Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/4756 Esas 2022/5237 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4756
Karar No: 2022/5237
Karar Tarihi: 24.06.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/4756 Esas 2022/5237 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı ile davalı şirket arasında bir bayilik sözleşmesi imzalanmış ve bu sözleşme nedeniyle davalı ipotek borçlusu olan kişinin taşınmazı üzerine ipotekler tesis edilmiştir. Davalı borçlu şirketin cari hesap borcuna rağmen ödeme yapmaması üzerine davacı tarafından haksız itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebiyle dava açılmıştır. İlk derece mahkemesi, davanın kabulüne karar vermiş, davalılar tarafından yapılan istinaf sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi esastan karar vermiştir. Temyiz isteminin reddine karar verilmiş ve kararın bir örneği İlk Derece Mahkemesine gönderilerek işlem yapılmak üzere bakiye temyiz ilam harçları davalılardan alınarak davacıya verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektir
11. Hukuk Dairesi         2021/4756 E.  ,  2022/5237 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 04.04.2017 tarih ve 2014/216 E- 2017/298 K. sayılı kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi'nce verilen 18.07.2018 tarih ve 2018/2366 E- 2018/1702 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından duruşmalı, katılma yoluyla davalılar vekilince duruşmasız olarak istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline gönderilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra gönderildiği anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 17.11.2020 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı Temeller Tarım Ltd. Şirketi arasında 18.09.2010'da Bayilik Sözleşmesi akdedildiğini ve bu sözleşme nedeniyle doğmuş ve doğacak borçların teminatı için davalı ipotek borçlusu ...'in Ankara-Şereflikoçhisar'daki taşınmazı üzerine 2.500.000 TL bedelli 2. derece ve 2.600.000 TL bedelli 3. derece ipotekler tesis edildiğini, bayilik sözleşmesi nedeniyle davalı borçlu şirketin cari hesaba dayalı 1.071.231,52 TL borcu bulunduğunu, ihtarnameye rağmen borç ödenmediğini, davalı borçlular aleyhine icra takibi başlattıklarını, takibe, yetkiye itiraz nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek haksız itirazın iptalini, takibin devamını, davalılar aleyhine en az %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili; yetki itirazı kaldırılmadan doğrudan iptal davası açılamayacağını, ipoteğin niteliğinin teminat ipoteği olması nedeniyle doğrudan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; ön inceleme duruşmasında HMK 17.maddesi gereğince yetki itirazı reddedilmiş ve davanın kabulüne, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla İstanbul 10. İcra Müd. 2013/4081 E. sayılı dosyasında 1.033.187,57 TL asıl alacak, 38.048,95 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.071.231,52 TL miktar üzerinden itirazın iptaline, takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına, hükmolunan miktar üzerinden %20 hesabıyla 214.246,30 TL inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar vermiştir.
    Karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince; bilirkişi raporunda, davalının cari hesabında olmayıp, davacının cari hesabında olan bölümün vade farkı ve kâr mahrumiyetinden kaynaklandığı, bu kalemler davalı defterlerinde yer almadığından bunların ispatının davacıya düşeceği, davacının bunları kanıtlayan delil sunmadığı gibi sözleşmede vade farkı isteneceğine dair özel hüküm de bulunmadığı, ödenmeyen cari hesabın icra tarihine kadar işlemiş temerrüt faizinin ise 28.550,00 TL olduğu, bunun da ilavesi ile davacının takip tarihi itibariyle alacağının, 803.904,00 TL olduğu gerekçesiyle, davalılar vekilinin istinaf isteminin kabulü ile yeniden esas hakkında karar verilmek üzere mahkemece verilen kararın kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla İstanbul 10. İcra Müdürlüğü'nün 2013/4081 E. sayılı dosyasında, davalı itirazının 775.354,00 TL asıl alacak ve 28.550,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 803.904,00 TL üzerinden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, hükmolunan alacak rakamı üzerinden takdiren %20 hesabıyla 155.070,08 TL icra inkâr tazminatının da davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili- katılma yoluyla davalılar vekili temyiz etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekili ile katılma yoluyla davalılar vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 41.186,01 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan, aşağıda yazılı bakiye 44,80 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 24/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara