Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/8782 Esas 2022/8772 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
HÜKÜMLER :1)Bakırköy 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.06.2019 tarih, 2016/31 Esas, 2019/229 Karar sayılı, sanığın, mağduru kasten öldürmeye teşebbüs suçundan TCK'nin 81/1, 35/2, 58, 53, 63, 54/1-4 maddeleri gereğince 14 yıl hapis cezasına mahkumiyetine dair kararı.
2) Bu kararın sanık müdafii ve Aile Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 14.02.2020 tarih, 2019/2102 Esas, 2020/275 Karar sayılı hükmün bozulmasına dair kararı.
3)Bozma üzerine Bakırköy 11. Ağır Ceza Mahkemesince 27.11.2020 tarih, 2020/143 Esas, 2020/472 Karar sayılı, sanığın, mağdura yönelik neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan TCK'nin 36, 86/1, 86/3-e, 87/2-a, 58, 53, 63, 54/1-4 maddeleri gereğince 11 yıl 3 ay hapis cezasına mahkumiyeti dair kararın verildiği,
4)Bu kararın sanık müdafii ve Aile Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesince 19.04.2021 tarih, 2021/169 Esas, 2021/612 Karar sayılı, sanığın, mağdura yönelik neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan TCK'nin 36, 86/1, 86/3-e, 87/2-a, 58, 53, 63, 54/1-4 maddeleri gereğince 12 yıl 18 ay hapis cezasına mahkumiyetine dair kararın verildiği,
5) Bu kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 24.02.2022 tarih, 2021/11346 Esas, 2022/1471 Karar sayılı kararı ile "bozma kararı" verilerek dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmesi üzerine;
6) İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 18.04.2022 tarih, 2022/531 Esas, 2022/523 Karar sayılı kararı ile önceki hükümde direnilmesine ve sanığın, mağdura yönelik neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan TCK'nin 36, 86/1, 86/3-e, 87/2-a, 58, 53, 63, 54/1-4 maddeleri gereğince 12 yıl 18 ay hapis cezasına mahkumiyetine dair kararı.
TEMYİZ EDENLER : Sanık ve müdafii, BAM Cumhuriyet Savcısı, suçtan zarar gören Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili

TÜRK MİLLETİ ADINA
Bozma üzerine yapılan yargılama sonucunda verilen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 18.04.2022 tarih, 2022/531 Esas, 2022/523 Karar sayılı kararının sanık ve müdafii, BAM Cumhuriyet Savcısı, suçtan zarar gören Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili tarafından 5271 sayılı CMK’nin 291. maddesinde belirtilen süre içerisinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Dairemizin 24.02.2022 tarih, 2021/11346 Esas, 2022/1471 Karar sayılı bozma kararına karşı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 18.04.2022 tarih, 2022/531 Esas, 2022/523 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında verdiği eski hükümde direnilmesine oy çokluğu ile karar verildiği görülmekle,
6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 36. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nin 307. maddesi ve aynı Kanun'un 38. maddesi ile değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 10. maddesi uyarınca yapılan incelemede;
Bölge Adliye Mahkemesinin direnme gerekçesi yerinde görülmekle, Dairemizin 24.02.2022 tarih, 2021/11346 Esas, 2022/1471 Karar sayılı ilamının 6136 sayılı Kanuna muhalef suçuna ilişkin kısmı hariç olmak üzere KALDIRILMASINA karar verildikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
6284 sayılı Kanun'un 2/1-d ve 20/2. maddeleri uyarınca Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın bu suçun zarar göreni olduğu, istinaf aşamasında ilk derece mahkemesi kararının tebliği üzerine katılma iradesini de içerir 07.10.2019 tarihli dilekçe ile hükmü istinaf ettiği ancak katılma hususunda karar verilmediği, istinaf
incelemesi üzerine verilen hükmü de süresinde temyiz ettiği anlaşılmakla, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın 6284 sayılı Kanun'un 20/2. maddesi ve 5271 sayılı CMK'nin 237/2. maddesi uyarınca kamu davasına katılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının beş yılın üzerinde olması nedeniyle bölge adliye mahkemesi kararının 5271 sayılı CMK'nin 286/2-a maddesi gereğince temyizi kabil olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 19.04.2021 tarih, 2021/169 Esas, 2021/612 sayılı mahkumiyet hükmünde düzeltme nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ve müdafiinin; suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına, mağdurun eyleminin intihar girişimi olduğuna, masumiyet karinesine, en üst sınırdan ceza verilmesinin hukuka aykırı olduğuna, TCK'nin 62. maddesinin uygulanması gerektiğine, katılan vekilinin üst sınırdan ceza verilmesine, BAM savcısının direnme kararının usul ve yasaya aykırı olduğuna, yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine,
Kendisini vekille temsil ettiren katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/1. maddesi gereğince vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirdiğinden, katılan vekilinin yerinde görülen temyiz sebebinin kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 19.04.2021 tarih, 2021/169 Esas, 2021/612 Karar sayılı mahkumiyet hükmünün CMK'nin 302/2. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5271 sayılı CMK'nin 303. maddesi gereğince, hüküm fıkrasına "Katılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden hesaplanan 2.550 TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılana ödenmesine," şeklindeki paragrafın eklenmesi suretiyle TEMYİZ İSTEMİNİN DÜZELTİLEREK ESASTAN REDDİ ile HÜKMÜN ONANMASINA, hükmolunan cezanın miktarı ve tutuklulukta geçen süre göz önüne alındığında, sanık müdafiinin tahliye talebinin REDDİNE,
Dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 304/1. maddesi gereğince “Bakırköy 11. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere” Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
10.11.2022 gününde oy birliği ile karar verildi