Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3086 Esas 2022/5098 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3086
Karar No: 2022/5098
Karar Tarihi: 21.06.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3086 Esas 2022/5098 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı şirket, \"FIT\" esas ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu ve davalının \"FITIXIR\" ibareli marka tescil başvurusuna yaptıkları itirazların reddedildiğini belirterek, başvuru markasının davacının markaları ile benzer olduğunu ve haksız yararlanacağını iddia etti. İlk derece mahkemesi, davanın reddine karar verdi. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi bozma kararı verdi ve davacı lehine karar verildi. Davalı TPPK vekili temyiz etti, ancak temyiz itirazları reddedildi ve hükmün onanması kararlaştırıldı. Kararda 556 sayılı KHK'nın 5. maddesi anlamında \"marka\" olabilecek işaretler ve 7/1-c maddesi anlamında tescil engeli detaylı şekilde açıklandı. Ayrıca, 556 sayılı KHK'nın 8/1-b bendi uyarınca davalının başvuru markasının davacı markaları ile iltibas tehlikesine yol açacak derecede benzer olduğu belirtildi. Kanunun Geçici Madde 1/(1) hükmü de kararda ele alındı.
11. Hukuk Dairesi         2021/3086 E.  ,  2022/5098 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 04.03.2021 tarih ve 2021/27 E. - 2021/102 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı TPMK vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacı şirketin "FİT" esas ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının 2016/90462 sayılı ve “FİTİXİR” ibareli marka tescil başvurusuna yaptıkları itirazlarının nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, oysaki davacının 56 yıldan bu yana özellikle bisküviler, krakerler, gofretler, pastalar, tartlar, kekler vs. ürünlerin imali, ithali, ihracı ve ticareti alanında faaliyet gösterdiğini, “FİT” ibaresini ilk olarak 2000 yılında tescil ettirdiğini ve seri marka oluşturmak amacıyla hareket ettiğini, başvuru markasının davacının markaları ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, taraf markaların aynı emtiaları içerdiklerini, başvuru markasının davacının seri markası olarak algılanacağını ve davacı markalarının tanınmışlığından haksız yararlanacağını, “İXİR” kelimesinin iç ferahlatıcı büyülü ilaç anlamına geldiğini ve bunun da 556 sayılı KHK’nın 7/1-c maddesi uyarınca tanımlayıcı nitelikte olduğunu ileri sürerek 2017-M-8252 sayılı YİDK kararının iptaline, tescili halinde başvuru markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ..., davalının “FİTİXİR” markası ile hedef kitlesi aktarlar ve lokman hekimler olan içeriği doğal bitkilerden oluşan karışım bitki çayını markalaştırarak satışını yaptığını, kötüniyetinin bulunmadığını, markalar arasında benzerlik bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Kurum vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, dava konusu marka işaretinin 556 sayılı KHK’nın 5. maddesi anlamında “marka” olabilecek işaretlerden olduğu ve 7/1-c maddesi anlamında tescil engelinin bulunmadığı, taraf markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında karıştırılma tehlikesi olmadığı, davacının 556 sayılı KHK’nın 8/3 maddesi kapsamında eskiye dayalı kullanım nedeniyle üstün ve öncelikli hakkının bulunmadığı, hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı, davacının markasının 556 sayılı KHK’nın 8/4 bendi anlamında tanınmış marka olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Bu kararın davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kurulan karar Dairemizin 2020/957 E. – 2020/5792 K. sayılı ve 10/12/2020 tarihli ilamıyla bozulmuştur.
    İlk derece mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, dava konusu başvurunun "FİTİXİR" ibaresinden oluştuğu, kapsamında 30. sınıftaki "Çaylar, buzlu çaylar" mal ve hizmetlerin bulunduğu, itiraza dayanak markaların ise "fit", "fit", "fıtx", "fit indeks", "fit ındex", "fit" ibaresinden meydana geldiği ve koruma kapsamlarında 29, 30, 32, 35. sınıflardaki mal ve hizmetlerin yer aldığı, başvuru kapsamındaki malların ve hizmetlerin, itiraza dayanak markaların kapsamındaki mal ve hizmetlerle aynı/benzer olduğu, davaya konu başvuru markasında ibare "FİTİXİR" olmakla birlikte, tüketiciler bir bütün olarak anlamı olmayan bu ibareyi "FİT İXİR" şeklinde algılayacaklarından davalının başvuru markasındaki esaslı unsurlardan birinin de “FİT” ibaresi olduğu, bu ibareye eklenen “İXİR” ibaresinin başvuru markasına yeterli düzeyde ayırt edicilik katmadığı, 556 sayılı KHK'nın 8/1-b bendi uyarınca davalının başvuru markasının davacı markaları ile iltibas tehlikesine yol açacak derecede benzer olduğu, 10.01.2017 gün ve 29994 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 22.12.2016 gün ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun Geçici Madde 1/(1) hükmü uyarınca anılan kanunun yayımı tarihinden önce yapılmış marka tescil başvurularına, başvuru tarihinde yürürlükte bilinen 556 sayılı KHK hükümlerinin uygulanmasının zorunlu bulunduğu, YİDK kararının iptali ve buna bağlı tescil istemli davaların başvuru tarihindeki hukuki durum nazara alınarak sonuca bağlanmalarının gerekli olması karşısında 556 sayılı KHK hükümlerinin uygulanmak suretiyle davanın kabulüne TPMK YİDK'nun 2017-M-8252 sayılı kararının iptaline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı TPMK vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı TPMK vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı TPMK vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı TPMK'dan alınmasına, 21/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara