 23.05.2022 tarih ve 2022/2680 (E) - 2022/3811 (K) sayılı temyiz talebinin reddine dair kararına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07.07.2022 tarihli itiraznamesi itiraz edilmekle evrak okunarak,
Gereği düşünülüp görüşüldü;
Sanık hakkında mağdura yönelik kasten yaralama suçundan TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 87/1-son, 29, 62, 53, 58 maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile mahkumiyetine karar verildiği, kararın sanık tarafından istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 05.01.2018 tarih ve 2018/32 (E) - 2018/15 (K) sayılı kararı ile, CMK'nin 289/1-d, 280/1-d maddeleri uyarınca hükmün bozulmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, yeniden yapılan yargılama ile, Germencik Asliye Ceza Mahkemesinin 29.01.2018 tarih ve 2018/78 (E) - 2018/77 (K) sayılı kararı ile, mahkemenin görevsizliğine, sonrasında sanık hakkında mağdura yönelik kasten yaralama suçundan ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.10.2018 tarih ve 2018/171 (E) - 2018/678 (K) sayılı kararı ile, TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 87/1-d-son, 29, 62, CMK'nin 283. maddesi, TCK'nin 53, 58 maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile mahkumiyetine karar verildiği, kararın Cumhuriyet Savcısı tarafından istinaf üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 05.03.2019 tarih ve 2018/2894 (E) - 2019/376 (K) sayılı kararı ile, ilk derece mahkemesi kararının CMK'nin 280/2 maddesi uyarınca kaldırılarak yeniden kurulan hüküm ile, sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan TCK'nin 81/1, 35, 29, 62, CMK'nin 283.maddesi, TCK'nin 53, 58 maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın sanık müdafii tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 23.05.2022 tarih ve 2022/2680 (E) - 2022/3811 (K) sayılı kararı ile, temyiz talebinin reddine karar verildiği,
Yargıtay 1. Ceza Dairesi kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kararın suç vasfı ile sınırlı olmak üzere temyize tabi olduğu gerekçe
gösterilmek suretiyle itiraz yoluna başvurulduğu anlaşılmakla, 05.07.2012 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun'un 99. maddesiyle 5271 sayılı CMK'nin 308. maddesine eklenen 2 ve 3. bentler ile aynı Kanun'un 101. maddesi gereğince dosyanın itirazen incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi üzerine yapılan incelemede;
Yargıtay 1. Ceza Dairesince verilen temyiz talebinin reddine dair karar usul ve yasaya uygun olup, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz gerekçeleri yerinde görülmediğinden İTİRAZIN REDDİNE, dosyanın itiraz konusunda karar verilmek üzere Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi amacıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 31.10.2022 gününde Başkan ... ve Üye ...'in karşı oyları ve oy çokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
Sanık hakkında kasten yaralama suçundan Germencik Asliye Ceza Mahkemesinin 20/10/2017 tarih ve 2017/4 (E) - 2017/574 (K) sayılı kararı ile TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d-son, 29, 62, 53, 58 maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair karar verildiği,
Sanığın lehe istinaf başvurusu üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 05/01/2018 tarih ve 2018/32 (E) - 2018/15 (K) sayılı kararı ile, delillerin Ağır Ceza Mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği gerekçesi ile kararın bozulduğu ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verildiği,
Germencik Asliye Ceza Mahkemesinin 29/01/2018 tarih ve 2018/78 (E) - 2018/77 (K) sayılı kararı ile bozma içeriği gözetilerek mahkemenin görevsizliğine karar verildiği,
... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/10/2018 tarih ve 2018/171 (E) - 2018/678 (K) sayılı kararı ile, sanık hakkında kasten yaralama suçundan TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d-son, 29, 62, 58 maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına karar verilerek cezanın artırıldığı ancak hüküm öncesi Bölge Adliye Mahkemesi kararı aleyhine istinaf başvurusu olmadığından CMK'nin 283. maddesi uyarınca kazanılmış hak nedeniyle cezanın 1 yıl 3 ay hapis cezasına indirilmesine karar verildiği,
Kararın Cumhuriyet Savcısınca aleyhe istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 05/03/2019 tarih ve 2018/2894 (E) - 2019/376
(K) sayılı kararı ile olayın kasten öldürmeye teşebbüs suçu olduğu belirlenerek TCK'nin 81/1, 35, 29, 62, 58 maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezasına karar verildiği ve CMK'nin 283. maddesi uyarınca kazanılmış hak nedeniyle 1 yıl 3 ay hapis cezasına indirilmesine karar verildiği,
Böylece;
... 1. Ağır Ceza Mahkemesince kasten yaralamadan 1 yıl 3 ay hapis cezası verildiği, kararın Cumhuriyet Savcısı tarafından aleyhe istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesince olayın kasten yaralama değil, kasten öldürmeye teşebbüs olduğu belirlenerek, suç türünün değiştirildiği ve cezanın 2 yıl 6 ay hapis olarak belirlenip, Germencik Asliye Ceza Mahkemesi kararına karşı aleyhe istinaf yoluna gidilmediğinden, kazanılmış hak nedeniyle 1 yıl 3 ay hapis cezasına indirildiği,
Bu durumda, cezanın istinaf mahkemesince arttırılmış olduğu, ancak kazanılmış hak nedeniyle 1 yıl 3 Ay’a indirildiği, CMK 286/2-b maddesi gereğince ceza Bölge Adliye Mahkemesince arttırıldığı için ‘’temyizi kabil’’ bir karar olduğu, esasa girilerek inceleme yapılması gerektiği,
Diğer taraftan;
Kesin karar olduğu düşünülse dahi, kesin kararların suç vasfına ilişkin olarak temyiz edilmesi durumunda, hükmün temyiz kabiliyeti kazandığı, CGK’nun 10.03.2009 tarih 2009/2-43 Esas ve 2009/56 sayılı kararında belirtildiği üzere ‘’Kesin nitelikteki hükümlerin suç vasfına yönelik temyiz yasa yoluna başvurulması halinde temyize konu olabilecekleri’’ belirtilmiştir. Sanık vekilinin 12.03.2019 tarihli temyiz dilekçesinde ‘’sanığın eyleminin öldürmeye yönelik olmadığı’’ belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesince kasten öldürmeye teşebbüsten verilen cezayı vasıf yönünden temyiz ettiklerini belirtmişlerdir. Bu nedenle esasa girilerek temyiz incelemesi yapılmalıdır.
Yine, Bölge Adliye Mahkemesi kasten öldürmeye teşebbüs suçundan ceza verdiğinden, kazanılmış hak ile ceza 1 yıl 3 ay hapse inse bile infaz aşamasında hükümlü istisna suç olduğu için şartla tahliye açısından cezanın (2/3)’ni yatacaktır. Ancak suçun kasten yaralama kabul edilmesi halinde şartla tahliyeden (1/2) oranında istifade edecektir. Dolayısıyla bu durum bile sanığın suç vasfından dolayı kararı temyize hakkı olduğunu göstermektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 05.03.2019 tarih, 2018/2894 Esas ve 2019/376 Karar sayılı kararının temyize kabil olduğunu ve esasa girilerek inceleme yapılması gerektiğini düşündüğümden, Sayın çoğunluğun Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı kabul edilmesi gerekirken reddine dair görüşüne muhalifim.
KARŞI OY
Yargıtay Birinci Ceza Dairesinin 2022/7829 E. 2022/8434 K. sayılı kararının çoğunluk görüşüne, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi tarafından kasten öldürmeye teşebbüsten ilk kez verilen mahkûmiyet hükmünün temyizi kabil bir karar olduğunu düşündüğümden aşağıda açıklayacağım nedenlerle katılmamaktayım.
