Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5152 Esas 2022/8502 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/5152
Karar No: 2022/8502
Karar Tarihi: 02.11.2022

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5152 Esas 2022/8502 Karar Sayılı İlamı

1. Ceza Dairesi         2022/5152 E.  ,  2022/8502 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kasten nitelikli yaralama
    HÜKÜMLER :1)Sanıklar ..., ... ve ... hakkında müşteki ...'e karşı kasten nitelikli yaralama suçundan; TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d-son, 29, 62, 53. maddeleri uyarınca ayrı ayrı 2 yıl 13 ay 15 gün hapis cezasına mahkumiyet
    2)Müşteki ... vekilinin temyiz isteminin süreden reddine dair ek karar
    TEMYİZ EDENLER : Sanık ... müdafii, sanıklar ... ve ..., müşteki ... ve vekili, Cumhuriyet savcısı

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Müşteki ...'ın 09.02.2021 tarihinde yokluğunda verilen hükümlere karşı, henüz kendisine gerekçeli karar tebliğ edilmeden önce, öğrenme üzerine 26.02.2021 tarihli dilekçesi ile sanıklar aleyhine süresinde temyiz kanun yoluna başvurduğu, müştekinin yasal süre içerisinde yaptığı bu temyiz isteminden sonra vekalet verdiği avukatının sonradan ibraz ettiği temyiz dilekçesinin müştekinin temyizinin devamı niteliğinde olduğu anlaşılmakla, mahkemenin müşteki vekilinin temyiz isteminin süreden reddine dair 22.03.2021 tarihli ek kararının kaldırılması suretiyle yapılan incelemede;
    5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 318. maddesine göre, müşteki vekilinin duruşmalı inceleme talebinin reddine karar verilerek yapılan incelemede;
    1) Sanıklar ... ve ... hakkında müşteki ...'e karşı kasten nitelikli yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik müşteki ve vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Müşteki ...'ın 20.05.2019 tarihli talimat mahkemesinde alınan beyanında, sadece sanık ... hakkında şikayetçi olduğu, diğer sanıklar ... ve ...'den şikayetçi olmadığını beyan ettiği anlaşılmakla, katılan sıfatını almayan müştekinin, sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümleri temyiz hakkı bulunmadığından, müşteki ve vekilinin temyiz isteminin 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    2) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında müşteki ...'e karşı kasten nitelikli yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... müdafii, sanıklar ... ve ..., müşteki ve vekili (sanık ... yönünden) ile Cumhuriyet savcısının temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Müşteki ...'ın 20.05.2019 tarihli talimat mahkemesinde alınan beyanında, sanık ... hakkında şikayetçi olduğunu ve kamu davasına katılmak istediğini beyan ettiği halde, bu hususta bir karar verilmediği, sanıkların iştirak halinde işledikleri anlaşılan üzerlerine atılı suçun takibinin şikayete tabi olmadığı da gözetilerek, 5271 sayılı CMK'nin 260/1. ve 237/2. maddeleri uyarınca müşteki ...'in sanık ... hakkında açılan kamu davasına katılan olarak kabulüne karar verilerek yapılan incelemede;
    Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin sanıklar aleyhine olduğu kabul edilmekle;
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların üzerine atılı suçların sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç nitelikleri tayin, cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, sanıkların savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma üzerine kurulan hükümlerde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... müdafiinin; sübuta, meşru müdafaa nedeniyle beraat kararı verilmesi gerektiğine, suçun silahla işlenmediğine, sanıklar ... ve ...'in; sübuta, sanık ... yönünden katılan sıfatını alan ... ve vekilinin; suç vasfının öldürmeye teşebbüs olduğuna, Ağır Ceza Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerektiğine vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
    a) Sanık ...'un kendisini vekaletnameli bir müdafii ile temsil ettirdiği ve 1412 sayılı CMUK'un 326/2. maddesi gereğince, bozma sonrası yapılan yargılama sırasında sanık müdafiinin duruşmalardan haberdar edilmesi gerektiği gözetilmeyerek, sanık müdafiine davetiye çıkartılmadan yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulması suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
    b) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında hüküm kurulurken, TCK'nin 86/1. maddesi uyarınca belirlenen "2 yıl" hapis cezasının TCK'nin 86/3-e maddesi uyarınca yarı oranında artırılması sırasında sanıkların "3 yıl" yerine "2 yıl 6 ay" hapis cezası ile cezalandırılmaları ve devamında TCK'nin 87/1-d-son, 29 ve 62. maddelerinin bu hatalı hesaplama üzerinden uygulanması suretiyle sanıkların neticeten "3 yıl 9 ay" yerine "2 yıl 13 ay 15 gün" hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verilerek eksik ceza tayini,
    Kabul ve uygulamaya göre de;
    c) Sanıklar hakkında hüküm kurulurken, TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d-son, 29. maddeleri gereğince belirlenen "3 yıl 9 ay" hapis cezası üzerinden, TCK'nin 62. maddesi gereğince (1/6) oranında indirim yapıldığında, sonuç cezanın "3 yıl 1 ay 15 gün" yerine "2 yıl 13 ay 15 gün" olarak hatalı hesaplanması suretiyle eksik ceza tayini,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin, katılan ... ve vekilinin, Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 02.11.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara