Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/555 Esas 2022/4923 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/555
Karar No: 2022/4923
Karar Tarihi: 15.06.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/555 Esas 2022/4923 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, şirketteki %3 hissesini bila bedel davalıların murisi olan kişiye devrettiğini ve bedeli almadığını iddia ederek, hisse bedelinin belirlenerek davalılardan tahsil edilmesini talep etmiştir. Davalılar ise hisselerin bedeli ödenerek devralındığını savunmuşlardır. İlk derece mahkemesi davacının iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuş, ancak istinaf başvurusu da reddedilmiştir. Davacı vekili temyiz kanun yoluna başvurmuş, ancak yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılması sonucu Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır. HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: HMK'nın 225/1-son cümle, 353/b-1, 370/1, 372.
11. Hukuk Dairesi         2021/555 E.  ,  2022/4923 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 43.HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 04.07.2018 tarih ve 2018/115 E- 2018/813 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi'nce verilen 08.10.2020 tarih ve 2020/95 E- 2020/122 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili ...'in, ... Akaryakıt Turizm ve Tic. A.Ş. unvanlı şirketin %3 hissesine sahip iken iş bu hisselerini 2012 yılının Mayıs ayında bila bedel davalıların murisi olan ...'e devrettiğini, devir bedeli olarak herhangi bir para almadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla %3 hisseye tekabül eden bedelin belirlenerek davalılardan veraset ilamındaki payları oranında tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekilleri, davacı tarafın iddiasının doğru olmadığını, devir sözleşmesinde belirtildiği üzere hisselerin bedeli ödenmek suretiyle devralındığını, senede karşı senetle ispat kuralı gereğince bedelin ödenmediğinin davacı tarafından ispatlanması gerektiğini savunarak, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
    İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafın davalıların murisi olan ...'e şirketteki %3 hissenin bila bedel devredildiği hususunu kanıtlayamadığı, bilakis dosyaya sunulan 15/05/2012 tarihli devir sözleşmesinde hisse bedelinin nakden ve tamamen ödendiğinin açıkça yazılı olduğu, davacı tarafından HMK 225/1-son cümle gereğince davalılara teklif edilen yeminin davalılar tarafından eda edildiği gerekçesiyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı taraf hisse devir bedelinin kendisine ödenmediği iddiasını ispatlayamadığı, dolayısıyla ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davacı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 15/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara