Esas No: 2011/4401
Karar No: 2012/4264
Karar Tarihi: 18.06.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/4401 Esas 2012/4264 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ile davalılar vekillerince ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların davacı kooperatifin müdürü ve yönetim kurulu üyeleri olduğunu, merkez birliği müfettişi tarafından yapılan soruşturma sonucu bu kişilerin 12 ortağa taşınmazları bulunmadığı halde, ipotek almadan, kefil kullandırmadan, şartnameye aykırı olarak kredi kullandırdıklarının tespit edildiğini, kooperatif müdürü ... hakkında kamu davası açıldığını, taşınmaz kaydı bulunmayan ve kredi verilirken zorunlu olarak alınması gereken ipotek de alınmadığından icra takiplerinde borcun tahsil edilemediğini ileri sürülerek, 122.170,71 TL"nin verildiği tarihte uygulanan reeskont faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ..., yapılan işlemlerin mevzuata, anasözleşmeye, yönetmeliklere ve yönetim kurulu kararlarına dayanılarak, yetki dahilinde yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalılar, ..., .., ..., ... ve ..., davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kredilerin gerekli teminatlar alınmadan ve gerekli şartlar tamamlanmadan usulsüz olarak verildiği, kredilerin karşılığı alınan senetlerin vadesinin gelmesine rağmen borcun ödenmediği, yapılan icra takiplerinin sonuçsuz kaldığı, sadece üç senet yönünden bir kısım ödemeler yapıldığı, kredilerin ödenmemesi sonucu zararın oluştuğu, oluşan zarardan dava dışı ortaklara kredi verilmesine ilişkin yönetim kurulunda imzası bulunanların sorumlu olduğu, davalı ..."nın verilen kredi senetlerinin bazılarında imzasının bulunmadığı, imzası bulunan senetlerden bu davalının da müteselsilen sorumlu olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 8.367,00 TL asıl alacağın vade tarihi olan 31.08.1999 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 5.791,00 TL asıl alacağın 5035,00 TL sinin vade tarihi olan 31.08.1999 tarihinden, 765,00 TL"sinin vade tarihi olan 31.08.2000 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... haricindeki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili, davalı ... ve diğer davalılar vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, kooperatif eski müdürü ve yöneticileri aleyhine açılan sorumluluk davasıdır. Kooperatifin eski yönetim kurulu üyeleri aleyhine açılan sorumluluk davasının görülebilmesi, 1163 sayılı Kooperatifler Yasası"nın 98 nci maddesinin yollamasıyla TTK.nun 341 nci maddesi gereğince, genel kurulun bu yönde karar alması ve davanın denetçiler tarafından açılması prosedürüne bağlıdır. Ancak, anılan usuli eksiklikler dava şartı olmayıp, sonradan da tamamlanabileceğinden anılan yönteme uyulmaması davanın hemen reddini gerektirmez. Esasen bu hususlar üzerinde mahkemece de re"sen durulması zorunludur.
Somut olayda, dosya içerisinde davalılar hakkında genel kurulca alınmış bir sorumluluk kararına ilişkin bir tutanağa rastlanılmadığı gibi dava da kooperatif yöneticilerinin verdiği vekaletname ile açılmıştır. O halde, mahkemece, davacı tarafa, 6100 sayılı HMK"nun 52,53 ve 54. (HUMK"nun 39. Ve 40.) maddeleri uyarınca davalılar hakkında sorumluluk davası açılmasına ya da açılan işbu davaya muvafakat verilmesine ilişkin genel kurul kararının ve davanın gelindiği aşamada görevde olan denetçilerin davayı açan vekile denetçi sıfatıyla verdikleri vekaletnamenin ibrazı için önel verilmesi, noksan olan usuli işlemler yerine getirildikten sonra davaya devam edilmesi, verilen süre içinde bu eksiklikler tamamlanmaz ise davanın açıklanan usul yönünden reddedilmesi gerekir.Bu durumda, anlatılan ilkeler çerçevesinde usuli eksiklerin giderilmesinden sonra mahkemece işin esasına girilmesi gerekirken, anılan usuli eksiklikler üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2- Bozma nedenine göre, davacı vekili, davalı ... ve diğer davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... ve diğer davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekili, davalı ... ve davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 18.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.