Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/8890 Esas 2022/8923 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürme
HÜKÜMLER :1) Suça sürüklenen çocuk ... hakkında; kasten öldürme suçundan, ... 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/06/2018 tarih ve 2017/323 Esas - 2018/336 Karar sayılı kararıyla 15 yıl hapis cezası verildiği, bu kararın istinafı üzerine,
2) İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 14/01/2019 tarih ve 2018/1839 Esas - 2019/32 Karar sayılı kararıyla; "istinaf başvurularının esastan reddine" karar verildiği, bu kararın temyizi üzerine
3) Yargıtay 1. Ceza Dairemizin 10/11/2020 tarih ve 2020/509 Esas - 2020/2773 Karar sayılı kararı ile istinafın kararı bozularak; dosyanın ... 6. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesi üzerine,
4) Suça sürüklenen çocuk ...'ın maktul ...'e yönelik kasten öldürme suçundan TCK'nin 81/1, 29 ve 31/3. maddeleri uyarınca 12 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ... 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/04/2021 tarih ve 2021/31 Esas - 2021/150 Karar sayılı kararı

TÜRK MİLLETİ ADINA

... 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/04/2021 tarih ve
2021/31 Esas - 2021/150 Karar sayılı bozma üzerine verilen kararının suça sürüklenen çocuk ... müdafii ve katılanlar vekili tarafından 5271 sayılı CMK'nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kurulan hükmün 5271 sayılı CMK'nin 307/3. maddesi gereğince temyize tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
... 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/04/2021 tarih ve 2021/31 Esas - 2021/150 Karar sayılı Yargıtay bozması üzerine verilen yeni kararında isabetsizlik görülmemiş olduğundan; suça sürüklenen çocuk müdafiinin kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, sübuta, katılanlar vekilinin haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddiyle, 5271 sayılı CMK’nin 302/1. maddesi gereğince isteme uygun olarak TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ ile HÜKMÜN ONANMASINA,
Dosyanın, 28/02/2019 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 304/4. maddesi gereğince “... 6. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere” Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15/11/2022 gününde oy çokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY:

Tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;
Sanık ...’nın, maktül ... ile ailesinin rızası dışında kaçarak evlendiği, ancak; maktulden şiddet görmesi nedeniyle, pişman olup “babam beni affederse geri dönmek istiyorum” diye haber gönderdiği, babası sanık ...’ın da kabul ettiği ve ...’nın babasının evine döndüğü, ancak kısa bir süre sonra tekrar ...’ın yanına geri döndüğü, bu durumun defalarca tekrarlandığı. İstanbul’da geçinemeyen ve maktulün uyuşturucu bağımlılığından kurtulması için sanık ...’ın isteği üzerine ... ve ...’ın ... iline taşındıkları, burada da maktulün ...’yı kötü bir şekilde darp etmesi ve bunun ...’nın ailesi tarafından öğrenilmesi üzerine, sanık ...’ın çok kızdığı, amcası oğlu olan sanık ...’i çağırarak “bu ...’ın .
