Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/4116 Esas 2022/5268 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/4116
Karar No: 2022/5268
Karar Tarihi: 27.06.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/4116 Esas 2022/5268 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi tarafından verilen bir karar, davalılar vekilinin istinaf başvurusu sonucu bozulduktan sonra, İlk Derece Mahkemesi tarafından 25,000 TL üzerinden kısmen kabul edildi. Yargıtay, davacı ve davalı vekillerinin temyiz başvurularını, HMK'nın temyize ilişkin hükümleri doğrultusunda miktar yönünden reddetti ve işlem yapılmak üzere dava dosyasını İlk Derece Mahkemesine gönderdi. Kararda belirtilen kanun maddeleri arasında HMK 341/2, HMK 362/1-a ve 6100 sayılı HMK'nın 366. maddesi yer almaktadır. HMK 341/2, İlk Derece Mahkemesince verilen kararların kesin sınırını belirlerken, HMK 362/1-a, Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının temyiz edilemeyeceği miktar sınırını belirler.
11. Hukuk Dairesi         2022/4116 E.  ,  2022/5268 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Anadolu 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 07.12.2021 gün ve 2020/424 E. - 2021/209 K. sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından duruşmalı, davacı vekilince
    duruşmasız olarak istenilmekle 6100 sayılı Kanun'un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    Dava, eserden doğan hakların ihlali iddiasına dayalı olarak FSEK 68/1 maddesi uyarınca fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 25.000,00 TL’nin üç katı tutarında 75.000,00 TL tazminat istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince verilen 28.03.2017 tarih 2014/55 E. - 2017/55 K. sayılı davanın kabulüne ilişkin kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 10.12.2019 tarih 2017/3512 E. - 2019/2715 K. sayılı karar ile istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği, bu kararın temyizi üzerine Dairemizin 15.10.2020 tarih 2020/221 E. - 2020/4164 K. sayılı kararı ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak 25.000,00 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Davanın istinaf ve temyiz ile ilgili yargılama aşamalarında HMK’nın istinaf ve temyize ilişkin hükümleri uygulanmış olup, bu haliyle İlk Derece Mahkemesince verilen 07.12.2021 tarihli kararın temyiz incelemesinde temyiz kesinlik sınırı açısından da HMK hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. İlk Derece Mahkemesi’nin karar tarihi olan 07.12.2021 itibariyle temyiz kesinlik sınırı 78.630,00 TL olup bu meblağın altında kalan hükümlerin 6100 sayılı HMK'nın 362/1-a. bendi uyarınca kesin nitelikte olduğu, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiği, davacı için reddedilen 50.000,00 TL’nin, davalılar aleyhine hükmedilen 25.000,00 TL’nin temyiz kesinlik sınırı altında kaldığı anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 346/2. maddesi hükmü uyarınca, kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında Mahkemesince bir karar verilmesi gerekmekle birlikte, Yargıtay tarafından da bu yolda karar verilebileceğinden, davacı vekili ve davalılar vekilinin temyiz isteminin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin ve davalılar vekilinin temyiz isteminin miktar yönünden ayrı ayrı REDDİNE, işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, ödedikleri peşin temyiz harçlarının istekleri halinde temyiz eden taraflara iadesine, 27/06/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
    KARŞI OY
    Uyuşmazlık, İlk Derece Mahkemesi kararına davalının vaki istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine ilişkin kararın temyizi sonucu bozulması üzerine İlk Derece Mahkemesince verilen kararda temyiz kesinlik sınırına ilişkindir.
    6100 sayılı HMK 341 maddesinde istinaf kanun yoluna başvurulabilen kararlar, HMK 361 ve 362 maddelerinde ise temyiz edilebilen ve temyiz edilemeyen kararlar düzenlenmiştir.
    HMK 341/2 maddesinde miktar ve değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığına ilişkin kararların kesin olduğu öngörülmüş olup bu sınır İlk Derece Mahkemesi kararı tarihi itibariyle 5.880,00 TL'dir.
    HMK 362/1-a maddesinde de miktar veya değeri kırkbin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararları hakkında temyiz kanun yoluna başvurulamayacağı düzenlenmiş olup İlk Derece Mahkemesi karar tarihi itibari ile de bu sınır 78.630,00 TL'dir.
    Bir mahkeme kararının temyiz edilip edilmeyeceği belirlenirken temyiz hakkının doğduğu (kararın verildiği) tarihteki hukuksal durum esas alınmalı, karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmü temyiz sınırı yönünden hangi düzenlemeyi içeriyor ise ona bağlı kalınmalıdır.
    Yasa'da İlk Derece Mahkemesince verilen kararların temyiz edilmesi halinde kesinlik sınırının tespitine dair açık bir hüküm bulunmadığından HMK 341/2 maddesindeki düzenlemenin dikkate alınması gereklidir. (HGK 24.06.2021 gün 2021/4-307-833, HGK 14.12.2021 gün 2019/10-591 E., 2021/1679 K.)
    Bu halde davanın kabul ve red edilen miktarına, İlk Derece Mahkemesi karar tarihine ve bu tarihteki HMK 341/2 maddesinde düzenlenen sınıra göre İlk Derece Mahkemesi kararı temyizi kabil olup işin esasının incelenmesi gerekmektedir.
    Açıklanan nedenle İlk Derece Mahkemesi kararının kesin olduğuna ilişkin çoğunluk görüşüne katılmıyorum.

    Hemen Ara