Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/1122 Esas 2012/4375 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1122
Karar No: 2012/4375
Karar Tarihi: 27.06.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/1122 Esas 2012/4375 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı kooperatif, davacı ortaklıktan çıkarken aldığı para ve aidatları ödemeyince davacı takip başlattı. Davalı taraf itiraz etmesine rağmen mahkeme, davacının haklı olduğu ve dava lehine sonuçlanacağına karar verdi. Ancak, mahkeme icra inkar tazminatı hesaplama konusunda hatalı davrandı ve davacının ödediği tüm aidatların iadesine karar verdi. Kooperatifler Kanunu'nun 17. ve anasözleşmenin 15. maddesine göre, davacıya iadesi gereken meblağ, ödediği aidatların toplamı kadar değil, yıl sonu bilançosunda yer alan genel giderlerden davacıya isabet eden kısımdan sonra kalan bakiyedir. Bu nedenle, mahkeme, davacının çıkma tarihi ve öncesine ait genel kurul tutanakları, bilançolar, gelir gider cetvelleri isteyerek çıkma payı alacağının hesaplanması gerektiğini belirtti. Kararda geçen kanun maddeleri Kooperatifler Kanunu'nun 17. ve anasözleşmenin 15. maddeleridir.
23. Hukuk Dairesi         2012/1122 E.  ,  2012/4375 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-

    Davacı vekili, müvekkilinin kooperatif üyesi iken, daire sayısından fazla ortak kaydı yapılması nedeniyle kur"a dışı tutulduğunu, ku"ra çekiminden sonra, daire verilemeyen ortaklara faizi ile paralarının iade edileceği vaadiyle davacıdan ortaklıktan çıkma konusunda dilekçe alındığını, buna rağmen davacının ödediği aidatların ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için takip başlattığını, davalı tarafından takibe yapılan itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, eski yönetim döneminde kooperatifte çok ciddi yolsuzluklar yapıldığını, eski yöneticilerin kooperatife ait para, resmi evrak, kaşe ve diğer tüm dosyaları da alıp kaçtıklarını, davacının kooperatif üyesi olup olmadığının bu nedenle bilinmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının istifasının 04.08.2006 tarihli yönetim kurulu kararı ile kabul edildiği, bilançonun tasdik edilmemesi sebebiyle davacının hissesine düşen gider payının hesaplanamadığı, bu durumda iadesi gereken miktarın 30.600,00.TL olduğu gerekçesiyle asıl alacak ve işleyen faiz olmak üzere toplam 37.647,22 TL üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranda yasal faiz uygulanmak sureti ile takibin devamına , asıl alacak tutarı üzerinden % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Dava, çıkma payı alacağı için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
    1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2) Davacı vekilin temyiz istemi yönünden;
    Davacı ortağın ödemeleri ve faiz oranı davalı kooperatifçe bilinebilir, hesaplanabilir yani likit nitelikte olduğundan, mahkemece asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı üzerinden
    davacı lehine İcra İflas Kanunu"nun 67/2 maddesi hükmü uyarınca icra inkar tazminatı verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatı hesaplanması doğru görülmemiştir.
    2) Davalı vekilinin temyiz itirazı yönünden;
    Kooperatifler Kanunu"nun 17. ve anasözleşmenin15.maddesi gereğince, devir dışında bir nedenle ortaklığı sona erenlerin sermaye ve diğer alacakları, o yılın bilançosunun genel kurulca kabulünden bir ay sonra muaccel olur. Davacıya iadesi gereken meblağ, ödediği aidatların toplamı kadar olmayıp, yapılan toplam ödemeden ayrıldığı yıl sonu bilançosunda yer alan genel giderlerden davacıya isabet eden kısımlarından sonra bakiyesidir. Bu yasal düzenlemeye uyulmaması diğer ortaklar aleyhine sonuç doğurduğu gibi, davacı açısından nedensiz zenginleşmeye yol açacağı kuşkusuzdur. Buna göre, mahkemece, davalı kooperatifin kayıt defter ve belgeleri sıkı bir şekilde araştırılarak, temin edilemezse Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü, Ticaret Sicil Memurluğu"ndan çıkma tarihi ve öncesine ait genel kurul tutanakları, bilançolar, gelir gider cetvelleri istenerek çıkma payı alacağının hesaplanması gerekirken, davacının ödediği tüm aidatların iadesine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin; (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, taraflar yararına ayrı ayrı BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 27.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Hemen Ara