Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/755 Esas 2022/5516 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/755
Karar No: 2022/5516
Karar Tarihi: 06.09.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/755 Esas 2022/5516 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi, bir kredi sözleşmesindeki anlaşmazlık nedeniyle verdiği kararı onayan Daire'nin karar düzeltme isteminin reddine karar verdi. Karar düzeltme istemi, HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmediği için reddedildi. Karar düzeltme harcı olarak 44,70 TL bakiye ve takdiren 709,50 TL para cezası Hazine'ye gelir kaydedilmesi kararlaştırıldı. Detaylı kanun maddeleri ise HUMK 442, HUMK 442/3 ve 3506 sayılı Yasa'da yer aldı.
11. Hukuk Dairesi         2022/755 E.  ,  2022/5516 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 06.11.2018 gün ve 2018/560 - 2018/1091 sayılı kararı onayan Daire'nin 27.09.2021 gün ve 2020/5506 - 2021/5763 sayılı kararı aleyhinde taraf vekilleri tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçelerinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkili şirket ile davalı banka arasında akdedilen kredi sözleşmesinde diğer müvekkili ...'ın kefil olarak yer aldığını, sözleşme kapsamında 1.250.000.- TL kredi kullandırıldığını, dava dışı Kredi Garanti Fonu A.Ş.'nin de müvekkilleri ile imzaladığı kefalet taahhütnamesi ile işbu kredinin 750.000.- TL'lik kısmına kefalette bulunduğunu, kredinin ödeme planında belirtilen 30.06.2010 tarihli ilk taksidinin ödenmemesi üzerine davalı banka tarafından 22.07.2010 tarihinde hesabın kat edilerek müvekkillerine ihtarname keşide edildiğini, alacağın tahsili için müvekkili şirket hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla diğer müvekkili hakkında ise ilamsız icra takibine girişildiğini, kredinin garantörü olan dava dışı Kredi Garanti Fonu tarafından 22.07.2010 tarihinde 750.000.- TL davalı bankaya ödeme yapıldığını, ancak davalı bankanın bu ödemeyi mahsup etmeden müvekkillerine hesap kat ihtarnamesi gönderdiğini ileri sürerek, hesap kat ihtarnamesinden önce ödenen 750.000.- TL ile ilgili olarak müvekkillerinin davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, bu kısımla ilgili yapılan tüm harç ve masrafların müvekkillerine iadesine, davalı tarafından tahsil edilen fazla bedelin 29.02.2012 tarihinden itibaren yürütülecek % 80 temerrüt faizi ile birlikte istirdadına ve %20 oranında tazminata karar verilmesini talep etmiş, 05.07.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle; davalı banka tarafından henüz kredi hesabı kat edilmeden fon'a başvurularak 750.000.- TL'nin tazmin edildiğini, bu bedelden gecikme faizleri ile birlikte ilk taksit tutarının ve henüz muaccel olmayan 2. taksit tutarının mahsup edildiğini, böylece davalı bankanın sözleşmeyi açıkça ayakta tutma iradesini ortaya koyduğunu ancak buna rağmen hesap kat ihtarını keşide ettiğini, dolayısıyla kat ihtarının çekildiği ve temerrüt tarihi itibari ile vadesi gelmiş bir borcun bulunmadığını, temerrüdden söz edilemeyeceğini belirterek, davalı bankanın kredi hesabını haksız ve hukuka aykırı olarak kat etmesi nedeni ile işletilmiş temerrüt faizi ve ferilerinin tespitine, fazla ödenmiş olan 750.000.- TL'nin faizi ile birlikte istirdatına ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, fondan tahsil olunan bedelin borçtan düşüldüğünü, bakiye tutar üzerinden hesap kat ihtarnamesinin keşide edildiğini, müvekkili bankanın halen davacılardan alacaklı olduğunu, fazla tahsilatın sözkonusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamına göre davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
    Taraf vekilleri bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, taraf vekillerinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin karar düzeltme isteklerinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 44,70 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 709,50 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen taraflardan ayrı ayrı alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine, 06/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara