Esas No: 2022/5172
Karar No: 2022/8967
Karar Tarihi: 16.11.2022
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2022/5172 Esas 2022/8967 Karar Sayılı İlamı
1. Ceza Dairesi 2022/5172 E. , 2022/8967 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ :Nitelikli kasten yaralama
HÜKÜM :Hükmün açıklanması suretiyle sanık hakkında mağdura yönelik kasten yaralama suçundan TCK'nin 86/1, 87/3, 29, 62, 53. maddeleri uyarınca "5 ay 12" hapis cezasına mahkumiyet
TÜRK MİLLETİ ADINA
Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya okunarak incelendi;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Mahkemece "ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tespit edilememesi" sebebiyle sanık lehine haksız tahrik indirimi uygulanmışsa da, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas - 367 sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde, şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK'nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanması gerekirken yazılı şekilde (1/2) oranında indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın mağdura yönelik kasten yaralama suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebeplerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, sanık savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma üzerine verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın,
beraatine karar verilmesi gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine,
Ancak;
Sanık hakkında 19.04.2011 tarih, 2010/453 Esas - 2011/285 sayılı karar ile 5237 sayılı TCK'nin 86/1, 87/3, 29, 62, 50/1-a, 52. maddeleri gereğince verilen "3.240,00" TL adli para cezasına ve birer ay ara ile 24 eşit taksitle tahsiline dair hükmün sanık tarafından temyizi üzerine CMK'nin 231. maddesi yönünden değerlendirilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulduğu, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle mahkemece açıklanması geri bırakılan hükmün aynen açıklanmasına karar verilmiş ise de; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 09.02.2016 tarih, 2014/71 Esas - 2016/42 sayılı kararı gereğince, sanığın 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkı nedeniyle cezanın infazının 3.240,00 TL adli para cezası üzerinden yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK'un 322. maddesi gereğince, hükmün TCK'nin 62. maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkrasından sonra gelmek üzere "Ancak ilk hüküm yalnızca sanık tarafından temyiz edilmiş olup, aleyhe temyiz bulunmadığından ve bu durum CMUK'un 326/son maddesi uyarınca sanık lehine kazanılmış hak oluşturduğundan, sanığın neticeten "3.240,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve verilen adli para cezasının birer ay ara ile 24 eşit taksitle tahsiline" şeklindeki fıkranın eklenmesi ve TCK'nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkranın çıkartılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.11.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.