Esas No: 2012/2922
Karar No: 2012/4561
Karar Tarihi: 03.07.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2922 Esas 2012/4561 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı iken yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan çıkarıldığını, anasözleşmede yönetim kuruluna böyle bir yetki verilmediğini, müvekkilinin ikametgahını hiç değiştirmediğini, .... Köyü’nde çeltik ekimi yaptığını, alınan kararın hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının gerçek bir üyeliğinin bulunmadığını, zaten üyelikten çıkarma kararı verilmediğini, ortaklık şartlarını taşımadığının kendisine bildirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne ve ihraç kararının iptaline dair kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesi"nin 18.05.2010 tarih ve 2010/5381 esas ve 2010/5553 karar sayılı ilamı ile, anasözleşmenin aslı ya da onaylı örneği getirtilip, tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulması üzerine, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, kooperatif yönetim kurulunun ihraç kararı alma yetkisi bulunmadığı, bu yetkinin genel kurula ait olduğu gerekçesi ile, davanın kabulüne, davalının ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin kararın iptaline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, yönetim kurulunun davacı hakkında aldığı ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 16/3 ncü maddesinde ve davalı kooperatifin anasözleşmesinin 22 inci maddesinin 4 ncü ve 5 nci fıkralarında, ihraca ilişkin tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortağın üç aylık süre içinde genel kurula itiraz edebileceği, üç aylık süre içinde genel kurula veya mahkemeye itiraz edilmezse yönetim kurulunun ihraç kararının kesinleşeceği düzenlemesine de yer verilmiştir. Aynı Kanunu"nun 16/2 nci maddesinde ise, "ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir. Anasözleşme, çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir." hükmü düzenlenmiştir. Anasözleşmenin 53/s bendinde, yönetim kurulu tarafından verilen ortaklıktan çıkarılma
kararlarını inceleyip, onaylamak veya onaylamamak görevinin genel kurulca yönetime devredilemeyeceği öngörülmüş olup, bu maddede ihraç kararlarını almak yetkisinin yönetime devredilemeyeceği öngörülmüş değildir. Anasözleşmenin 77/L bendinde ise, kanun ve anasözleşmedeki ortaklık hak ve ödevlerini yerine getirmeyen ortaklar hakkında karar alarak durumu genel kurulun onayına sunmak görevi, yönetim kurulunun görevleri arasında sayılmıştır. Tüm bu hükümler birlikte değerlendirildiğinde davalı kooperatifin yönetim kurulunca da çıkarma kararı verilebileceği sonucuna varılmalıdır. Davacı, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 16/3 ncü ve anasözleşmenin 22/5 nci maddelerinde yazılı seçeneklerden biri olan dava yolunu tercih ederek, iş bu davayı açmıştır.
Bu itibarla, mahkemece, ihraç nedenleri üzerinde durularak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye ve yanlış nitelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz ise de, çıkarmaya dayanak gösterilen eksikliğin giderilmesi için uygun süreyi içeren bir ihtarname gönderilmeksizin ortak hakkında çıkarma kararı verilemeyeceği gerekçesiyle, davanın kabulü gerektiğinden, sonucu itibariyle doğru olan kararın HMUK"nun 438/son maddesi gereğince değişik gerekçe ile onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan kararın değişik gerekçe ile ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 03.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.