Esas No: 2022/3264
Karar No: 2022/5191
Karar Tarihi: 23.06.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/3264 Esas 2022/5191 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2022/3264 E. , 2022/5191 K.Özet:
Davacı Almanya'da faaliyet gösteren bir televizyon yayıncılığı şirketidir. Davacı ile davalı arasında imzalanan kanal taşıma sözleşmesi sonrasında, davalı ekonomik güçlükler nedeniyle kanalı yayından kaldırmış ve lisanssız olduğu gerekçesiyle RTÜK tarafından uyarılmıştır. Davacı tarafından yapılan ihtarları dikkate almayan davalıya karşı, haklı nedenle fesih hükümleri uygulanmış ve davacıya ödenmemiş hizmet bedeli ve zarar karşılığı toplamda 100.000 USD'nin faiziyle birlikte tahsil edilmesi istenmektedir. Mahkeme, davacının alacağı olan 55.000 USD'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmederken, diğer tazminat istemlerini reddetmiştir. Taraflar mahkeme kararının düzeltilmesi için başvuruda bulundu, ancak yapılan incelemeler sonucunda kararın düzeltilmemesi gerektiği kararına varılmıştır.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- 3095 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi: Kamu bankalarınca USD cinsi bir yıllık mevduata ödenen en yüksek faiz oranını belirlemektedir.
- HUMK 440. madde: Kararlara karşı yapılacak karar düzeltme istemlerinin şekil ve usullerini düzenlemektedir.
- HUMK 442. madde: Karar düzeltme isteminde bulunacakların hakları ve istisnaları ile karar düzeltme işlemlerinin usul ve esaslarını belirlemektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 05.11.2019 gün ve 2018/59 - 2019/713 sayılı kararı onayan Daire'nin 13.01.2022 gün ve 2020/757 - 2022/251 sayılı kararı aleyhinde taraf vekilleri tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçelerinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin Almanya'da yerleşik bu ülke kanunlarına göre kurulmuş, televizyon yayıncılığı sektöründe faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşme ile müvekkiline ait "DOG TV" isimli televizyon kanalının davalıya ait D-Smart platformu üzerinden yayınlanması amacıyla 01.07.2008-30.06.2012 tarihlerini kapsayan 4 yıllık kanal taşıma sözleşmesi imzalandığını, sözleşme ile davacının anılan kanalda yayınlanacak programları davalıya sağlamayı ve DOG TV isminin davalı tarafından kullanılmasına izin vermeyi, davalının ise yapılan programı dublajlayarak yayınlamayı ve abone sayısına göre ücret ödemeyi yüklendiğini, sözleşme sonrası davalının ekonomik güçlük yaşaması nedeniyle 2008 ve 2009 yıllarında ödeme hükümlerinde değişiklik yapıldığını, sözleşmenin yapılan değişiklikle uygulanmasına devam edilirken davalı tarafça ekonomik koşullar gerekçe gösterilerek 01.04.2010 tarihinden itibaren DOG TV'nin yayından kaldırılacağının bildirildiğini, sözleşme ve hukuka aykırı istemin kabul edilmemesi üzerine bu kez de 31.03.2010 tarihli elektronik posta ile sözleşme konusu kanalın lisanssız olması nedeniyle RTÜK tarafından yapılan uyarı nedeniyle 01.04.2010 tarihinden itibaren yayına devam edilemeyeceğinin bildirilerek yayına son verildiğini, davalının edimlerine aykırı davranması üzerine keşide edilen 14.06.2010 tarihli ihtarla sözleşmedeki edimlerini yerine getirmesi ve ödenmeyen Nisan-Mayıs hizmet bedeli olan 55.000,00 USD’nin 7 gün içinde ödenmesi, aksi halde sözleşmenin haklı nedenle feshedilerek zararın tazmini için dava açılacağının ihtar edildiğini, ihtarın tebliğine rağmen davalının tutumunda bir değişiklik olmaması üzerine 16.07.2010 tarihli ihtarla sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, haklı nedenle fesih nedeniyle sözleşme ile kararlaştırılan asgari bedelin ödenmesi gerektiği gibi ödenmeyen Nisan ve Mayıs ayı hizmetlerine ilişkin fatura bedellerinin de ödenmesi gerektiğini, davalının kısa sürelerle sözleşmeye uymamasına dayanak yaptığı iki elektronik posta yazısı arasındaki çelişkinin dahi kötü niyetini göstermeye yeterli olduğunu, sözleşmenin kuruluşu aşamasından itibaren hiç bir mevzuat değişikliği yapılmadığını, lisansa ilişkin kurallarda değişiklik olmadığını, 21 ay süresince kanalın sorunsuz şekilde yayın yaptığını, basiretli tacir olan davalının sözleşmenin başından bu yana lisans durumunu bildiğini ve sözleşme ile yüklendiği edimleri yerine getirmesi gerektiğini, sözleşmenin haklı nedenle feshi nedeniyle uğranılan tüm zararların da tahsili gerektiğini iddia ederek ödenmemiş iki aylık fatura karşılığı 55.000,00 USD ile haklı nedenle fesih nedeniyle uğranılan zarar karşılığı şimdilik 100.000,00 USD'nin temerrüt tarihlerinden itibaren aynen veya fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden Türk lirası karşılığının faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulü ile davacının 55.000,00 USD alacağının 14.06.2010 tarihli ihtarla verilen 7 günlük sürenin sona erme tarihi olan 24.06.2010 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi uyarınca kamu bankalarınca USD cinsi bir yıllık mevduata ödenen en yüksek faizi ile birlikte fiili ödeme günündeki Türk Lirası karşılığının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının sözleşmenin haklı nedenle feshine dayalı tazminat istemlerinin reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
Taraf vekilleri, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre taraf vekillerinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken 168,30 TL karar düzeltme harcı taraflarca peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 709,50 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen taraflardan ayrı ayrı alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 23/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.