Esas No: 2021/402
Karar No: 2022/4820
Karar Tarihi: 14.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/402 Esas 2022/4820 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/402 E. , 2022/4820 K.Özet:
Davacı, dava dışı kişinin maliki olduğu taşınmazın banka tarafından ipotekle yüklenmesi sebebiyle davanın konusu olan ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı banka ise, taşınmazın dava dışı kişi tarafından kullandığı kredilerin teminatı olarak ipotekle yüklendiğini ve halen borçlu olduğunu savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi davayı reddederken, Bölge Adliye Mahkemesi de davacının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir. Ancak temyiz incelemesi sonucunda karar bozulmuştur. Yargıtay'ın 373/1 maddesi uyarınca dava dosyası İlk Derece Mahkemesine gönderilerek kararın düzeltilmesi istenmiştir.
Kanun maddeleri: HMK'nın 373/1 maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada ...1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 20.06.2019 tarih ve 2018/643 E. - 2019/381 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 17.11.2020 tarih ve 2019/1836 E. - 2020/1106 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının dava dışı ...'nın maliki olduğu ...İli, ...Köyü, 132 ada, 1 parseldeki taşınmazı, 20/06/2012 tarihinde, kaydına davalı banka lehine konulmuş ipotekle birlikte satın aldığını, ...1. Noterliği’nin 26/09/2012 tarih ve 10775 yevmiye nolu ihtarnamesiyle davalı bankaya taşınmazı satın aldığını, taşınmazın, satın alındığı tarihten sonra kullandırılacak kredilere teminat olarak kabul edilmemesi gerektiğini bildirdiğini, davalının ...3. Noterliği’nin 26/03/2013 tarih ve 4332 yevmiye nolu ihtarnamesi ile taşınmaz üzerinde lehlerine 600.000,00 TL ipotek bulunduğunu bildirdiğini, taşınmazın değerinin 240.000,00 TL olduğunu, taşınmazın değerinden daha fazla miktarda kredi verilmesinin yasal olmadığını, davacının kredi borcundan sorumlu olmadığını, davalıya hitaben keşide ettikleri ...4. Noterliği’nin 07/10/2013 tarih ve 9612 yevmiye nolu ihtarnamesi ile ipotekle teminat altına alınan kredi borcu miktarının bildirilmesi ve borç bulunmuyorsa ipoteğin kaldırılması talebinde bulunduklarını ileri sürerek, davacıya ait taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını, ipoteğin teminatını teşkil ettiği kredi borcu bitmemiş ise ne kadar borç kaldığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava dışı ...'nin, davaya konu taşınmazı teminat göstererek 600.000.- TL tutarlı ipotek tesis etmek suretiyle davalı bankadan kredi kullandığını, davacının da bu taşınmazı mevcut ipotekle birlikte satın aldığını, halen 2.736.841,57 TL alacakları bulunduğundan ipoteğin fekkinin mümkün olmadığını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava dışı ...'nin davalı banka ile imzaladığı genel kredi sözleşmesi/sözleşmelerine istinaden ... ve/veya ...’nin asaleten ve kefaleten kullandığı/kullanacağı kredilerin teminatı olarak dava dışı ...'nın davaya konu taşınmazı üzerinde 28/09/2011 tarihinde ikinci dereceden serbest dereceden istifade edecek şekilde davalı banka lehine 600.000.- TL bedelli ipotek tesis edildiği, dava konusu taşınmazın dava dışı eski malik ... tarafından davacıya satış yolu ile devredildiği, satış esnasında davacının bu ipoteği görerek taşınmazı satın aldığı, ipotek taşınmazın aynına ilişkin borç olduğundan taşınmazın el değiştirmesinin mevcut ipoteği geçersiz kılamayacağı, yeni malikin tek taraflı bildirimi ile ipotek akdini feshedemeyeceği, ipoteğin fekki talebinde bulunulması için ipoteğin teminat teşkil ettiği dava dışı ...'nin davalı bankaya olan tüm borcunun ödenmiş olmasının gerektiği, bilirkişi incelemesi neticesinde dava dışı ...'nin davalı bankaya olan borçlarının tamamının ödenmemiş olduğu, 500.000.- TL gayri nakdi, 4.966.627,75 TL nakdi borcu bulunduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davacının ipoteğin fekkine ilişkin talebinin reddine, dava konusu taşınmazdaki ipotek bedelinin tapu kaydında belli olduğu, bu bedelin üzerindeki borçtan davacı sorumlu olmadığından ipotek tutarını aşan borç miktarının tespitinde davacının hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davacının kalan kredi borcunun tespitine ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, taraflar arasındaki resmi ipotek senedinin incelenmesinde, ipoteğin dava dışı ...'nin kredi sözleşmesi ve sair bankacılık ve borç işlemlerinden dolayı asaleten ve kefaleten doğmuş/doğacak borçlarının teminatını teşkil etmek üzere verildiğinin anlaşıldığı, dava dışı borçlu ...'nin kullanmış olduğu kredi nedeniyle bankaya borçlu olduğunun banka kayıtları ve mahkemece tanzim ettirilen bilirkişi raporu ile sabit olduğundan İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davacı ... davaya konu taşınmazı ipotekle yüklü olarak 20.06.2012 tarihinde satın almış, ...1. Noterliği aracılığıyla davalı bankaya hitaben keşide ettiği 26.09.2012 tarih 10775 yevmiye nolu ihtarname ile ... ve/veya ...’ün kullandığı kredilerin teminatı olarak eski malik ... tarafından davalı banka lehine ipotek tesis edilen taşınmazı 20/06/2012 tarihinde satın aldığını, taşınmazın bu tarihten itibaren hiçbir kişi veya kurumun rızası ve bilgisi olmadan kullandığı ve kullanacağı kredilere teminat olarak kabul edilmemesini ihtar etmiştir. 07/10/2013 tarihinde ...4. Noterliği aracılığıyla davalı bankaya hitaben keşide ettiği ihtarname ile de ipoteğin fekkini, ipoteğin teminatını teşkil ettiği borç kapanmamışsa da borç miktarının bildirilmesini istemiştir. Mahkemece hükme esas alınan 06/05/2019 tarihli bilirkişi raporu yeterli incelemeyi ihtiva etmediği gibi denetime açık mahiyette de değildir. Yeniden seçilecek bankacılık konusunda uzman bir bilirkişiye banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yaptırılmak suretiyle davacının ...1. Noterliği aracılığıyla davalı bankaya hitaben keşide ettiği 26.09.2012 tarih 10775 yevmiye nolu ihtarnamenin davalı bankaya tebliğ edildiği tarihin tespit edilerek, bu tarih itibarıyla 28/09/2011 ve 24/04/2012 tarihli ... ile banka arasında imzalanan kredi sözleşmelerinden kaynaklanan bir borç bulunup bulunmadığı, borç var ise ihtarnamenin tebliğ edildiği tarih itibarıyla miktarının hesaplattırılarak, denetime açık bilirkişi raporu da değerlendirilmek suretiyle varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekmektedir. Eksik inceleme ile konusunda uzman olmayan mali müşavir bilirkişinin de yer aldığı rapora göre yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 14/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.