Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2574 Esas 2012/4051 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2574
Karar No: 2012/4051
Karar Tarihi: 08.06.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/2574 Esas 2012/4051 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Tapu iptali ve tescil davası olan bu davada, davacı müvekkilinin kooperatif üyesi olduğu ancak kendisine isabet eden bağımsız bölümün müvekkilinin adına tescil edilmediği iddia ediyor. Davacı daha önce açtığı davada ihraç kararının iptal edilerek, müvekkili adına tescili talep etmişti. Ancak yapılan yargılama sonucunda, davacının kooperatife ödeme yapmadığı ve borcu olduğu ortaya çıktı ve delaleten bu davada dava reddedildi. Temyiz edilen karar, 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2002/299 esas, 2012/118 karar sayılı dosyasında, davacı tarafından açılan tapu iptali ve tescil davası ile birleştirilmelidir. Kararda geçen kanun maddeleri ise HMK’nun 125. ve HUMK’nun 186. maddeleridir.
23. Hukuk Dairesi         2012/2574 E.  ,  2012/4051 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, kur’ada müvekkiline isabet etmiş olan bağımsız bölümün müvekkili adına tescil edilmediğini, bu nedenle daha önce açmış oldukları dava devam ederken ve müvekkili hakkındaki ihraç prosedürü kesinleşmeden müvekkilinin yerine üyeliğe alınmış olan diğer davalıya bağımsız bölümün tahsis yoluyla devredildiğini, açılan davada ihraç kararının iptal edilerek kararın kesinleştiğini, davalı ...’ın iyiniyetli olmadığını ileri sürerek, söz konusu bağımsız bölümün tapusunun iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı kooperatif vekili, davacının ilişkin üyelikten ihraç kararının kesinleşmesinden sonra diğer davalının üye olarak alındığını, davacının yükümlüklerini yerine getirmemesi nedeniyle iki ihtarnameden sonra ihracına karar verildiğini, bu nedenle davacının talebinin haksız olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili, müvekkilinin iyiniyetli olarak kooperatife üye olduğunu ve bağımsız bölümü satın aldığını, bağımsız bölümü satın almak için bankadan kredi çektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 31.10.2002 tarihinden beri kooperatife ödeme yapmadığı, kendisiyle aynı durumda olan üyelerin yapmış olduğu ödemelere göre davacının 8.000,00 TL eksik ödemesinin bulunduğu, kooperatife halen borcu olduğundan tescil isteminde bulunamayacağı, davalı ...’ın iyiniyetli olarak kooperatife üye olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1) Dava, tahsis iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davacı tarafından davalı kooperatif aleyhine açılan ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2002/299 esas, 2012/118 karar sayılı dosyasında yargılama devam ederken 18.10.2005 tarihinde davacıya isabet eden konutun davalı ...’a devredilmesi üzerine, adı geçen davalıya ve davalı kooperatife karşı işbu dava açılmıştır. ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2002/299 esas, 2012/118 karar sayılı dosyasında, davacı tarafa HMK’nun 125. ( HUMK’nun 186. ) maddesindeki yetkilerinden birinin seçimi konusunda süre verilip, sonucuna göre aynı davada oluşan duruma göre davaya devam edilmesi gerekirken, işbu davanın açılmış olması doğru olmamıştır. Bu durumda mahkemece, aynı konut ile ilgili kooperatif üyeliğinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talepli ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin anılan dosyası ile işbu dosyanın birleştirilmesi ya da o dava dosyasının sonucunun beklenilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
    2) Bozma nedenine göre, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda ( 1 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, ( 2 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 08.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara