Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2670 Esas 2012/4252 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2670
Karar No: 2012/4252
Karar Tarihi: 18.06.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2670 Esas 2012/4252 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi olduğunu ve hissesini devraldığını ancak kooperatifin müvekkilini ortaklığa kabul etmediği için dava açtığını söyleyerek davalının ortaklık hakkının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Fer'i müdahil olarak davalı yanında katılan bir kişi ise hukuki yararları olduğunu belirterek fer'i müdahilliğe karar verilmesini istemiştir. Ancak mahkeme, davacının üyelik başvurusu yapmadığı ve katılmadığı toplantılar olduğuna dair delil sunmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Daire de bu kararı onamıştır. Karar düzeltme istemi reddedilmiştir. Kanun maddeleri: 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu, HUMK'nun 440. Maddesi.
23. Hukuk Dairesi         2012/2670 E.  ,  2012/4252 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin olarak Dairemizin 01.03.2012 gün ve 2011/3365 esas 2012/1545 karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekili istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    - KARAR -
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi ..."nun hissesini 22.02.1993 tarihli noter senedi ile devraldığını ve bedelini ödediğini, bundan sonra müvekkilinin kendisine düşen tüm edimleri yerine getirdiğini, adı geçen ..."nun müvekkilinin eşine ait şirkette çalıştığını ve tüm işlemleri müvekkili adına yapmayı taahhüt ettiğini, ödemelerin müvekkilinin eşinin şirketinden karşılanmasına rağmen, ödemeleri kendi adına yaptığını, müvekkilinin üzerine düşen edimleri yerine getirmesine rağmen davalı kooperatifin müvekkilini ortaklığa kabul ettiğine dair karar almadığı gibi müvekkilinin devraldığı kooperatif hissesinin konusunu oluşturan taşınmazın tapusunu da ... adına tesis ettiğini, bu nedenle açılan tapu iptali ve tescil davasında Yargıtay 11. Hukuk Dairesi"nin 16.11.2003 tarih 2003/3786-10493 sayılı kararı ile davalı kooperatife karşı ortaklığın tespiti davası açılması gerektiği belirtilerek yerel mahkeme kararının bozulduğunu, bu nedenle dava açma zarureti doğduğunu ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatif ortağı olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı kooperatif tasfiye memurları, tasfiye memuru olarak atandıklarını, ancak tüm işlemlerin şu anda hayatta olmayan başkan ... tarafından yapıldığını beyan etmişlerdir.
    Davaya fer"i müdahil olarak davalı yanında katılan ... vekili, bu davada hukuki yararlarının bulunduğunu, bu nedenle fer"i müdahilliğe karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ve davalı anasözleşmesi uyarınca, davacının, davalı kooperatife üyelik başvurusu yapmadığı, genel kurul toplantılarına katılmadığı, kendi adına aidat ödemesi yaptığına ilişkin belge ibraz etmediği, davalı kooperatifin tasfiyesi ve tapu kaydının oluşturulmasına rağmen davacının, davalı kooperatif ile hukuki ve fiili irtibatta bulunduğuna dair delil ibraz edilmediği, davalı kooperatiften elde edilen tüm belgelerde davacının ismine rastlanılmadığı, banka yolu ile yapılan tüm ödeme belgelerinde fer"i müdahil ..."nun adının yazılı olduğu, adı geçen kişinin 20.03.2008 tarihli dilekçesinde devir senedinin uygulanmasından karşılıklı olarak vazgeçildiğine ilişkin beyanının aksinin kanıtlanmadığı, tek başına ortaklık senedinin ortaklık hakkını doğuracak belge şeklinde yorumlanamayacağı, davacının yemin teklifinde de bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 01.03.2012 tarih, 2011/3365 E. 2012/1545 K. sayılı ilamıyla onanmıştır.
    Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, takdiren 203,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine, 18.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara