Esas No: 2020/8019
Karar No: 2022/4907
Karar Tarihi: 15.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/8019 Esas 2022/4907 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/8019 E. , 2022/4907 K.Özet:
Davacı vekili, borçlu olan Şener Otomotiv Ltd. Şti. çalışanı olan borçlu ...'in müvekkiline ait bir aracı satması sonrası bedelini müvekkiline vermemesi sebebiyle itirazın iptalini ve icra inkar tazminatının tahsili için dava açmıştır. İlk Derece Mahkemesi, satışta kullanılan vekaletnamede davalı şirketin vekil olarak tayin edilmediği gerekçesiyle pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi de davacı vekilinin istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir. Temyiz eden davacı vekilinin temyiz istemi reddedilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır. HMK'nın 353/b-1 ve 370/1. maddelerine göre işlem yapılmıştır.
Kanun maddelerinin açıklaması:
- HMK'nın 353/b-1 maddesi: İstinaf başvurusunun Yargıtay'a intikali yerine Bölge Adliye Mahkemesi'nce esastan reddi hakkında karar verilebilir.
- HMK'nın 370/1. maddesi: Temyiz incelemesi sonucunda, temyiz isteminin reddedilmesi ya da kararın onanması hallerinde karar kesinleşir.
- HMK'nın 372. maddesi: Kararın infaz işlemlerinin yapılması ve taraflara tebliği için ilgili mahkemeye gönderilmesi gerekmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 04.02.2020 tarih ve 2019/602 E- 2020/80 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi'nce verilen 25.09.2020 tarih ve 2020/1557 E- 2020/1448 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 14.06.2022 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ...dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, borçlu ...’in diğer borçlu Şener Otomotiv Ltd. Şti.’nin çalışanı olup işverenin talimatları doğrultusunda araçların satışları ile ilgili muameleleri yerine getirdiğini, ...’in işverenin talimatı doğrultusunda müvekkiline ait ... plakalı aracın satışını gerçekleştirmek için vekaletname ile yetkilendirildiğini, bu vekaletnameye dayanarak da belirtilen aracı dava dışı...’e sattığını, fakat bedelini müvekkiline vermediğini, satış bedeli olan 143.250 TL’nin tahsili için başlatılan takibe itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptalini, icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirket hakkında açılan davanın sıfat yokluğundan reddinin gerektiğini, ...’in davalı şirketin sigortalı çalışanı olduğunu, trafik müşavirinin araç bedelini fiilen alamayacağını, davacının aracı dava dışı Referans Motorlu Araçlar yetkilisi ve sahibi Kaan Kuranel’e bıraktığını, bilahare alıcı...’e satışı hususunda anlaşıldığını, araç satışı için çıkarılan vekaletnameye istinaden satışın gerçekleştirildiğini, davacının galerici ile olan ihtilafı sebebiyle yaklaşık bir yıl sonra takip başlattığını, müvekkillerinin araç için bir bedel almadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, satışta kullanılan vekaletnamede davalı şirketin vekil olarak tayin edilmediği, satış bedeli davacı yana ödenmedi ise bile bu bedelden davalı şirketin sorumlu olmayacağı, zira satım sözleşmesinde gerek vekaleten satıcı gerekse komisyoncu olarak herhangi bir şekilde taraf olmadığı gerekçesiyle pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili, istinaf yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 15/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.