Esas No: 2021/1040
Karar No: 2022/5159
Karar Tarihi: 22.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1040 Esas 2022/5159 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/1040 E. , 2022/5159 K.Özet:
Davacı, kendisi tarafından imzalanmadığını iddia ettiği bir borç belgesi nedeniyle takibe konulduğunu ve borçlu olmadığını belirterek davalıya karşı kötü niyet tazminatı talep etti. Mahkeme, belgedeki imzanın davacıya ait olmadığına dair bilirkişi raporu doğrultusunda davacının lehine karar verdi ve tazminat talebini reddetti. Davalı vekili, kararı istinaf etti ancak istinaf mahkemesi, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunu reddetti. Kanun maddeleri olarak; İİK madde 72/5 ve HMK'nın 353/1-b.1 ve 370/1. maddeleri uygulanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 04.12.2019 tarih ve 2017/272 E. - 2019/986 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'nce verilen 27.11.2020 tarih ve 2020/897 E. - 2020/986 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, Kayseri 3. İcra Dairesi'nin 2016/13756 sayılı dosyası ile başlatılan takibe dayanak olan borca katılım belgesindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek takip nedeni ile borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, takibe dayanak belgede davacı adına atılan imzanın davacıya ait olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile, takibe konulan 04/06/2016 düzenleme tarihli, borçlusu ..., borca katılan ... ve alacaklısı ... Ürün. ve Mobilya Malz. San ve Tic. Ltd. Şti. olan 132.000.- TL bedelli Borca Katılma Sözleşmesi nedeni ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, takibin kötüniyetle yapıldığı ispatlanamadığından İİK madde 72/5 gereğince davacı tarafın tazminat talebinin reddine karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir.
İstinaf mahkemesince, İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılması nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş, kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 6.762,69 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 22/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.