Esas No: 2021/1207
Karar No: 2022/5211
Karar Tarihi: 23.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/1207 Esas 2022/5211 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/1207 E. , 2022/5211 K.Özet:
İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen davada, davacı ve davalı arasındaki sözleşmenin davalı tarafından haksız şekilde fesh edildiği iddiasının kanıtlanamadığı ve davalının edimini yerine getirmediğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildi. Davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verildi ve yapılan istinaf başvurusunun usul ve yasaya uygun olduğu kararı onandı. HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldı. HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca kararın onanmasına, dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, temyiz ilam harcının alınmasına karar verildi.
HMK'nın 353/b-1, 370/1 ve 372. maddeleri uygulandı.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 26.12.2017 tarih ve 2015/60 E- 2017/987 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi'nce verilen 05.11.2020 tarih ve 2018/2282 E- 2020/1149 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında 30.03.2008 tarihinde "Franchise Sözleşmesi" adı altında sözleşme akdedildiğini, davalı şirketin müvekkiline spor malzemeleri göndermeyi, müvekkilinin de bu ürünleri pazarlamayı üstlendiğini, ticari ilişkinin 2 yıl sorunsuz devam ettiğini, davalının 2010 yılında ürün göndermeyi aksattığını, 2011 yılı Nisan ayından sonra hiç malzeme göndermediğini, sözlü uyarılara rağmen edimini yerine getirmediğinden bu durumun müvekkilinin zararına yol açtığını, müvekkilinin AVM'de kiraladığı iş yerinin aylık kirasının müvekkili tarafından davalıya gönderildiğini, davalının ise son 6 ay kira bedellerini iş sahibine ödemediğini, 60.000,00 TL kira borcunun bulunduğunu, İnterspor'un Türkiye temsilciliğinin davalı şirketten alınarak Atletik unvanlı başka şirkete devredildiğini, bu sebeple müvekkilinin İnterspor markalı ürünlerin satışını yapamadığını, davalıya 50.000,00 EURO avans ödemesi yapıldığını, bu paranın da iadesinin gerçekleşmediğini, davalının sözleşmeye uymayarak ve haksız fesihde bulunmak suretiyle müvekkilinin zararına yol açtığını ileri sürerek, 400.000,00 TL manevi zararı ile 10.000,00 TL maddi zararın toplamı olan 410.000,00 TL tazminatın, zararın meydana geldiği 30.04.2014 tarihinden itibaren yürütülecek ticari faizi ile birlikte, davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmiş fakat cevap vermemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafından haksız şekilde fesh edildiğinin ve davalının sözleşmede kaynaklı edimini yerine getirmediğinin ispatlanamadığı, davacının maddi zararının bulunduğu iddiasının kanıtlanamadığı, davalı eylemi ile davacı zararı arasında uygun illiyet bağının belirlenemediği, davalının hukuka aykırı eylemi ile davacı tüzel kişiliğin haklarının zarara uğratıldığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 23/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.