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28.05.2019 tarihli 2018/13-297 E. 2019/461 K. sayılı kararında açıklandığı üzere temyiz davasının yalnızca sanık veya varsa müdafisi ya da sanığın yararına olarak Cumhuriyet savcısı tarafından açılması veya hükmün kendiliğinden temyize tâbi olması durumunda, Yargıtayca suçun vasfında hataya düşüldüğü saptandığında aleyhe temyiz bulunmasa bile cezanın tür ve miktarı yönünden kazanılmış hak saklı kalmak şartıyla hükmün bozulmasına karar verilecektir. Aksinin kabulü hukuk kuralları ile kanuni düzenlemelerin ülke genelinde farklı uygulanmasına yol açacaktır ki, bu durum; eşitlik, adalet ve hakkaniyet ilkelerine aykırılık oluşturacaktır. Zira, aynı fiil nedeniyle farklı mahkemelerde yargılanan sanıklardan, suçun hukuki niteliği doğru belirlenen sanığın, daha uzun veya daha kısa zamanaşımı sürelerine tabi olması, süreli ya da süresiz olarak bir kamu görevini üstlenmekten yoksun bırakılması gibi hak yoksunluklarının yanında, genel veya özellikle de özel af karşısında değişik sonuçlarla karşılaşma ihtimali bulunmasına rağmen, suç vasfı yanılgılı olarak belirlenen sanığın, açıklanan sonuçlarla karşılaşmaması söz konusu olabilir ki, bu durum eşitlik ilkesi ile hak ve adalet duygusuna da uygun değildir. O hâlde, lehe temyiz davası üzerine suç vasfının saptanmasında hataya düşüldüğünün belirlenmesi hâlinde, cezanın tür ve miktarı yönünden kazanılmış hak saklı tutularak hükmün bozulmasına karar verilmesi gerektiği gözden uzak tutulmamalıdır.
Uyuşmazlığa konu hukuki süreci özetlemek gerekirse sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış, ilk derece mahkemesinin kasten yaralamadan verdiği 1 yıl 3 ay hapis cezasından ibaret ilk hüküm sadece sanık tarafından istinaf edilmiş, istinaf bozması sonrasında eylemin kasten öldürmeye teşebbüs olabileceği belirtilerek verilen görevsizlik kararı üzerine ... 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kasten yaralama suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına hükmolunmuştur. Cumhuriyet savcısının istinafına dayanılarak ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi tarafından ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden yargılama yapılmış, kasten öldürmeye teşebbüsten sanığın 2 yıl 6 ay hapis cezası ile mahkûmiyetine karar verilmiş, ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkı korunmuştur.
Sanık ... müdafisi sanığın sübut bulan eyleminin kasten öldürmeye teşebbüs değil kasten yaralama olarak vasıflandırılması gerektiğini belirterek bölge adliye mahkemesi kararını temyiz etmiştir.
Somut olayda, bölge adliye mahkemesinin eylemi yeniden vasıflandırması sonucu suç tipi değişmiş kasten yaralama olarak nitelendirilen eylem kasten öldürmeye teşebbüse dönüştürülmüştür. Anılan suçlar arasında hiyerarşik bir denge (önem sırası, daha ağır bir ceza ile cezalandırılmayı gerektirme, farklı infaz rejimine tabi olma hali) bulunmakta olup uygulamada birliğin sağlanması için, bu dengenin korunmasında zorunluluk bulunmaktadır. Kanun koyucu bu dengenin korunması amacıyla kanunda farklı cezalar öngörmüş, ağır olan kasten öldürme suçu ile hafif olan kasten yaralama suçunun farklı infaz rejimlerine tabi tutulacağını kabul etmiştir.
Açıklanan nedenlerle, sanık müdafinin suçun vasfına yönelik temyiz sebebi dikkate alınarak, kasten öldürmeye teşebbüsten ilk kez bölge adliye mahkemesi tarafından kurulan mahkûmiyet hükmünün suç niteliği ile sınırlı olarak temyiz incelemesine tabi tutulması gerektiğini düşündüğümden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabul edilmesi gerekirken Sayın çoğunluğun itirazın reddine dair görüşüne katılmamaktayım.