Esas No: 2012/2223
Karar No: 2012/4152
Karar Tarihi: 13.06.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2223 Esas 2012/4152 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların kooperatifin eski yönetim ve denetim kurulu üyeleri olduklarını, olağanüstü genel kurul toplantısında davalılar hakkında sorumluluk davası açılmasına karar verildiğini, davalıların hukuka aykırı işlemleri nedeniyle kooperatifin zarara uğratıldığını ileri sürerek, 160.000,00 TL" nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacı kooperatif adına dava açan vekil tarafından, davayı açılırken vekaletname sunulmadığı gibi gecikmesinde zarar doğabilecek bir halin olduğunu gösterir delillerle birlikte vekaletname sunmak üzere süre de talep edilmediği, bu nedenle HMK"nun 114/1-f maddesinde öngörülen dava şartının yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davacı kooperatifin eski yönetim ve denetim kurulu üyesi olan davalılara karşı açılmış sorumluluk davasıdır.
Böyle bir davanın görülebilmesi için 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 98. maddesi yollaması ile TTK" nun 341.madde hükmüne göre, genel kurulca sorumluluk kararı alınması ve davanın denetçiler tarafından açılması gerekmektedir. Ancak bu hususlarda eksiklik bulunması halinde, bunlar dava şartı olmayıp sonradan tamamlanabilen usuli eksiklik niteliğinde olduğundan, dava hemen reddedilmemelidir. Somut olayda, sorumluluk kararı alınmış ise de, dava denetçilerin verdiği bir vekaletname ile açılmış değildir. Bu durumda, mahkemece, davacı tarafa HMK"nun 52 nci, 53 ncü ve 54 ncü ( HUMK" nun 39. ve 40.) maddeleri uyarınca uygun bir kesin süre verilerek, davanın gelindiği aşamada görevde olan denetçilerin davayı açan vekile vekaletname vermesine ya da asıl olarak davayı takip etmelerine olanak tanınması, verilen süre içerisinde vekaletname vermezler ya da davayı asil olarak takip edeceklerini bildirmezler ise, davanın, açıklanan usul yönünden reddedilmesi gerekirken, mahkemece yanılgılı gerekçeyle dava şartı yokluğundan bahisle davanın usulden reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.