Esas No: 2020/8265
Karar No: 2022/5169
Karar Tarihi: 22.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/8265 Esas 2022/5169 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/8265 E. , 2022/5169 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 5. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Vezirköprü 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 22.11.2018 tarih ve 2015/281 E. - 2018/256 K. sayılı kararın davalı ... (...) vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nce verilen 04.02.2020 tarih ve 2019/2128 E. - 2020/231 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... (...) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 21.06.2022 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacılar vekili Av. ...ile davalılardan ... vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, 28.09.2008 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkillerinin murisi ...’nun vefat ettiğini, murisin yolcu olarak içinde bulunduğu ... plakalı otobüsün davalılardan ...’a ait iken kaza öncesi 27.03.2006 tarihli taşıt kira sözleşmesiyle davalı Yıldıray Turizm Taşımacılık Ltd. Şti.’ne kiralandığını, bu kira sözleşmesinde tarafların zararlardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaklarının düzenlendiğini, otobüs için yetki belgesinin Yıldıray Turizm Taşımacılık Ltd. Şti. adına alındığını, davalı ... İşletmesinin bileti sattığını, davalı ....’nin ise otobüsü işletip taşımayı fiilen gerçekleştirdiğini, otobüsün üzerinde Altur’un ambleminin bulunduğunu, kazada tüm kusurun vefat eden otobüs sürücüsünde olduğunu, aracın ZMM Sigortacısı Liberty Sigorta’ya karşı açılan davada alınan bilirkişi raporunda müvekkili... için 284.420,87 TL, müvekkili ...için 89.185,52 TL zarar tespit edildiğini, teminat limiti 125.000.- TL olduğundan ancak limitin ödendiğini, bakiye zararın işleten, bilet satan, taşıyan ve sürücüden tahsil edilmesi gerektiğini, ayrıca murisin vefatı ile eş ve kızı olan müvekkillerinin duyduğu yoğun acı ve üzüntüyü kısmen azaltmak için manevi tazminat istediklerini ileri sürerek şimdilik müvekkili... için 500 TL maddi tazminat ile 40.000.-TL manevi tazminatın, müvekkili ...için 500 TL maddi tazminat ile 30.000.-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacılar vekili, 05.09.2018 tarihli dilekçesi ile müvekkili... için maddi tazminat talebini 304.002,34 TL’ye çıkarmış ve kaza tarihinden itibaren avans faizinin tahsilini istemiştir.
Davalı ..., davanın zamanaşımına uğradığını, aracın 27.03.2006 tarihli kira sözleşmesi ile davalılardan Yıldıray Turizm Taşımacılık Ltd. Şti. tarafından kullanıldığını, kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, sürücünün tam kusurlu olamayacağını, manevi tazminatın zenginleşmeye olanak sağlamaması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı Altur Otomotiv Servis ve Tic. A.Ş. vekili, zamanaşımı süresinin dolduğunu, müvekkilinin yolcu taşıma hizmeti değil araç satış ve servis hizmeti verdiğini, kurulduğundan bugüne yolcu taşıması yapmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ... (...) vekili, müvekkilinin işletme unvanına taraf sıfatı verilerek açılan davanın usulden reddinin gerektiğini, kazalı aracın, sürücüsünün, malikinin müvekkili ile bir ilgisinin bulunmadığını, müvekkili nam ve hesabına biletlendirme/ ücretlendirme yapılmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacıların zararlarının bu dosyada denetime imkan verecek şekilde ayrıca belirlenmesi gerektiğini, davacının manevi tazminat kapsamının hakkaniyet ve nesafete uygun düşmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir.
İlk Derece Mahkemesince iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, 12.05.2017 tarihli raporda bakiye zararın 46.307,49 TL olarak belirtildiği, ancak evlenme ihtimalinde kaza tarihindeki yaş esas alınması ve vefat edenin gelir durumunun kaza tarihi itibariyle gösteren işveren yazısında belirtildiği şekilde esas alınması gerektiğinden ek rapor düzenlettirildiği, hazırlanan 08.05.2018 tarihli ek raporda daha önce ödenen tazminatlar indirildikten sonra davacı ... için bakiye zarar kalmadığının, davacı...'ün bakiye zararının ise 304.002,34 TL olduğunun belirtildiği, bu raporun hükme elverişli olacağı, davalı Altur şirketinin kazaya karışan araç ile ilgisinin ispatlanamadığı, bu davalı yönünden davanın reddine karar vermek gerektiği, diğer davalılar yönünden ise, davacıların desteği olan müteveffanın yolcu olarak bulunduğu otobüsün, kusuru ile tek taraflı olarak yapmış olduğu kaza neticesinde vefatı nedeniyle aracın işletenleri olan davalıların zarardan sorumlu olacakları, bu yönde hazırlanan ve yukarıda anılan ek raporun hükme elverişli olduğu, manevi tazminat yönünden yapılan değerlendirmede ise tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına, meydana gelen olayın özelliklerine, manevi tazminatın niteliğine göre talebin aşağıdaki şekilde kabulünün hakkaniyete uygun olacağının anlaşıldığı gerekçesiyle davalı Altur Otomotiv Sanayi ve Ticaret A.Ş. yönünden maddi ve manevi tazminat istemlerinin tümden reddine, davacı ...'nun maddi tazminat isteminin reddine, davacı ...'nun maddi tazminat isteminin diğer davalılar açısından kabulüne, 304.002.34 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılar ..., Yıldıray Turizm.... Ltd. Şti. ve ...'dan (...) müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacıların manevi tazminat istemlerinin diğer davalılar açısından kısmen kabulü ile davacı... Kozanoğlu için 20.000.-TL, davacı ... için 15.000.-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılar ..., Yıldıray Turizm.... Ltd. Şti. ve ...'dan (...) müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
-/-
Davalı ... (...) vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı ... (...) vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı ... (...) vekili temyiz etmiştir.
1- Dava destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminatın tahsili istemine ilişkindir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85/1. maddesinde bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları düzenlenmiştir. Davacılar, davalılardan ...- Öz Vezirköprü Turizm Otobüs İşletmesinin sattığı biletle işletilen aracın kazasında murislerinin vefat ettiğini, davalının asıl taşımayı gerçekleştirme amacı ile ilave sefer yaptırdığını ileri sürerek anılan davalıya husumet yöneltmişler, davalı ise kaza tarihi itibariyle kazalı aracın, araç sürücüsünün, araç malikinin kendisiyle ilgili olmadığını, nam ve hesabına yapılmış bir biletlendirme/ ücretlendirme işleminin, diğer davalılar ve araç işletenlerine doğrudan bir menfaat karşılığı yolcu temin edilmesinin bulunmadığını savunmuştur. Davacılar, yolcu biletinin dahi kendilerinde olduğunu ileri sürmüşler, kollukça beyanları alınan bir kısım yolcular da otobüs biletini “Beşel- Öz Vezirköprü Turizm”, “Öz Vezirköprü Turizm” firmalarından aldıklarını ifade etmişlerse de mahkemece davacıların kendilerinde olduğunu ifade ettikleri bilet istenip incelenmemiş, kolluktaki ifadelerde bileti sattığı söylenen firma ile mümeyyiz davalının aynı olup olmadığı değerlendirilmemiştir. Bu itibarla mahkemece tarafların bu yöne ilişkin delillerinin getirtilip incelenmek ve soruşturma dosyasındaki bilgi ve belgeler de değerlendirilmek suretiyle davalı ...- Öz Vezirköprü Otobüs İşletmesinin 2918 sayılı Kanununun 85/1. maddesi kapsamında bir sorumluluğunun bulunup bulunmadığı yönünde denetime elverişli bir gerekçe kurulup sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu hususta hiçbir gerekçeye de yer verilmeden eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın mümeyyiz davalı yararına bozulmasını gerektirmiştir.
2- Kabule göre de, davacıların Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/644 (2013/414) Esas sayılı dosya ile sigortacıya karşı açtıkları davada alınan bilirkişi raporları ve verilen karar ile davacıların yoksun kaldıkları destek miktarları belirlenmiş olup, mahkemece bu dosyada belirlenen destekten yoksun kalma zararlarının esas alınıp davacı...'ün bakiye zararının tazminine karar verilmesi gerekirken yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle destekten yoksun kalma zararının belirlenmesi yerinde olmamıştır. Öte yandan mahkemece Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/644 (2013/414) Esas sayılı dosyasının da incelenmesi, bu dosyada hükme esas alınan bilirkişi raporunun, davadan önce davacı...'e yapılan ödemenin mahsup miktar ve şekli ile verilen hükmün değerlendirilip sigorta şirketinin destekten yoksun kalma tazminatı yönünden yaptığı ödemelerin davacı... için ne kadar olduğunun tespit edilmesi ve sonucuna bir karar verilmesi gerekirken sigorta şirketinin ödemelerin miras payı oranında yapıldığı yönündeki müzekkere cevabı ile yetinilmesi yerinde olmamış, kararın bu yönden de mümeyyiz davalı yararına bozulmasını gerektirmiştir.
3- İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 02.02.2016 tarihli yazısında davalılardan Yıldıray Turizm Taş. Mot. Araç. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti.’nin sicil kaydının TTK’nın Geçici 7. maddesi uyarınca 18.02.2015 tarihinde resen terkin edildiği bildirilmiştir.
HMK'nın 114/1-d maddesinde açıkça düzenlendiği üzere taraf ve dava ehliyeti dava şartlarındandır. Dava şartları davanın başlangıcından sonuna kadar bulunması gereken şartlarıdır. Eş deyişle dava açan ve davalı konumunda bulunan her gerçek ya da tüzel kişi davanın devamı sırasında bu ehliyetini korumuş olmalıdır. 6102 sayılı TTK'nın 588. maddesine göre limited şirketlerin tüzel kişilik kazanmaları ticaret siciline tescil edilmiş olmaları şartına bağlıdır. O halde mahkemece, anılan şirketin ihyası ile yeniden sicile kaydının sağlanması için davacılara süre verilmesi ve usulünce taraf teşkilinin sağlanıp esas hakkında karar verilmesi gerekmekte olup, terkin edilen davalı şirket aleyhine yargılamaya devamla karar verilmesi yerinde olmamış, hükmün açıklanan bu sebeple re’sen bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ...- ... vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının re’sen BOZULMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı ...'a verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı ...'a iadesine, 22/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.