Esas No: 2021/1059
Karar No: 2022/5153
Karar Tarihi: 22.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1059 Esas 2022/5153 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/1059 E. , 2022/5153 K.Özet:
Davacı ve davalı arasında Münhasır Yetkili Distribütörlük Sözleşmesi imzalanmıştır. Davacı, davalının basiretli tacir yükümlülüğüne ve özen yükümlülüğüne aykırı davranması sebebiyle sözleşmeyi haklı sebeplerle feshetmiş ve yoksun kalacağı kâr bedelinden 10.000.-TL portföy tazminatı ile avans faizi talebinde bulunmuştur. Ancak, distribütörlük sözleşmesindeki hükme göre taraflar arasındaki uyuşmazlıkların tahkim yoluyla çözümlenmesi kararlaştırılmıştır. Dolayısıyla, davanın açılmadan önce tahkim yoluyla çözülmeyi bekleyen bir uyuşmazlık olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Davacı, verilen kararı istinaf etmiş, istinaf başvurusu da esastan reddedilmiştir. Temyiz edilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı onamıştır.
HMK'nın uygulanması gereken maddeleri: 353/1-b-1, 370/1, 372.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12.HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 18.09.2020 tarih ve 2020/190 E- 2020/420 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nce verilen 19.11.2020 tarih ve 2020/1318 E- 2020/1204 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında Münhasır Yetkili Distribütörlük Sözleşmesi imzalandığını, 2016 yılına kadar süren bir ticari ilişkinin bulunduğunu, ancak davalının ticari ilişkinin gereklerine basiretli tacir yükümlülüğüne ve özen yükümlülüğüne aykırı davranması sebebiyle müvekkilinin sorunlar yaşadığını, bu nedenle de müvekkilinin sözleşmeyi haklı sebeplerle feshettiğini, bu kapsamda müvekkilinin yoksun kaldığı ve kalacağı kâr bedelinden şimdilik 10.000.-TL portföy tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkili ile davalı arasında 2001 yılında Distribütörlük Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeden kaynaklanan tüm uyuşmazlıkların Kore Ticari Tahkim Komitesinin Ticari Tahkim Kurallarına göre Kore Cumhuriyeti'nde yapılmasının kararlaştırıldığını, davacının müvekkili şirkete yaklaşık olarak 4.000.000-USD borcunun bulunduğunu, bu kapsamda davacının müvekkiline karşı üzerine düşen edimleri yerine getirmediğini savunarak MTK.'nın 5. ve HMK.'nın 116. maddesi uyarınca tahkim ilk itirazı kapsamında davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki distribütörlük sözleşmesinin 17.2. hükmü gereğince taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanacak her türlü uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümleneceği ve tahkimin Kore Ticari Tahkim Komitesinin Ticari Tahkim Kurulları uyarınca 3 hakemli olarak Seul Kore'de yapılacağının kararlaştırıldığı, davalı tarafça süresi içerisinde tahkim ilk itirazında bulunulduğu, HMK. 116. maddesi delaletiyle HMK. 117. maddesi gereğince tahkim ilk itirazının ön sorun olarak ele alındığı, tahkim yoluna başvurulmadan işbu davanın açıldığı gerekçesiyle davalının tahkim ilk itirazının kabulü ile davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi'nce; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 22/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.