S/3
katli vacip oldu, bunu senin yapman gerek” diyerek ...’ın öldürülmesini istediği (sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ...’ın samimi ikrarları) suça sürüklenen çocuk ...’ın da ablasının dövülmesine öfkelenerek ...’a “kadın dövmek erkeklik değil İstanbul’a gelince sana dayak atmayı öğreteceğim” şeklinde mesaj attığı, ...’ın da ...’a “İstanbul’a gelince sana etek giydireceğim, seni kadın yapacağım” benzeri mesajlarla cevap verdiği (sanıklar ... ve ...’in ve suça sürüklenen çocuğun birbiri ile örtüşen anlatımları), hatta sanık ...’in ihbarı ve ...’ın tevilli ikrarına göre; ... ve ...’ın ...’ya geleceklerini öğrenmeleri üzerine ...’ın, ...’a zarar vermek için onları karşılamaya gittikleri, ancak otobüsten erken inmeleri üzerine onları bulamadıkları ve İstanbul’a geri döndükleri. Sanık ...’ın ...’ta iş bulamaması nedeniyle İstanbul’a geri dönmeye karar verdikleri, sanık ...’ın da bunu kabul ettiği, ...’ın İstanbul’daki evi boşalıncaya kadar geçici olarak ...’nın anne babası ve kardeşi ...’ın yaşadığı evde kalmaya başladıkları, yaklaşık 40-45 gün boyunca burada kaldıkları, maktul ...’ın uyuşturucudan kurtulmak için tedaviye başladığı, ancak kullanmaya devam ettiği, öldürme olayından 4-5 gün öncesine kadar taraflar arasında herhangi bir sorun ya da tartışma yaşanmadığı, olaydan dört gün önce sanık ...’nın eski sevgilisi İskender ile görüştüğünü öğrenen ...’ın, eşi ... ile tartışmaya başladığı ve tartışma sırasında ...’yı kötü bir şekilde darp ettiği, bu duruma sinirlenen ...’nın akrabası ...’in daha önce bahsettiği ve ...’ın öldürülmesi eylemine yardım edebileceğini bildirdiği, arkadaşı sanık ... ...’ı aradığı (HTS kayıtları) ve olayı anlatarak ...’ın öldürülmesini istediği, sanık ... ve ..., ilk başta inkar etselerde HTS kayıtlarından sonra bu görüşmede ...’ın cezaevine nasıl girebileceğini konuştuklarına dair tevilli ikrarda bulundukları, ... ...’ın da aynı gün maktulü aradığı (HTS kayıtları), ... ... maktule sadece ...’nın kendisini aradığını bildirdiğini söylemiş ise de, bu savunmanın hayatın olağan akışına uymadığı, olay günü sanıklar ... ..., ... ... ve ... ...’ın ...’in evinde toplandığı, alkol ve uyuşturucu kullandıkları, bir süre sonra ...’ın amcası oğlu tanık ...’ın da eve geldiği, sanıkların maktul ile ilgili konuşmaya başladıkları ve maktulün öldürülmesi eyleminin ...’nın yaşı küçük kardeşi ... tarafından yerine getirilmesi gerektiğine karar vererek sanık ...’in, ...’ı telefonla evine çağırdığı, çalışmakta olan ...’ın, işte olduğunu, gelemeyeceğini belirtmesine rağmen ...’in, çok önemli olduğunu, mutlaka gelmesi gerektiğini belirtmesi (HTS kayıtlarına göre 4 kez aramış) üzerine ...’ın patronuna çok önemli bir işi olduğunu, izin vermemesi halinde işten çıkacağını belirterek izin alıp ...’in evine gittiği, burada sanıklar ..., ... ve ...’in, ... ile ... arasındaki sorunu anlatarak ...’ı öldürmesi gerektiğini söyledikleri. ...’ın kabul etmemesi üzerine, sanık ...’in, ...’ı ikna etmek için ...’e hitaben “sen merak etme, ... vurmazsa ben ../..
hepsini vururum” dediği. Suça sürüklenen çocuk ...’ın kabul etmesi üzerine, tanık ...’dan silah temin etmesini istedikleri, tanığın kabul etmemesi üzerine biz hallederiz dedikleri ve sanık ...’in, ... isminde bir arkadaşını arayarak silah istediği (HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre, bu kişinin ... Kolukısa olduğu anlaşılmaktadır), sanık ...’in ...’ı alarak silahın parasını ödemek için ...’a ait cep telefonunu 1300.-TL’ye sattıkları, bir süre sonra kapıya gelen bir kişiden sanık ...’in iki paket alarak içeri girdiği ve paketlerden birinden çıkan ve olayda kullanılan 7.65 mm çapındaki tabanca ve mermilerini suça sürüklenen çocuk ...’a verdikleri (suça sürüklenen çocuğun samimi ve HTS kayıtları ile desteklenen ikrarı, tanık ...’ın ... ve ...’ın telefonu satıp eve döndükleri aşamaya kadar olan ve suça sürüklenen çocuğun anlatımlarını doğrulayan anlatımları) silahlar gelmeden önce tanık ...’ın evden ayrıldığı. Sanıkların ...’a cinayeti nasıl işleyeceği konusunda bilgilendirme yaptıktan sonra ..., ... ve suça sürüklenen çocuğun ...’in arabası ile ...’ın evine doğru yola çıktıkları, sanıkların yola çıkmadan önce ...’in numarasını gizleyerek ...’a annesi ...’i arayarak evde kimlerin olduğunu öğrenmesini istediği (HTS kaydı), böylece maktulün evde olduğundan ... oldukları. Eve yaklaşınca şüphe çekmemek için arabayı bir üst sokakta park ettikleri ve suça sürüklenen çocuk ile ...’in araçtan inip eve yaya olarak gittikleri. ...’ın kapıyı çalarak içeri girdiği, ailesi tarafından uyarılmasına rağmen ayakkabılarını çıkarmadığı ve daire kapısını aralık bıraktığı, herhangi bir tartışma olmaksızın çıkardığı tabancası ile maktule ateş etmeye başladığı, maktulün vücuduna isabet eden dört mermi nedeniyle olay yerinde hayatını kaybettiği, suça sürüklenen çocuğun ve ...'in kaçarak araca bindikleri ve hep birlikte tekrar ...’in evine gittikleri. Sanık ...’in olaydan sonra ...’ın evine gittiği ve maktulün durumunu öğrenmek için hastaneye gittiği, maktulün öldüğünü öğrenmesi üzerine ailece ...’ın teslim edilmesine karar verdikleri ve suça sürüklenen çocuğu teslim ettikleri sübut bulmuştur (sanıklar ... ve ...’in ve ...’in tevilli beyanları).
Her ne kadar sayın çoğunluk, suça sürüklenen çocuğun cezasının onanmasına karar vermiş ise de, bu karara iştirak etmiyorum. Şöyle ki; sanık ...’in suça katıldığına dair somut bir delil olmamasına rağmen suça sürüklenen çocuk ...’ın samimi ikrarlarının HTS ve baz bilgileri ile tamamen uyumlu olması, bu ikrarların tanık ... tarafından büyük ölçüde doğrulanmış olması, sanık ...’in, ...’ın öldürülmesi ile ilgili ailenin kararı olmasına dair ikrarları, ..., ... ve ...’in hiç gereği yokken ...’ın eve çağrılması, burada ...’ın ... ile aralarındaki sorunların gündeme gelmiş olması, hiç bir nedeni yokken suça sürüklenen çocuğa ait telefonun ... tarafından satılması, ... ve ...’in araba ile ...’ı eve götürdükleri ve tekrar oradan alıp eve getirdikleri, hiç bir neden yokken arabayı bir üst sokağa park ettikleri ile ilgili tevilli ikrarları hep birlikte
S/5
değerlendirildiğinde, suça sürüklenen çocuğun anlatımlarının gerçeği yansıttığı, sanıkların savunmalarının birbiri ile çelişkili olduğu ve hayatın olağan akışı ile bağdaşmaması nedeniyle itibar edilemeyeceği, böylece maktul ...’ın ...’yı sürekli darp etmesi nedeniyle ... ve ... tarafından öldürülmesine karar verildiği, konunun yakın akraba olan ...’e aktarıldığı, ...’in de arkadaşı olan ...’den yardım istediği, ...’nın ...’den telefon numarasını aldığı, ...’i bizzat arayarak bu işi artık halletmelerini istediği, bunun üzerine toplanan sanıkların bu işi ...’ın yapması gerektiğine kanaat getirerek ...’ı bu konuda ikna ettikten sonra tabanca temin ederek ve ...’ı olay yerine götürüp suçu işlemesini sağladıkları, tasarlamanın tüm unsurları ile gerçekleştiği anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk ...'ın, TCK.nin 82/1-a maddesi gereğince cezalandırılması gerektiği, ve kararın bu yönden bozulması gerektiğini düşündüğümden sayın çoğunluğun görüşüne muhalefet ediyorum. 23.11.202