Esas No: 2021/3082
Karar No: 2022/5524
Karar Tarihi: 06.09.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/3082 Esas 2022/5524 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2021/3082 E. , 2022/5524 K.Özet:
Davacı şirket , davalının “BACCDİO” ibareli markayı benzer nitelikte olduğu gerekçesiyle iptal etmek ve tescilini engellemek için dava açtı. Davalı vekili, YİDK kararı olmaksızın dava açılamayacağını iddia etti. Mahkeme ise, davacının YİDK'ya başvurmadan doğrudan mahkemeye başvurmasının yasal prosedürlere uygun olmadığını belirterek, davayı reddetti. Karar, davacı tarafından temyiz edildi ancak temyiz itirazları reddedildi.
556 sayılı KHK'nın 33. maddesi uyarınca 12.07.2013 tarih ve 215 sayılı Resmi Marka Bülteni'nde ilan edilen başvuru, 23.05.2014 tarihinde itiraz edildi. Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından 08.09.2014 tarihinde verilen 547682 sayılı karar ile itiraz formunun itiraz gerekçelerinin boş bırakıldığı gerekçesiyle itirazlarının yapılmamış sayılmasına karar verildi. Ancak dava sonrasında herhangi bir işlem yapılmadığı belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 556 sayılı KHK'nın 33. maddesi uyarınca 12.07.2013 tarih ve 215 sayılı Resmi Marka Bülteni'nde ilan edilen başvuru
- Başvurunun yayınına davacı şirket vekili tarafından 23.05.2014 tarih ve 184836 sıra kayıt numaralı dilekçesi ile itiraz edildi.
- Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından 08.09.2014 tarihinde verilen 547682 sayılı karar ile itiraz formunun itiraz gerekçelerinin boş bırakıldığı gerekçesiyle itirazlarının yapılmamış sayılmasına karar verildi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 26.05.2016 tarih ve 2014/506 E. - 2016/107 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin 2010/48494, 2006/36032 sayılı "BACIO" ibareli markanın sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “BACCDİO” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TPMK'ya başvuruda bulunduğunu, 2012/405115 kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteni'nde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığı'na itirazda bulunulduğunu, ancak Markalar Dairesi Başkanlığı'nca itiraz formunun itiraz gerekçelerinin boş bırakıldığı ve ilgili başvuruyla ilgili herhangi bir taraf olunmadığı gerekçesiyle itirazlarının yapılmamış sayılmasına karar verildiğini, bu karar üzerine 29.09.2014 tarihli dilekçeleri ile başvurunun uygun şekilde yapıldığına ilişkin itirazda bulunduklarını, bu red kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca tescili talep edilen "BACCDİO" ibareli başvurunun müvekkili şirketin "BACIO" ibareli markaları ile aynı veya benzer nitelikte olduğunu ileri sürerek başvurunun iptaline, tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının zorunlu başvuru yolunu tüketmediğini, YİDK'ya başvurmadan ve bir YİDK kararı olmadan dava açtığını savunarak, husumet yokluğundan davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, somut davada YİDK kararının mevcut olmadığını, kesinleşmemiş TPMK kararları aleyhine dava açılamayacağını, davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkili şirket tarafından tescili talep edilen “BACCDİO” ibaresinin davacının iddialarının aksine, davacıya ait markalardan farklı olduğunu, karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin 17.12.2012 tarihinde "baccdio" ibaresini tescil başvurusunda bulunduğu, Markalar Dairesince yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda 556 sayılı KHK'nın 33. maddesi uyarınca 12.07.2013 tarih ve 215 sayılı Resmi Marka Bülteni'nde ilana karar verildiği, başvurunun yayınına davacı şirket vekili tarafıdan 23.05.2014 tarih ve 184836 sıra kayıt numaralı dilekçesi ile itiraz edilmiş, bu itiraza karşı Markalar Dairesi Başkanlığı'nca 08.09.2014 tarih ve 547682 sayılı kararı ile itiraz formunun itiraz gerekçelerinin boş bırakıldığı ve ilgili başvuruyla ilgili herhangi bir taraf olunmadığı gerekçesiyle itirazlarının yapılmamış sayılmasına karar verilmiş, davacının bu karardan sonra herhangi bir işlem yapmadığı, Markalar Dairesi Başkanlığı'nın verdiği kararlara karşı YİDK'na başvuruda bulunmadığı, yasal düzenlemeler çerçevesinde zorunlu başvuru yollarını tüketmediği, oysaki davacının, isteminin ilgili daire tarafından reddi üzerine YİDK nezdinde bir itiraz gerçekleştirmeden doğrudan doğruya mahkemeye başvurarak başvurunun reddine dair markalar dairesi kararının iptalini istediği bu nedenle yasal prosedür tamamlanmaksızın ve kurumun son kararının tesisine olanak sağlayacak YİDK nezdinde itiraz gerçekleştirmeksizin açılan iptal davasının reddi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 06/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.